Orman Yangıları Mersin’de Dokumalara İlham Kaynağı Oldu
Tarsus Üniversitesi Öğretim Üyesi Fatma Yelda Gezicioğlu tarafından 2021 yılında meydana gelen orman yangınlarından ilham alınarak üretilen dokuma heykeller sergisi sanat severler ile buluştu.
Tarsus Üniversitesi Öğretim Üyesi Fatma Yelda Gezicioğlu, geçtiğimiz yıl meydana gelen orman yangınlarından aldığı ilham ile Yok-Oluş temalı dokuma sanat sergisini Mersin Sanat Kulübü’nde sanat severler ile buluşturdu. İkinci kişisel sergisi olan Yok-Oluş sergisinde Gezicioğlu, yok olan bir doğanın yeniden canlanarak oluşa gelmesini yansıtan çarpıcı eserleriyle sanatseverlerin beğenisi kazandı.
Sergide Yok-Oluş döngüsünü yansıtan toplam 16 eser yer aldı. Sergide bu eserler kronolojik bir sıra ile Kök – Güç – Oluşum, Gövde – Tutunuş, Maki, Kızılçam – Gövde, Direniş, Direniş 2, Kıvılcım, Yaşam – Acı – Son, Kıvılcım 2, Tutuşma 1, Tutuşma 2, Alev, Kül, Umut Filizleri, Kül- Umut – Varoluş olarak sergilendi.
Gezicioğlu, yaptığı açıklamada “Sergimde 2021 orman yangınlarını konu aldım. Doğaya aşık bir insan olduğum için doğanın da bu şekilde yok olmaya başlaması beni çok etkiledi. Bu sebeple hemen bir farkındalık yaratmak için Yok-Oluş temasını seçerek hemen dokumaya başladım. Öncelikle yeşil ve yeşil tonlarından başlayarak doğanın canlılığını, turuncu, kırmızı tonları ile kıvılcım ve alevleri, gri, siyah tonlarla ise kül, kor hissiyatı vermeye çalıştım” dedi.
Sanatsal bir çalışma ortaya çıkarmak için bir temadan yola çıkmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Gezicioğlu, temasının yok oluş değil, yok-oluş olduğunu şu sözlerle ifade etti; “Yani aslında yeniden doğuş, yeniden oluşum, varoluş anlamında” olduğunu belirtti. Son çalışmasında ise siyahlar arasında yeşillenen renklerle, yeşillenen filizleri ifade ettiğini belirtti. “Çalışmalarımdan bir tanesi umut filizleri; biliyorsunuz orman yangınlarının sonunda her yer simsiyah oldu ve küle döndü ama doğa tekrar canlandı ve küçük yeşil filizler ile yeniden başladı” şeklinde ifade etti. “Ve sergimin son çalışması Kül-Umut-Varoluş ile doğanın yeniden doğması, uyanışı, varoluşu şeklinde bitirmek istedim ki doğa hep var olsun, nefes olsun, sürdürülebilir bir yaşam olsun.”
Malzeme olarak da, daha çok doğal malzemeler kullanan Gezicioğlu, genellikle pamuk, keten ve yün kullandığını ve arada desteklemek amaçlı çok az polyester kullandığını ifade etti. Üç boyutu da kazandırmak için bakır teller kullandığını ifade eden Gezicioğlu, eserlerin hem duvarda hem de kaide üzerinde sergilendiğini ve aslında serginin dokuma heykeller sergisi olarak adlandırılmasının daha doğru olduğunu söyledi. Sergi, 26 Şubat tarihine kadar Mersin Sanat Kulübü Sanat Galerisinde görülebilir.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.