İzmir’in Çernobil’i olarak bilinen alanla ilgili konuşan Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, “Birkaç gün önce bir şey fark ettik ve alandan malzemelerin taşındığını gördük. Soma’da çimento fabrikasında yakıldığı söylendi. Görülen o ki Gaziemir’deki çevre felaketi ülkemizin diğer illerine taşınarak boyut giderek büyümektedir” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı olağan meclisinin 5’inci oturumu gerçekleştirildi. Gündem dışı konuşmalarda söz alan Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, İzmir’in Çernobil’i olarak bilinen alandan çıkarılan atıkların başka bir ilde yakıldığını iddia ederken dikkat çekici açıklamalarda bulundu.İzmir’in Gaziemir ilçesi Emrez Mahallesi’nde bulunan, “İzmir’in Çernobil’i” olarak adlandırılan, eski kurşun fabrikasının olduğu alandaki nükleer atıklar 17 yıldır zehir saçmaya devam ediyor. Konu hakkında İZSU Genel Müdürlüğü’nün 2025 Mali Yılı Bütçesi görüşmelerine konuşan Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, Nükleer Düzenleme Kurumu tarafından Mart 2023’te radyoaktif kirliliğe maruz kalmış alanın çevresel iyileştirme faaliyetiyle yetkilendirilen EKOVAR AŞ’nın alandan çıkardığı atıkları Soma’da bir çimento fabrikasında yaktığını ve şirketin konkordato ilan ettiğini söyledi. Başkan Işık, şunları söyledi:
”Bu tüm kentin sorunu”
Mecliste gündem dışı konuşmalarda söz alan Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, “Bu görüntüler ilçemizde dün çekildi. Konuşmayı yaparken, görüntüleri yayınlarken amacım kimseyi hedef almak değil. Ancak videodaki vatandaşların da söylediği ve bugüne kadar yeteri kadar duyulmayan çığlığı yeniden duyurmak istiyorum. 1940’larda kurulmuş silah ve mühimmat sektöründe faaliyet göstermiştir firma. 70 dönümden fazla arazisi var ve bugün kaderine tek edilmiş asit havuzları ve gömüler var. Gerçek orta aileden birini basına bilgileri sızdırması ile ortaya çıkmıştır. Fabrika zehirli atıkları gömmüş. Bakanlık tarafından yapılan kazılarda 19 noktada tehlikeli atıklar bulunmuştur. Biz bu atıkları 2007 yılında itibaren CHP ilçe başkanlığı milletvekilleri parti meclisleri yıl ve yıl takip etmiş bulunmaktayız. Benimde meclis üyeliği döneminde duran adam eylemleri ile gündeme taşıdık. Bu konunun şehrin tüm kurumlarına aktarılmasını istiyorum. 10 yıldır bilinen ancak hiçbir şey yapılmayan bir atık var. Bu tüm kentin sorunu. Yer altı suları ve rüzgarla şehrin birçok noktasına dağılma özelliğine sahip. Bu atık nasıl kimler tarafından geldi sorusuna cevap bulamadık. Ben belediye başkanı olduktan sonra da konuyu gündeme taşımam gerektiğini düşündüm. Biz, Helil İnay Kınay hanımefendi ve sizin görevlendirmeniz ile büyükşehir bürokratları ile konuyu inceledik. Tam o tarihte belediyemize bir yazı geldi ve firmada temizlik yapılacağı belirtildi. 8 Nisan tarihinden itibaren alanı gözetlemeye başladık. 23 Temmuza kadar bir çalışma olmadı. 3 Temmuz’da toz ve koku şikayeti gelince alana gittik.
Biz sonrasında kendi aramızda toplanıp, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü ile görüşülüp, bir komisyon denetiminde yapılması gerektiğini iletmeye karar verdik. Biz bu dileğimizi ilettik ve Bakanlık kabul etti. Ama bugüne kadar gelişme olmadı. Biz nasıl temizleneceğini sorduk, bize söylenen geri dönüşüm firmaları olduklarıydı. Nükleer bir kaynaklı temizlemeye yetkilendirilmiş bir firmanın geri dönüşüm firması olması bizi ürküttü. Sorular yönelttik şirket sırrı söyleyemem dedi. Bu firma şimdi konkordato ilan etmiş durumda. Burayı temizleyecek finansmana sahip değil. Biz sonra onlara sorduk nasıl temizleyeceksiniz diye,özel kıyafetli işçiler alanda temizlik yapacak, alanda radyasyon seviyesi 5 mikrosieverte ulaşması durumunda işi bırakıp, iki saat sonrasında devam edeceğiz’ dendi. Oysa uluslararası normlar 4 mikrosieverte ulaşan radyasyon salınımında ‘sığınağa gidin’ emri veriyor. Sonrasında devletin hiçbir kurumu ile iş birliği içerisinde olunmadığını da öğrendik” ifadelerini kullandı.
”Çimento fabrikalarına götürüp, yakıyoruz”
Başkan Işık, dün itibariyle söz konusu alanda yetkili firma tarafından malzeme taşınmaya başlandığını belirterek şunları söyledi:
“Zabıtamız gitti. ‘Nereye gidiyor bu malzeme’ dedik. ‘Biz bunu Soma’ya götürüyoruz’ dediler. Soma deyince ürperdik. Hemen ben firma yetkililerine ulaştım. Onlar bana ‘çimento fabrikalarına götürüyoruz’ dediler. ‘Alandaki atıkları götürüp çimento fabrikalarında yakıyoruz’ denildi. Görünen o ki Gaziemir’de olan çevre felaketini Türkiye’nin başka illerine veyahut da şehrimizin başka ilçelerine taşıyarak boyut giderek büyümektedir. Biz şunu istiyoruz: İzmir Büyükşehir Belediyesi, Gaziemir Belediyesi, Karabağlar Belediyesi olarak bir bilim insanlardan oluşan bir komisyonun kurulması komisyonun başında biz olalım diye diretmiyoruz. Çevre Şehircilik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı kim olursa olsun. Valimiz olsun, kaymakamımız olsun problem yok. Ama bu alan bilime dayalı, bilimsel verilere dayalı ve insanların sonradan huzur içerisinde yaşayabilecekleri bir alana dönüşsün. Ben bu mahallede yaşayan ve İzmir’de yaşayan insanların çığlığını duyurmak için bu konuşmayı yaptım. Umarım çağrımız karşılık bulur. Ayrıca İzmir Barosu geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili uluslararası atom enerji kurumuna da bir mektup gönderdi. Konuyu iletti ve bu konuyu da uluslararası alana taşıyıp çok daha iyi koşullarda temizlenmesini sağlamak için biz mücadele edeceğiz ve herkesi de yanımıza bekliyoruz.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.