Shen Yun Performing Arts, iki eski dansçının açtığı zorla çalıştırma davasına karşı savunmaya geçti. Şirket, iddiaların hem asılsız hem de zamanaşımına uğramış olduğunu vurguladı. Shen Yun mahkemeden ‘Zorla Çalıştırma’ konusundaki davanın reddini talep etti.
İki eski öğrenci, Shen Yun’da çalışmayı cehennem korkusuyla sürdürdüklerini iddia etti. Ancak şirkete bağlı birçok sanatçı bu iddiayı açıkça yalanladı. Şirket avukatları, davanın öncelikle dini özgürlüklere zarar verdiğini belirtti. Avukat Justin Butterfield, dini uygulamaları suç gibi göstermenin anayasal hakları ihlal ettiğini söyledi.
Ayrıca Shen Yun, sanat eğitimini Falun Gong inancı çerçevesinde verdiğini açıkladı. Şirket, bu eğitimi gönüllü olarak alan gençlerin bu inanç doğrultusunda yaşadığını belirtti.
Son yıllarda Shen Yun, Çin Komünist Partisi’nin baskılarıyla karşılaştı. Örneğin, FBI bir ajan aracılığıyla yürütülen karalama girişimini durdurdu. Bunun yanı sıra, Shen Yun son bir yılda yüzlerce tehdit aldı. Sosyal medya saldırıları, asılsız medya haberleri ve davalar şirketi hedef aldı.
Dava, Shen Yun’a bağlı Fei Tian Koleji’nde okuyan iki Yeni Zelandalı öğrenci tarafından açıldı. Öğrenciler, eğitim sürecindeki bazı kuralları insan haklarına aykırı buldu. Ancak şirket, bu kuralların dini okullarda yaygın şekilde uygulandığını savundu. Kurallar arasında akıllı telefon sınırı, medya kontrolü ve cinsiyet ayrımı yer alıyor.
Baş dansçı William Li, ayrılan öğrencilerin normal hayatlarına devam ettiğini ifade etti. “Cehenneme gideceğini düşünen kimseyi duymadım,” diyerek iddiayı reddetti.
Sonuç olarak, Shen Yun yöneticileri bu davayı, dini eğitime karşı bir saldırı olarak değerlendirdi. Yetkililer, mahkemeden inanç özgürlüğünü koruyacak bir karar bekliyor.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.