Birleşik Krallık Polisi Kuzey Afrika’daki İnsan Kaçakçılarına Yardım Edenlere Göz Açtırmıyor

İngiliz polis memurlarının, Kuzey Afrika ülkelerindeki güvenlik güçleriyle birlikte insan kaçakçılığı yapan çeteleri dağıtmakla görevlendirileceği bildirildi.

Times of London’a, Ulusal Suç Teşkilatı (NCA) görevlilerinin, insan tacirlerini durdurmak için bölgedeki ülkelere katılacağı söylendi.

Gazeteye göre İtalyan hükümeti, bu yaz 400.000 kadar göçmenin İtalya üzerinden Avrupa’ya seyahat etmeye çalışacağını tahmin ediyor.

Geçen yıl rekor sayıda insan küçük teknelerle Manş Denizi’ni geçti.

En son İçişleri Bakanlığı rakamlarına göre, 2023’ten bugüne kadar yolculuk yapan en az 7.000 kişi tespit edildi.

Pazartesi günü raporlar hakkında soru sorulduğunda, bir NCA sözcüsü The Epoch Times’a şunları söyledi: “Bu, İçişleri Bakanlığı’nın yorum yapması gereken bir konu.”

Görüş için İçişleri Bakanlığı ile temasa geçildi.

Rapor, Göçmenlik Bakanı Robert Jenrick’in, uluslararası ortaklarla ‘organize göç suçlarının ortak küresel sorunu’nu görüşmek üzere, Kuzey Afrika ve Avrupa’ya yaptığı bir seyahat sırasında yayınlandı.

Küçük Tekneler

Tur için İngiltere’den ayrılmadan önce Jenrick, The Times of London’a şunları söyledi: “Göçmenler İngiltere’ye ulaşmadan çok önce, tehlikeli ve gereksiz yolculukları önlemeye yardımcı olmak için, insan kaçakçılığı çeteleriyle mücadeleyi yukarı taşıyoruz. Fransa, italya ve Arnavutluk ile yasadışı göç konusunda diplomatik ve güvenlik işbirliğini derinleştirdiğimiz gibi, bu ortak zorluğun üstesinden gelme konusunda göç için, diğer kilit transit ve kaynak ülkelerle işbirliğimizi geliştirmek için çalışıyoruz.”

“Çeteleri kaynağında dağıtmak, parçalamak ve engellemek için devletin tüm varlıklarını kullandığımız doğrudur” diye ekledi.

Jenrick, İçişleri Bakanlığı’nın Arnavut vatandaşlarını küçük teknelerle İngiltere’ye gelmekten caydırmayı amaçlayan bir reklam kampanyası başlatmasıyla birlikte, bir dizi görüşme için Cezayir, Tunus, İtalya ve Fransa’yı ziyaret edecek.

Önümüzdeki haftadan itibaren Facebook ve Instagram’da yayınlanacak olan tanıtım kampanyası, insanlara, yolculuk yapmaları halinde ‘gözaltına alınıp götürülmekle karşı karşıya kalacakları’ mesajını verecek.
Muhalefet eleştirmenleri ve hayır kurumları kampanyayı “yutturmaca” olarak nitelendirdi ve İşçi Partisi hükümeti, kaos içinde bir sığınma sisteminin “kenarlarını kurcalamakla” suçladı.”

İçişleri Bakanlığı, reklam kampanyasının ne kadara mal olacağını söylemeyecekti.

Hükümetin Yasadışı Göç Yasası, İngiltere’ye izinsiz yollardan gelen sığınmacıları evlerine veya Ruanda gibi üçüncü bir ülkeye geri göndermeyi amaçlıyor.

Halihazırda Lordlar Kamarası’nda olan tasarı, hem işe yaramaz hem de “ahlaki olarak kabul edilemez” olduğunu savunan Canterbury Başpiskoposu da dahil olmak üzere, eleştirmenler tarafından saldırıya uğradı.

‘Milyonlar’ Yerinden Edildi

Bu ayın başlarında mevzuatla ilgili bir tartışmada, grup üyelerine, iklim değişikliği ve çatışma nedeniyle, Afrika da dahil olmak üzere, milyonlarca insanın kendi ülkelerinden göçmek zorunda kalmalarının beklendiği söylendi.

Muhafazakar grup üyesi Lord Swire, 10 Mayıs’ta Temsilciler Meclisi’ne, iklim değişikliğinin kötüleşmesi durumunda “Sahra altı Afrika’nın tüm bölgelerinin yaşanmaz hale geleceğini ‘ söyledi.

“Ülke içinde yer değiştirmiş olan insanlar ile, yerinden edilmiş insanlar arasındaki farktan bahsediyoruz; Eğer yaşayacak bir yer bulamazlarsa, yakında başka yerlerde yaşam aramak zorunda kalacaklarını ve büyük göç baskıları yaratacaklarını kabul ediyorum” dedi.

“Tüm bunların sonucu, adil ve uygulanabilir bir göç politikasına sahip olmamızın zorunlu olduğudur.”
Tasarıyı eleştirenlerden, sorunlarla başa çıkmak için, henüz ‘güvenilir, çalışacak bir seçenek’ duymadığını söyledi.

Swire şunları ekledi: “Ne zaten burada olanlar, ne de buraya yasal kanallardan gelmek isteyenler için, adil olmayan bir politikayla kaldık. Açıkça hiç kimse için adil değil.”

Yasaya desteğini sunan Muhafazakâr grup üyesi, “çok uzun süredir” birbirini izleyen hükümetlerin, iltica ve göç konusunda, “adil ve uygulanabilir” bir politika yürütmeyerek “sorumluluktan kaçtıklarını” söyledi.
Şöyle ekledi: “Bu tasarının bazı yönleri zor ve ihtilaflı olsa da, bunu ele almak için olumlu bir hareket. Bu nedenle tasarıyı memnuniyetle karşılıyorum ve destekleyeceğim.”

PA Media bu rapora katkıda bulunmuştur.

Haber :  Patricia Devlin

Çeviri : Tijen A.Ç., The Epoch Times Türkiye