Çin Ekonomik Paradoksu

Çin Ekonomik Paradoksu Çözülecek mi? Deflasyonun Kafa Karıştırıcı Dinamikleri ve ÇKP’nin Piyasaya Para Sürmesi

Çin ekonomik paradoksu çözülecek mi? ÇKP sürekli olarak Piyasaya Para Sürüyor. (Fotoğraf: Çin yuanı banknotları, Eric Prouzet – Unsplash)

Çin’in Ocak ayında açıklanan son Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda yüzde 0,8 düşerek ekonomide deflasyon riskinin devam ettiğine işaret etti. Ancak 2021 ile 2023 yılları arasında Çin’in para otoritesi piyasaya yaklaşık 54 trilyon yuan (7,6 trilyon ABD doları) sürdü. Para arzındaki artışa rağmen bu durumun ekonomiyi olumlu yönde etkilemediği görülüyor. Çin ekonomik paradoksu bu şekilde ortaya çıkıyor.

Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından yayınlanan resmi verilere göre, Çin TÜFE’si 14 yıldan fazla bir süre içindeki en büyük düşüşü gösterdi. Bu düşüş, piyasa beklentilerinden daha kötü bir düzeydedir. ÇKP’nin işlerin daha iyi görünmesi için verileri manipüle ettiği göz önüne alındığında, gerçek tablonun daha da korkunç olması muhtemel. Çin ekonomisi, Covid dönemindeki maliyetli ve acımasız karantinaların etkisinden hala kurtulamadı. Bunun yerine, pandemiden sonra da düşüşe devam etti. Ancak rejim, haklılığını koruma mücadelesinin ekonomik etkilerini, alenen inkâr etti.

İstatistiklere göre Çin’de gıda fiyatları Ocak ayında geçen yıla oranla yüzde 5,9 düştü. Gıda kalemlerindeki fiyat düşüşleri, TÜFE’nin yıllık düşüşünü etkileyen temel faktörler oldu. Domuz eti fiyatları yüzde 17,3, taze sebze yüzde 12,7 ve taze meyve yüzde 9,1 oranında geriledi.

Çin’in yıllık TÜFE rakamları, 2023’ün başından bu yılın Ocak ayına kadar genel bir düşüş eğilimindeydi. Art arda son dört ay boyunca düşüş gösterdi. Ocak ayındaki yıllık düşüş, deflasyonun artan baskısının altını çizerek, Eylül 2009’dan bu yana görülen en büyük düşüş oldu.

Bu arada, ülkenin sanayi üreticisi fiyat endeksi (ÜFE) de Ocak ayında düştü. Yıllık bazda yüzde 2,5, aylık bazda ise yüzde 0,2 düşüş gösterdi.

Ancak resmi istatistikler, ÇKP’nin 2021 ile 2023 yılları arasında piyasaya yaklaşık 54 trilyon yuan (7,6 trilyon ABD doları) sürdüğünü gösteriyor.

Çok Fazla Para Basıldı

2023’ün sonunda Çin’in genel para (M2) bilançosu 292,27 trilyon yuan (41,14 trilyon ABD doları) idi. 2022’nin sonunda M2 bilançosu 266,43 trilyon yuan (38,15 trilyon ABD doları) idi. 2021’in sonunda ise M2 bilançosu 238,29 trilyon yuan (37,4 trilyon ABD doları) seviyesindeydi.

Yukarıdaki rakamlara dayanarak, ÇKP piyasaya muhtemelen 2023’te ek 25,84 trilyon yuan (3,63 trilyon ABD Doları). Benzer şekilde 2022’de de 28,14 trilyon yuan (4,03 trilyon ABD Doları) sürdü. Toplamda ÇKP iki yıl içinde 53,98 trilyon yuan (7,66 trilyon ABD Doları) bastı.

Genel para (M2), dolaşımdaki toplam para miktarı ile vadesiz mevduat, vadeli mevduat ve tasarruf mevduatının toplamı olarak hesaplanır.

Çinli vergi uzmanı Ma Jinghao, Şubat 2023’te Çin merkezli sosyal medya platformu Weibo’da bir paylaşım yayınladı. Çin’in 2022’de piyasaya toplam 28 trilyon yuan sürdüğünü, bu rakamın ABD, Japonya ve Avrupa Birliği’nin toplamına eşit olduğunu bildirdi. Ancak bununla birlikte Çin’in GSYİH’sı ABD’nin yalnızca yüzde 70’i kadar.

“Bu çok fazla para basıldığı anlamına geliyor” dedi. “Bu kadar para arzına rağmen borsa neden yükselmiyor, konut fiyatları ve genel olarak fiyatlar yükselmiyor?”

Lu Yuanxing, ABD’de yaşayan siyaset ve ekonomi analistidir ve aynı zamanda Çin’de şirket yöneticiliği yapmıştır. ÇKP’nin geçen yıl Çin ekonomisinde deflasyon meydana geldiğini şiddetle reddettiğini söyledi. Bu söylemin, ülkenin ekonomik toparlanma mücadelesi verdiği salgın sonrası dönemden bu yana sürdüğünü belirtti.

Lu 16 Şubat’ta The Epoch Times’a verdiği röportajda şunları söyledi: “Deflasyon elbette ekonomik darboğazdan kaynaklanıyor. Ancak gerçek şu ki, Çin ekonomisi geleneksel Batı ekonomisinin çerçevesine artık basitçe uygulanamaz. Başka bir deyişle, artık geleneksel enflasyon veya deflasyon kavramına uymuyor. Ancak ÇKP’nin otoriter rejiminin kontrolü altında benzersiz bir ekonomik model haline geldi.”

Mevduata Dönüşen Krediler

Lu, Çin ekonomik paradoksu nedir ve nasıl ortaya çıktı sorularını cevapladı. Lu’ya göre, Batılı liberal ekonomilerde para arzındaki artışın genellikle enflasyona neden olduğu görülüyor ve bunun tersi de geçerli. Ayrıca TÜFE’deki artış enflasyonun bir göstergesi olarak kabul edilirken, düşüş de deflasyon olarak değerlendiriliyor. Ancak Çin’de para arzı önemli ölçüde artarken TÜFE’nin düştüğü tuhaf ve çelişkili bir durum var. Dolayısıyla, rejim piyasaya daha fazla para sürdükçe, ekonomik modellere meydan okuyarak, deflasyon meydana geliyor.

“Bunun nedeni Çin ekonomisinin bir piyasa ekonomisi olmamasıdır” diye ekledi. “Ayrıca, ÇKP içinde çok sayıda yolsuzluğa bulaşmış memur var. Bu yetkililer her zaman kendi çıkarlarını ülke ve halkın üstünde tutacaklardır. Dolayısıyla para fazlasının bir kısmı, partinin her kademesindeki yetkililer tarafından kendi ceplerine aktarıldı.”

ÇKP’nin resmi verilerine göre, ÇKP’nin 2023’te piyasaya çıkardığı yeni para miktarı, toplam mevduat büyümesiyle neredeyse tam olarak eşleşiyor. Rejimin merkezi ekonomisi altında yeni basılan paralar, dolaşıma girmedi. Dolayısıyla ekonomiyi canlandırma potansiyeli olan yeni yatırımlara dönüşmedi. Bunun yerine, Çin’in mevduat büyümesi basitçe, rejimin artan para arzına uygun bir hızda arttı.

Lu, “ÇKP’nin yeni bastığı paralar kredi olarak serbest bırakıldı ve bu fonlar daha sonra mevduata dönüştürüldü” diye açıkladı. “Çin’de şirketler ve rejime ait kurumlar, kredilerin yaklaşık yüzde 80’ini alıyor. Bu da paranın çoğunlukla Çin’in büyük devlet mülkiyetindeki işletmelerine (KİT’lere) gittiği anlamına geliyor.”

“Bu fonlar, başarısız olan emlak sektörü gibi büyüme yaratacak yerlere yatırılmadı. Çünkü kârlı olma ihtimalinin düşük olduğunu çok iyi biliyorlardı. Bu nedenle kredilerin büyük bir kısmı mevduat olarak tutuldu. Bir kısmı da rejim içindeki zengin ve güçlüler arasında paylaştırıldı. Dolayısıyla bu fonlar fiilen dolaşıma girmedi.”

Halkın Harcayacak Parası Yok

Verilere göre 2023 yılı sonu itibarıyla Çin kredileri 22,75 trilyon yuan (3,23 trilyon $) arttı. Konut kredileri 4,33 trilyon yuan (0,61 trilyon $) artarak yıllık kredilerin yaklaşık yüzde 19’unu oluşturdu. Şirketlere ve rejime ait kurumlara verilen krediler ise 17,91 trilyon yuan (2,54 trilyon $) artarak yıllık yeni kredilerin yaklaşık yüzde 78’ini oluşturdu.

Devlete ait şirketlere verilen krediler arasında orta ve uzun vadeli krediler önemli bir artış gösterdi. 13,57 trilyon yuan (1,93 trilyon $) değerindeki bu artış, bütün şirketlere verilen kredilerdeki artışın yaklaşık yüzde 76’sını oluşturdu. Bunun yanı sıra kısa vadeli kredilerin payı çok daha küçüktü.

Genel olarak, orta ve uzun vadeli krediler sabit varlık yatırımı gibi alanlarda kullanılma eğilimindeydi. Bunun yanı sıra kısa vadeli krediler, üretim ve işletme için likidite ihtiyacında kullanıldı.

Lu’ya göre, Çin ekonomisi son iki yıldır şiddetli deflasyon yaşadığı için ÇKP umutsuzca para basıyor. Rejim hâlâ daha fazla para basmanın ekonomik büyümeyi teşvik edeceğini düşünüyor. Ancak Lu, Çin’in mevcut en büyük sorununun harcama gücünün olmaması olduğu konusunda uyardı.

“Tüketim azlığının nedenlerinden biri de nüfusun çok azalması ve dolayısıyla daha az insanın daha az para harcaması” dedi. “Pandemi sırasında birçok insan öldü ve ÇKP gerçeği örtbas ediyor.”

“Bir diğer önemli sebep ise halkın harcayacak parasının olmamasıdır. Çünkü ÇKP’nin yolsuzluğu, halka ait olması gereken parayı sömürüyor. Pandemi sonrası dönemde mevcut azalan ekonomi göz önüne alındığında, Çin halkı daha fazla para harcama konusunda oldukça isteksiz. Bunun en önemli nedeni ise geleceğe dair iyimser olmamaları. ”

Yazanlar: Jessica Mao ve Michael Zhuang, The Epoch Times

Çeviren: Hatice Atmaca, The Epoch Times Türkiye

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.