Kkiracılarını evden tahliye etmek isteyen ev sahiplerinin başvurdukları yönteme geçtiğimiz günlerde bir yenisi daha eklendi. Mersin’de yaşanan son bir olay bu konuda ibret olacak düzeyde. Madde bağımlısı olarak yaşadığı zorlu yıllar ardından tekrar hayata ve gazetecilik mesleğine geri dönen ve madde bağımlılığı konusunda rol model olarak gösterilen Ali Gültekin’in yaşadığı son olay tüm meslektaşlarını ve çevresini şaşkına çevirdi.
Eğriçam Mahallesi 22104 Sk.’ta oturan ve Uluslararası Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı ve Çukurova Ulus Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olarak yaşamını sürdüren Ali Gültekin, ev sahibinin fahiş kira artışı talebini geri çevirmesi üzerine inanılmayacak bir olayla karşılaştı. 2020 yılında yaptığı kontrat ile oturmaya başladığı dairenin sahibi M.K., bu senelik kira artışı için fahiş bir rakam talep edince Gültekin yasal kira artışını yaparak dairede oturmaya devam etti.
Kirasını düzenli olarak ödemesine rağmen ev sahibi M.K. kendisinin evden çıkmasını istedi. Aynı talebi diğer kiracılara da yapan M.K. istediği sonucu alamayınca apartmanı komple tadilattan geçireceğini söyleyerek tüm kiracıların daireleri boşaltmalarını istedi. Kiracılar durumu kabul etmeyince M.K. tahliye davası açabildiklerine dava açtı.
Gültekin kirasını düzenli bir şekilde ödeyerek kızıyla beraber dairede oturmaya devam ederken bir sabah kapısı çalındı. Kapıyı açan kızı 22 yaşındaki Sultan Sinem Gültekin karşısında kendisini ve babasını Mersin Emniyet Müdürlüğüne ifadeye çağıran polisi görünce donakaldı. Daha sonra Ali Gültekin Mersin Emniyet Müdürlüğüne ifadeye gidince konunun vahametini anladı. Kendisi ve kızı ifade vermek için Ahlak Bürosuna çağrılmıştı. Ev sahibi M.K. savcılığa Gültekinlerin oturduğu evde fuhuş yapıldığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuştu. Ali Gültekin ve kızı Sultan Sinem Gültekin’in verdikleri ifadelerin ardından olayın iftira olduğu anlaşıldı.
Ali Gültekin konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada bu durumun kendisini ve kızını ne kadar üzdüğünü ifade etti. Gültekin kızının ve kendisini yaşadıklarını şu sözlerle anlattı; “Ben gazetede olduğum için kızım sabah çalınan kapıyı açınca karşısında polisi görüp şaşırıp kalıyor. Görevli memur Asayiş Şube Müdürlüğünün üçüncü katına gelip hem kendisinin hem de benim ifade vermemi istiyor. Polis konunun ne olduğunu soran kızıma herhangi bir açıklama da yapmıyor. Bunu üzerine kızım endişe içerisinde beni arayarak durumu bildirdi. Ben de ifade vermek için Emniyet Müdürlüğüne gidince buranın Ahlak Büro Amirliği olduğunu görerek şaşkına döndüm. Bana ve kızıma karşı isnat edilen suçun kadın satıcılığı ve evi randevu evi olarak işletmek olduğunu öğrendim.”
“Bana ve kızıma karşı yapılan bu haksızlığın hesabını soracağım.”
Gültekin kendinin ve kızının bu durum karşısında yaşadıkları ile ilgili olarak da şunları söyledi; “ Böyle bir olay ile karşılaştığımıza inanamıyorum. Kızım bu olaydan çok kötü bir şekilde etkilendi ve Ahlak Bürosuna giderek iğrenç bir itham sonucu ifade vermek zorunda kaldı. Belki de ben önceden gidip ifade vermeseydim ve olayı açığa çıkarmasaydım kızıma bir hayat kadını muamelesi bile yapılabilirdi. İddiaya göre ev sahibi daha önce bu tür bir suçlama ile bir kiracısını evden tahliye ettirmiş. Zaten birçok kiracısı ile de mahkemelik. Bize de aynı şekilde bir suçlamada bulundu. Artık ne denir bilemiyorum. Üç kuruş fazla para alacağım diye bir kişinin insan olarak böyle bir seviyeye düşmesi çok üzücü. Bu konuda ben de gereken her türlü yasal işlemi başlatacağım ve bana ve kızıma karşı yapılan bu haksızlığın hesabını soracağım.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.