İyi Yemek İyilikle Gelir: Murillo’nun ‘Meleklerin Mutfağı’ Tablosu

Aşağıda Murillo’nun ‘Meleklerin Mutfağı’ tablosu hakkında kısa bir yazı bulacaksınız. Tabloda bir rahip yardımcısının saf kalbiyle, işini memnuniyetle yapan göksel varlıklara nasıl seslendiğini göreceksiniz.

‘Meleklerin Mutfağı’, 1646, Bartolomé Esteban Murillo. Tuval üzerine yağlı boya, 180 x 450 cm. Louvre, Paris. (Kamu malı)

Sevilla’daki St. Francis Manastırı, ünlü sanatçı Bartolomé Esteban Murillo’yu 13 sanat eserini boyaması için görevlendirdi. Fransisken azizlerini öne çıkaran resimlerden biri de ‘Meleklerin Mutfağı’ tablosudur. Tablo, mütevazı bir rahip yardımcısının mutfak işlerine yardımcı olmak için gelen göksel varlıkları anlatıyor. Ayrıca bu tablo, anlattığı etkileyici hikâye ile Murillo’yu başarılı bir hikaye anlatıcısı olarak öne çıkardı.

Assisili Aziz Francis’in ilk takipçilerinden biri olan Aziz Giles, Murillo’nun zamanından yüzlerce yıl önce yaşamıştı ve hakkında çok az şey bilinirdi. ‘Aziz Giles’in yükselişi’ olarak da bilinen ‘Meleklerin Mutfağı’, sanatçının aşina olduğu bir anlatıma dayanıyor. Sevilla’daki manastırda Fransisken rahip yardımcısı olan Francisco Pérez, hayatını mutfak işleri yaparak geçirdi. Aslında basit bir adam olan ve rahip olmayan Pérez, keşişlerin mutfağında yemek hazırlama görevini üstlendi. Bir gün dua etmeye başladı ve çok geçmeden kalbi manevi bir coşkuyla doldu. Dua ettikçe tüm vücudu hafifledi ve yükseldi. Kendine geldiğinde mutfak işleri mucizevi bir şekilde bitmişti.

Anlatı, tablonun solundan başlayarak izleyiciye açılıyor. Manastırın başrahibi konukları yemek yemek için mutfağa getiriyor. Mutfağın kapısını açtığında karşısına muhteşem bir manzara çıkıyor. Işıkla yıkanmış ve coşku içinde havada süzülen Aziz Giles karşısında duruyor. Hemen sağında, elinde su veya şarap testisi tutan bir melek, başka bir melekle konuşuyor. Yakındaki yere inen bebek melek, tencere yıkamakla meşgul, başka bir melek de onun yanında yiyecek veya baharat öğütüyor. Ayrıca en sağda manastırın misafirleri için sofra kuran bir melek yer alıyor. Yemek ve tabaklardan oluşan bir masa, hoş bir natürmort sunuyor.

Gerçeğe Dönüşen Manevi Âlem

Murillo, bir kemerin altına bir melekle konuşan Aziz Giles’in soluk tonlarda bir resmini arka plana yerleştirmiş. Sanki başka bir zaman-mekandaymış gibi tasvir edilen Giles, meleğe o günkü işlerinin ne olduğunu anlatıyor. Hatta belki de gördükleri karşısında şaşkınlığını ifade ediyor.

Tablo manastırın gerçek mutfağını göstermektedir. Kompozisyon, mucizevi bir sahneyi gerçek ve somut olarak sunuyor. Yiyecekler, mutfak eşyaları ve hatta meleklerin fiziksel görünüşü bile gerçekçi resmedilmiştir. Merkezdeki iki melek, gördüğümüz dünya ile Aziz Giles’in havaya yükselme sırasında girdiği daha yüksek bir manevi boyut arasındaki geçişi temsil ediyor. Din âlimleri havaya yükselmenin bir zihin kontrol tekniği değil, kutsallığın bir işareti olduğunu ileri sürerler. Elbette saf ve dürüst bir ruh olmadan bu gerçekleşemez.

Ön planda, genellikle bir sütun veya heykelin tabanında yer alan bir kaide, blok veya levha yer alıyor. Üzerindeki yazıda, manastırın aşçısı olan ve dindarlığıyla tanınan Francisco Perez’in, efsanevi Aziz Giles olduğu anlatılıyor.

Bu tablo, sanatçının imzaladığı ve tarihlediği birkaç tablodan biridir.

Murillo’nun kariyeri İspanyol Barok sanatının Altın Çağı’nda gelişti. Sevilla’da doğan ve genç yaşta yetim kalan sanatçı, ünlü İspanyol sanatçı Diego Velázquez’in yanında çalıştı. Ayrıca hayatı boyunca alçakgönüllü ve manevi açıdan dindar biriydi. Geçimini sağlamak için resim yaptı ve İspanyol aristokrasisi tarafından tercih edilen bir ressam oldu.

Murillo’ya göre manevi boyut, somut dünya kadar gerçekti. Electric Light Company web sitesi tablonun “maneviyat ile mutfak işlerinin günlük ortamını, alışılmadık ve mucizevi bir şekilde birleştirdiğini” anlatıyor. Ayrıca Fransız sanat eleştirmeni Michel Butor da tabloyu, ‘Batı sanatının 105 başyapıtı’ndan biri olarak nitelendiriyor.

Yazan: Yvonne Marcotte, The Epoch Times

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.