Şeb-i Arus Törenleri her sene artan bir ilgiyle karşılanıyor

Şeb-i Arus sözlük anlamı düğün gecesi demektir.

Mevlânâ Celaleddin-i Rumi ölüm gününü yeniden doğuş günü olarak kabul ediyordu. O öldüğü zaman sevdiğine, yani Allah’a kavuşacaktı. Onun için Mevlâna ölüm gününe düğün günü veya gelin gecesi manasına gelen “Şeb-i Arûs” diyordu ve dostlarına ölümünün ardından ah-vah edip ağlamayın diyerek vasiyet ediyordu.

Nitekim bir gazelinde;

Öldüğüm gün tabutum götürülürken, bende bu dünya derdi var sanma…
Benim için ağlama, yazık, vah vah deme;
Şeytanın tuzağına düşersen, o zaman eyvah demenin sırasıdır,
Cenâzemi gördüğün zaman firâk, ayrılık deme,
Benim kavuşmam, buluşmam işte o zamandır,
Beni toprağa verdikleri zaman, elvedâ elvedâ demeye kalkışma,
Mezar, cennet topluluğunun perdesidir.
Batmayı gördün değil mi? Doğmayı da seyret, güneşle aya gurûbdan hiç ziyân gelir mi?
Hangi tohum yere ekildi de bitmedi? Ne diye insan tohumunda şüpheye düşüyorsun?

Hangi kova kuyuya salındı da dolu dolu çıkmadı? Can Yusuf’u ne diye kuyuda feryad etsin?

Bu tarafta ağzını yumdun mu, o tarafta aç.
Zîrâ senin Hayy u Hû’yun, mekânsızlık âleminin fezâsındadır.

Şeb-i Arus Törenleri on gün sürecek

Hz. Mevlana’nın 738’inci ‘Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri’ için çalışmalarını sürdüren Mevlana Kültür Merkezi, on gün sürecek şeb-i arus törenleri boyunca sergi, söyleşi ve sema gösterilerine ev sahipliği yapacak.

Konya Valisi Aydın Nezih Doğan açılış töreninde yaptığı konuşmada ‘Tahminlere göre 11 gün boyunca 50 binden fazla ziyaretçi Konya’da huzur arayacak” dedi.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek de Mevlana’nın, barış, kardeşlik ve hoşgörü mesajının dünyanın kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına bütün ülkelere ulaştığını vurguladı.

Hazret-i Mevlâna’yı Anma ve Vuslat yıldönümü törenleri her yıl 7-17 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilmektedir.

Şeb-i Arus nedir?

Şeb-i Arus, düğün gecesi demektir. Yaşamını “Hamdım, piştim, yandım” sözleriyle özetleyen Mevlâna 17 Aralık 1273 günü Hakk’a yürümüştür.

Mevlana’nın sözleri;

*Kişi güneşe yüzünü döndü mü, gölgesi arkasında kalır. Artık o nereye giderse gitsin, gölgesi hep peşinden gelir. Lâkin kişi güneşe arkasını dönerse, gölgesi hep önünde kalır. Ne kadar ugraşsa da gölgesini yakalayamaz. İşte bunun gibi, insan, Allah’a yüzünü dönerse, mal-mülk, aile ve çoluk çocuğu aynı gölgesi gibi onun peşinden koşar. Fakat kişi Allah’a arkasını dönerse o kişi mal ve iyalim peşinden ne kadar koşarsa koşşun, gölgesini tutamayacağı gibi onlara nail de olamaz.”

*Aşk etinden topuğuna kadar işlemiş bir nasırdır. Ya canın acıya acıya adım atacaksın ya da canını acıta acıta söküp atacaksın. Her iki yolda da tek bir gerçek olacak. Canın çok ama çok yanacak.

*Yan diyorum içime! Sadece sen yan ve dayan diyorum gönlüme! Herkes mutlu olsun. Sen dayan! Aşk dediğin ya Allah’tan gelmeli. Ya Allah İçin Olmalı. Ya da Allah’a ulaştırmalı; yoksa yerle bir olmalı.

Eserleri

Mesnevi

Büyük Divan “Divan-ı Kebir”

Fihi Ma-Fih “Ne varsa İçindedir”

Mecalis-i Seb’a “(Mevlana’nın 7 vaazı)”

Mektubat “(Mektuplar)”

“Şeb-i Arus törenleri, Mevlana”.