NADİR FOTOĞRAFLAR: Mistik Udumbara — ‘Cennetsel Çiçekler’ mi yoksa Böcek Yumurtaları mı?
Udumbara, dini topluluklarda çağlar boyunca tartışıldı. Mikroskobik boyutta olduğu söylenen bu çiçekleri gerçek hayatta görenler, kırılgan ancak dirençli güzellikleri karşısında hayrete düşüyor, onlarla karşılaşmayanlar ise onları sadece bir efsane ya da böcek yumurtası olarak görmezden geliyor. Ancak gerçek ne olursa olsun, Udumbara’nın son birkaç on yılda dünyanın çeşitli yerlerinde görüldüğü bildirildi.
Udumbara, eski bir Hint dili olan Sanskritçe’de “cennetten gelen uğurlu çiçek” anlamına gelen bir kelimedir. Söylenenlere göre kırılgan, ipeksi sapları ve yarı saydam çan benzeri taçyaprakları ile o kadar küçüktür ki, görme şansına sahip olanları hayrete düşürmüştür. Bu gizemli çiçekler aynı zamanda uzun süre boyunca sağlam kalmasıyla bilinir, hatta bir yıldan daha uzun süre dayanabilir.
Aşağıdaki iki fotoğraf, Vietnam’da yaşayan bir ev hanımı olan Hien Nguyen tarafından yaklaşık iki yıl arayla çekildi. Nguyen, The Epoch Times’a, Mayıs 2021’de yeşil çay yapraklarında udumbaraların büyüdüğünü ve yaklaşık iki yıl sonra, yapraklar kurumuş olmasına rağmen çiçeklerin “hala ilk günkü gibi bozulmamış ve taze” olduğunu söyledi.
Onu görenler güzel kokularının uzaktan duyulduğunu söylerler. İşte dini metinler ve bilimin bu sözde “çok güzel kokulu” çiçekler hakkında söyledikleri.
Efsane ve İnanç
Antik çağlardan beri, hem Doğu hem de Batı kültürlerinde, her şeye gücü yeten bir Tanrı’nın – yaratıcının – varlığına inanılırdı, tabii ki farklı diller onu farklı isimlerle onurlandırdı ve o Tanrı, zamanın sonu geldiğinde, insanlığa son bir kez kurtuluş sunacaktı. Kökeni bu tür bir inanca dayanan efsaneye göre, gizemli udumbara çiçeği, yalnızca kibar ve iyi kalpli insanların yaratıcı tarafından kurtarılacağı o, çok konuşulan ‘kurtuluş’ ile bağdaştırılır.
Budist mitolojisine göre, bu kutsal çiçek her 3.000 yılda bir çiçek açar ve hem erdemli hem de günahkâr, eşi benzeri görülmemiş olayların yaşandığı bir çağa işaret eder. Udumbara’nın fani dünyada ortaya çıkmasının, ortaya çıkacak özel bir kozmik fenomeni ve bu fenomenin kitlelere ilahi olana inançlarını ve kutsal ahlaki ve de geleneksel değerlerin önemini hatırlatacağı ifade edilir.
En eski modern udumbara gözlemlerinden biri, Güney Kore’nin Gyeongju kentindeki Sumi Zen Tapınağı’ndaki bir Buda heykelinin yüzünde 10 udumbara keşfedildiği Mayıs 2005’e kadar uzanıyor. Tapınaktaki bir keşiş, kişinin udumbara’nın önemini ancak ruhani bir bakış açısıyla anlayabileceğini söyledi.
Budist kutsal kitabı olan “Huilin Fonetik ve Yorum”un 8. Cildinde Udumbara’dan, aslında fani dünyada var olmayan, ancak “felaketlerin ve doğaüstü olayların” yaşanacağının habercisi olan “göksel bir çiçek” şeklinde bahsedilir. Kutsal kitap, Yüce Kral -kozmik “teker”i “döndüren” anlamına gelen Sanskritçe bir terim olan Tathagata Chakravartin- insan dünyasına indiğinde, büyük erdemi ve kutsamalarından dolayı udumbara’nın tezahür edeceğini belirtir. Efsaneye göre Yüce Kral, dinleri, ırkları veya kültürel geçmişleri ne olursa olsun herkese kurtuluş sunacak ve cennetin şefkatli kapılarını sonuna kadar açacak.
Mahayana Budizminin Lotus Vecizesi de udumbarayı “Altın Çarkın Kralı”nın gelişini müjdeleyen “efsanevi bir çiçek” olarak tanımlar.
Kutsal yazılar ayrıca Buddha Shakyamuni’nin (Gautama Siddhartha) öğrencilerine udumbara çiçeklerinin, dharma’yı son bir kez anlatmak için insan dünyasına inecek olan büyük bir bilgenin gelişini simgeleyeceğini söylediğini söyler.
Böcek Yumurtaları mı, Göksel Çiçekler mi?
Yakın geçmişte, udumbara dünyanın birçok yerinde görülmüştür. Bu “mucizevi çiçekler” benzersizdir, çünkü hayal edilemeyecek kadar farklı yerlerde ve neredeyse her mevsim büyürken ve gelişirken görülürlerbilirler. Bununla birlikte, bazı karşı görüşler, udumbaraların sadece yeşil zarkanatlı böceklerin yumurtaları olduklarını söyleyerek varlığını reddederler. Peki gerçekte onlar nedir?
Nadir bulunan bu çiçekleri görenler, çıplak gözle bakıldığında benzer görünseler de, udumbara ile yeşil zarkanatlı böceklerin yumurtaları arasındaki -mikroskop altında nasıl göründükleri de dahil olmak üzere- keskin farklılıklara dikkat çekiyor.
Mikroskop altında incelendiğinde, saç benzeri bir lifin tepesinde biriken yumurtalar eliptik formda ve tane benzeridir, udumbara ise taç yaprakları ve hatta erkek organlarını sergiler. Zarkanat yumurtaları yeşil ve kirli beyazdır ve ortam sıcaklığına bağlı olarak yaklaşık 4 ila 15 gün içinde yumurtadan çıkarlar, udumbara ise krem ila beyazdır ve sıcaklıktan bağımsız olarak aylarca, hatta bir yıldan fazla süre sağlam kalabilir. Ayrıca hoş bir koku yayarlar.
İnsanlar ne diyor?
Vietnamlı bir 3D tasarımcısı olan Thanh Văn, çiçeklerin 2017’nin başında evinde göründüğünü ve bazılarının iki yıla kadar dayandığını söylüyor. Văn, “Udumbara, pencere kenarlarında, kapılarda, yapraklarda, ağaç dallarında her yerde büyüyebilir” dedi.
“Tanrı’ya inanmayan insanlar, [udumbara’nın] sadece bir efsane olduğunu varsayacaklardır. Ama bilginizin ötesinde var olan şeyler var – onlara inansanız da inanmasanız da, bunlar hala var” dedi.
Vietnam, Hanoi’den bir inşaat mühendisi olan Ngô Thành, 2021 Ay Yeni Yılı civarında bir arkadaşının evinde bir jackfruit ağacı yaprağındaki çiçekleri gördü.
Thành: “Modern toplumda, bilimin gelişmesiyle birlikte, Tanrı’ya olan inancımızı giderek daha fazla kaybediyoruz. Bu çiçeklerin ortaya çıkmasının insanlar için ilahi olan özel bir işaret olduğuna inanıyorum” dedi. “Antik, eski kutsal yazılardaki kehanetlerin hepsi, aynı şekilde Tanrı’nın zamanın sonunda insanları kurtarmak için geleceğine sonucuna varıyor.”
Tartışma ne olursa olsun, efsanevi udumbara bize inançlı ve şefkatli bir kalp geliştirme konusunda derin bir ders veriyor. Dünyamızın bu “bitiş zamanlarında” her ikisine de ihtiyacı var. O yüzden iyi ve kibar kalın!
İşte bazı seçilmiş fotoğraflar, iyi eğlenceler:
Makale yazarı: Epoch Inspired Ekibi / The Epoch Times
Çeviri: Manolya Serra / The Epoch Times TR
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.