Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir İsveç’e Geldi
STOCKHOLM – Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir, yedi dile çevrilen, son olarak da İsveççeye çevrilen, ‘Gökyüzü Savaşçısı’ adlı kitabının tanıtımı için İsveç’in başkenti Stockholm’e geldi.
Çin’i 2005 yılında terk ettiğinden beri ABD’nin başkenti Washington’da sürgünde yaşayan Rabia Kadir, Stockholm’de İsveç Uygur Maarip Derneği tarafından onuruna verilen yemeğe katıldı. Yemekte İsveç Parlamentosu bünyesinde kurulan İsveç-Uygur dostluk grubu eş başkanı Yeşiller ve Çevre Partisi milletvekili Mehmet Kaplan da hazır bulundu. İsveç parlamentosunda ve kamuoyunda Uygur Türklerinin davasına sahip çıktığından dolayı Mehmet Kaplan’a Doğu Türkistan halkı adına minnettar olduğunu söyleyen Kadir, ‘Mehmet beyin tekrar milletvekili seçilerek parlamentoya girmesine çok sevindim. Seçimlerde Mehmet beyin galip çıkması, bizim içinde büyük bir galibiyet Türkiye içinde bir galibiyet.” diye konuştu.
KİTAP 8 DİLE ÇEVRİLDİ
‘Gökyüzü Savaşçısı’ adlı kitabının İsveç diline çevrilmesinden dolayı tanıtım için Stockholm’de olduğunu belirten Rabia Kadir, ‘Japonca, Almanca, Korece, İngilizce, Türkçe, İtalyanca, Fransızca ve en son İsveççe olmak üzere kitabım 8 dile çevrildi. Kitabım sadece benim hayatımı anlatmıyor. Doğu Türkistan halkına, Çinliler tarafından yıllardır yapılan işkence, baskı, zulüm ve Uygur halkının çektiği acılar, yani tam anlamıyla 60 yıllık bir geçmişi anlatılıyor. Ayrıca bu kitabı İsveççeye çeviren Lars Noren beye de çok teşekkür ediyorum. Kendisi bizzat 4 kere Doğu Türkistan’a gitmiş oradaki yaşanan trajediye şahit olmuş bir kişi. İsveç halkının bu trajediye yabancı kalmaması için benim kitabımı İsveççeye çevirmeye karar veren, onurlu bir insan.” şeklinde konuştu.
Uygur Türklerinin lideri Rabia Kadir, Çin hükümetinin kendisine maddi ve manevi baskı yaptığını, hapiste yatan çocuklarının da kendisini suçlaması için baskı yapıldığını söyledi. Oğullarından bir tanesinin Çin televizyonuna çıkartılarak, “Akan kanın tek sorumlusu annemdir.” dedirttirildiğini belirten Rabia Kadir, “Küçük oğlum hapiste 5 aydır kimse ile görüştürülmedi. En son bayram nedeni ile görüşme yapması için izin vermişler. Oğlumu görenler tanıyamamış, işkenceden dolayı tanınmaz bir hale gelmiş. Bundan dolayı bütün akrabalarım yas ilan etti. Çin’de ticaret merkezinde 2 bin tüccarın iş yaptığı büyük bir ticaret hanem vardı, elimden aldılar. Torunlarımı okuldan attılar. Beni sevenlere sorgusuz, sualsiz 3 sene hapis cezası veriyorlar ve işkence yapıyorlar.” diye konuştu.
“ÇİN’LE YAPILAN ANLAŞMALAR OLUMLU”
Bütün dünyada yaşayan Türklere seslenen Rabia Kadir, “Çin devleti ne kadar büyük olursa olsun. Bizim önce Allah’ımız var. Daha sonra büyük Türk dünyası. Nasıl Arap ülkeleri ve Türkiye Filistin’e haklı davasından dolayı güçlü bir şekilde sahip çıktı ise Türkiye’nin de bize öyle sahip çıkmasını istiyoruz. Biz yetim çocuğu değiliz. Ayrıca Avrupa’da yaşayan ve bizim davamızı yüreğinde hisseden ve bize her türlü desteği veren 7 milyon Türk vatandaşına da teşekkür ediyorum.” Dedi.
Türkiye’nin son günlerde Çin hükümeti ile yaptığı ikili anlaşmaları olumlu karşıladığını belirten Rabia Kadir, “Türkiye’nin birçok problemi var. Problemlerini çözmek için uğraşıyor ve Çin ile yakın ilişkiler kuruluyor. Bu ilişkileri olumlu buluyorum. Çünkü Türkiye’nin ilerlemesi lazım, gelişmesi, büyük ve güçlü ülke olması için bu adımlara ihtiyaç var. Dünyada güçlü olan bir Türkiye’nin bizi de güçlendireceğinin farkındayız.” ifadelerini kullandı.
KAPLAN: ÇALIŞMALAR DEVAM EDECEK
Yeşiller ve Çevre partisi Milletvekili Mehmet Kaplan ise “Sağ olsunlar bizi buraya davet eden İsveç Uygur Maarip Derneği İsveç’te güzel çalışmalar yapıyor. Biz de zaman zaman buraya gelerek arkadaşların çalışmalarına katkı vermeye çalışıyoruz. Seçimlerden yeni çıktığımız için son günlerde çok yoğundum ve fazla vakit ayıramadım. İnşallah bundan sonra daha verimli çalışmalar yaparız.” dedi.
Uygur Türklerine yapılan Çin katliamını 2009 yılı Ramazan ayında İsveç meclisinde iftar yemeği vererek, İsveç kamuoyuna taşıdıklarını ifade eden Mehmet Kaplan, İsveç Parlamentosu’nun Uygur Komitesi ve İsveç Uygur Maarip Derneği ile dostluk grubu kurduklarını söyledi. Bundan sonrada aynı kararlılıkla Uygur Türklerine uygulanan zulmü her platformda dile getireceklerini vurgulayan Kaplan, hayatını Uygur Türklerinin kurtuluşuna adamış olan Rabia Kadir’in de fikirlerine başvuracaklarını sözlerine ekledi.