Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda, Türkiye’nin İsveç ile köklü ilişkilerinin bulunduğunu söyleyen Bakan Çavuşoğlu, “Bugün ilişkilerimizin tüm boyutlarını ele aldık. Bölgesel konularda da görüş alışverişinde bulunduk. Görüş birliği içinde olduğumuz ve hemfikir olmadığımız konular var. Terörle mücadele konusunda İsveç’ten daha somut adımlar bekliyoruz. Bu konuda İsveç’ten daha iyi işbirliği bekliyoruz. Maalesef birçok FETÖ mensubu İsveç’ten sığınma talimatında bulundu ve bunların çoğu sağlandı. Avrupa Birliği sürecinde İsveç, Türkiye’ye hep destek vermiştir. Yeri geldiğinde eleştirmiştir. Bugün AB’nin birçok konuda ciddi kararlar alması gerek. Türkiye kriterleri yerine getiremezse o zaman AB, Türkiye’yi rahatça eleştirebilir; ama siyasi engelleri de ortadan kaldırmamız lazım” ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, görüşmede Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik saldırılarını da ele aldıklarını belirterek, “Ateşkesten sonra da Ermenistan sivillere saldırmaya devam etti. Minsk eş başkanlarının bu sorunu çözmek için somut adım atmadıklarını söyledik. Artık adımlar atmamız gerekiyor. Bu sorunun çözümünün tek yolunun Ermenistan’ın, Azerbaycan’ı topraklarından çekilmesi olduğunu söyledik. Elbette çözümden yanayız; ama her şartta Azerbaycan’ın sonuna kadar devlet olarak da millet olarak da yanındayız. Uluslararası toplumun ateşkes çağrılarını makul karşılıyoruz. Buna ilaveten Ermenistan’a da ‘Azerbaycan’ın topraklarından çekil’ diye çağrı olursa o zaman uluslararası topumun gerçekten bu sorunu çözme arzusunu görebiliriz. Ama bu çağrı maalesef yapılmıyor” dedi.
Bakan Çavuşoğlu, İsveç Dışişleri Bakanı Linde’nin toplantıda sarf ettiği, ‘Türkiye’yi Suriye’den çekilmesi için uyarıyoruz’ sözüne tepki göstererek şöyle konuştu:
“Kullandığı bazı ifadeler var onlara da cevap vermek durumundayım. ‘Türkiye’yi Suriye’den çekilmesi için uyarıyoruz.’ Diplomaside bu kelimeyi kullanmak doğru bir yaklaşım değil, o kelime yanlış. Siz kimden aldığınız yetki ile Türkiye’nin Suriye’den çekilmesini istiyorsunuz ya da Türkiye’yi uyarıyorsunuz? Suriye’deki rejim İsveç’e ya da Avrupa Birliği’ne böyle bir yetki mi verdi? Biz Suriye’yi bölmek istemiyoruz; ama siz Suriye’yi bölmek isteyen PKK’lılara destek olmak için Türkiye’ye ‘çekil’ diyorsunuz. Peki ‘İdlib’den de çekil’ diyor musunuz Türkiye’ye? DAEŞ’ten temizlediğimiz bölgelerden ‘çekil’ diyor musunuz, hayır. Neden; İdlib’den çekilsek 3 milyon daha mülteci Türkiye’ye gelecek oradan da Avrupa ülkelerine gidecek. Peki nereden çekilmesi lazım? PKK’dan temizlediğimiz alanlardan, Türkiye’nin çekilmesi lazım. Kimin adına uyarıyorsunuz, neden ‘o bölgelerden çekil Türkiye’ diyorsunuz? Bu konularda adaletli yaklaşırsak ve Kürt kardeşlerimiz ile teröristleri ayırt edebilirsek ayrıştığımız konularda görüşlerimiz daha da yakınlaşabilir. Teröristler ile diğer Suriyelileri özellikle Kürt kardeşlerimiz ayırt edelim.”
İsveçli mevkidaşının Kıbrıs’a ilişkin sözlerini de cevap veren Bakan Çavuşoğlu, “Siz diyorsunuz ki ‘Kıbrıs’ın egemen hakkı’. Haktan hukuktan bahsediyorsunuz, peki Kıbrıs Türklerinin hakları ne olacak? Hidrokarbon kaynakları üzerinde onların hakkı yok mu? Neden hakça paylaşıma vurgu yapmıyorsunuz? Bunu yapamıyorsunuz, neden; siz de vurguladığınız gibi, AB içinde dayanışma anlayışından dolayı. Dayanışma doğru olan bir yerde güzel faydalı; ama haksız olunan bir yerde dayanışma insanı kör eder, AB’yi de kör eder. Ne olursa olsun Rum kesimin, Yunanistan’ın her talebi haklıdır anlayışı doğru değil. Göçmenler konusunda hassassınız bize de teşekkür ettiniz, peki Yunanistan göçmenleri öldürürken neden bir kere olsun Yunanistan’ı eleştirmiyorsunuz, madem bu kadar hassassınız. Neden; çünkü Yunanistan Avrupa’ya göçmen gelmesini engelliyor, Yunanistan AB ülkesi, dayanışma ruhu var. Bizim itirazımız bu çifte standarda” dedi.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.