Sağlık Bakanlığı tarafından 12 Ağustos 2022’de yayımlanan Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği’nin üniversite hastanelerinde çalışan hekimleri kapsamaması sebebiyle Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi poliklinik girişi önünde Mersin Tabip Odası ve Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Asistan Hekimleri bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına Mersin Tabip Odası başkanı Uzm. Dr. Nasır Nesanır, Mersin Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. Selçuk Fidan ve Uzm. Dr. Özlem Karaarslan Cengiz, TTB Merkez Konsey Delegesi Dr. Mehmet Antmen katıldı. Açıklamayı doktorlar adına Dr. Mahsun Kak okudu.
Açıklamada, doktorlara özlük hakları konusunda yaklaşık 1 yıl önce verilen sözlerin yerine getirilmediğini ifade eden Dr. Kak, sağlıkta şiddet, nöbet sayılarının azaltılması, nöbet ertesi izin hakkı, tek kalemde yatan ve emekliliğe yansıyan ödemeler gibi talepler konusunda hala somut ve gerçekçi adımlar atılmadığını belirtti. 12 Ağustos’ta yayınlanan Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği ile ek ödemeler üzerinden doktorlara bir gelir artışı sağlandığını da ifade eden Dr. Kak bu yayınlanan yönetmeliğin ise üniversitede çalışan hekimleri Yükseköğretim Kurumu’na bağlı oldukları gerekçesiyle kapsamadığına dikkat çekti. Dr. Kak yaptıkları İtirazlar sonucunda Yüksek Öğretim Kurumu’nun da bir çalışma başlattığını ilan etmesine rağmen hala net bir tarih ilan edilmediğini ifade ederek; “Aylardır bekleyen bizlere yine belirsiz vaatler ve bekleme süreci reva görülmüştür. Mevcut durum sonucunda Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde çalışan hekimler ile üniversite hastanelerinde çalışan hekimler arasında, aynı işi yapmalarına rağmen, 2 kattan daha fazla gelir farkı oluşmuştur. Bu sorunun en kısa sürede çözülmemesi halinde Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda üniversitelerin tercih edilirliği düşeceğini ve şu an çalışmakta olan hekimlerin istifa edeceğini tahmin etmek zor değildir.” dedi.
Doktorların talebi performansa dayalı olmayan bir sistem
Performans sistemi yerine getirilmeye çalışılan teşvik sisteminin de mevcut performans sistemini derinleştirdiğini söyleyen Dr. Kak, “Temel tıp bilimleri alanlarında görev yapan öğretim üyeleri ve asistan hekimleri taban katsayısı üzerinden klinik branş hekimlerinden ayırıp ‘gelir getirmeyen hekimler’ olarak dışlayarak onur kırıcı ve kabul edilemez bir durum meydana getirmiştir” dedi. Dr. Kak konu ile ilgili sözlerini şöyle sürdürdü; “ Mevcut yönetmelik değişmezse hekimler önümüzdeki dönemde bilimsel araştırmayı, halk sağlığını, tıp eğitimini önceleyen bölümleri tercih etmeyecek; en çok teşvik kazanabileceği bölümleri tercih edecektir. Branşları ve hekimleri yarışa sokup kârlılık üzerinden ödeme yapan bu sistem yerine gerçek anlamıyla performansa dayalı olmayan bir sistem talep ediyoruz.”
Bir sonraki adım iş bırakma eylemi
Dr. Kak basın bildirisinin sonunda sürekli görmezden gelinen, sesleri duyulmak istenmeyen yabancı uyruklu asistan hekim kadrolarında çalışmakta olan doktorların bütün iyileştirilmelerden muaf tutulduğuna ve asgari ücretin altında bir maaş alarak sigortasız çalıştıklarını vurgulyarak şu sözleri kaydetti; “Gelinen noktada; asistan hekimler olarak 36 saat mesaiye, beş dakikada hasta bakma dayatmasına, yoğun çalışma koşulları sebebiyle tıpta uzmanlık eğitimine ayrılan sürelerin yetersizliğine, sağlık çalışanlarına yönelik devam eden şiddete karşı ortak mücadele ederken hak ettiğimiz gelir talebimize cevap olduğunu iddia eden yeni yönetmelikle hekimlerin bölünme çabasına prim vermeyeceğimizi bildiririz.”
Yönetmelikle birlikte ek ödeme kapsamı dışında kalan üniversitelerin tıp ve diş hekimliği asistan, yan dal asistan ve uzman hekimleri olarak ortaya çıkan adaletsizliğin ortadan kaldırılarak herkes için insanca yaşamaya yetecek, sosyal güvenceye katkı sunacak gerçek ve emekliliğe yansıyan bir ücret artışı talebinin takipçisi olacaklarını belirten Dr. Kak, bununla birlikte asgari ücretin altında ücretlerle çalışan yabancı uyruklu asistan hekim doktorların hakları da dahil diğer bütün özlük hakları için mücadele edeceklerini belirtti. 15 Eylül 2022 tarihine kadar tarih veren Dr. Kak, “Tatmin edici düzenlemeler YÖK/SBA/yabancı uyruklu asistan hekim gibi ayrımlara gidilmeden uygulamaya geçirilmezse bu tarihten sonra Türkiye’nin dört bir yanında iş bırakma eylemleri dahil hak arayışlarımızı daha gür sesle yapacağımızı bildiririz.” Sözleriyle konuşmasına son verdi.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.