Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ihracatçılar için döviz bozdurma zorunluluğunu yüzde 40’tan yüzde 30’a indirdiklerini belirterek, “Bu düzenleme pazartesiden itibaren geçerli olacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 31. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni’nde yaptığı konuşmada, 2002’den bu yana yüksek teknolojili ürün ihracatının 4,5 katına çıktığını söyleyerek bu oranları çok daha yukarı taşıyacaklarını ifade etti.
Müjdeli bir haber vermek istediğini dile getiren Erdoğan, “İhracatçılarımız için Döviz bozdurma zorunluluğunu yüzde 40’tan yüzde 30’a indirdik. Bu düzenleme pazartesiden itibaren geçerli olacak. Tüm ihracat ailesine hayırlı olmasını diliyorum.” diye konuştu.Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan şöyle:
Popülizmin zirveye çıktığı 31 Mart seçimleri sürecinde Türk ekonomisine ilave yük oluşturacak afaki adımlardan uzak durmak suretiyle programa olan güvenimizi uygulamalarımızla ispat ettik. Sırf seçim kazanmak uğruna milletimize yalan söyleme, meydanlarda bol keseden vaat dağıtma gibi yollara başvurmadık. Bundan 3 ay önce seçim meydanlarında olmadık sözler verenler, bugün verdikleri sözleri tutmak yerine sadece miting yapıyor, ipe un seriyor, milleti oyalamanın yollarını arıyor. ‘Liyakat, adalet, hak, hukuk’ diyerek ahkam kesenlerin bugün nepotizmin kitabını yeniden yazdıklarını görüyoruz. Şehirlerine hizmet etmesi gerekenler sadece hısım akrabaya çalışıyor.
Biz siyaseti ülkemize ve milletimize hizmet için yapıyoruz. Biz velev ki kendimiz bedel ödesek de milletimize bedel ödettirmemenin derdindeyiz. Biz kendi çıkarımıza uygun olanı değil, Türkiye ve Türk ekonomisi için en doğru olanı yapmanın peşindeyiz. Önceliğimiz bu ülkeyi hayat pahalılığı sorunundan temelli kurtarmaktır. Enflasyonu düşürmek için para, maliye ve gelirler politikalarını uyum içinde yürütüyoruz. Mali disiplin alanındaki adımlar para politikamızın etkinliğini arttıracak ve enflasyonla mücadeleye güçlü destek verecek.
Enflasyonda en zor dönemin artık geride kaldığına inanıyoruz. Şimdi programın sonuçlarını daha net göreceğimiz yeni bir döneme, dezenflasyon sürecine giriyoruz. Geçmişte enflasyonu nasıl tek haneye indirdiysek, inşallah aynı başarıyı tekrar yakalayacağız. Büyüme tarafında da hamdolsun oranlar son derece olumlu seyrediyor. Geçen yıl yaşadığımız deprem felaketine ve ihracat pazarlarımızdaki zayıflamaya rağmen yüzde 4,5’luk bir büyüme kaydettik. Milli gelirimiz cari fiyatlarla ilk kez 1 trilyon doları aştı.
Türkiye ekonomisinin nominal değerle dünyada 17’inci, satın alma paritesine göre 11’inci sırada yer aldığına dikkat çeken Erdoğan, “Bu yılın ilk çeyreğinde büyümemiz yüzde 5,7 olarak gerçekleşti. Bunun 1,6 puanı net dış talepten, yani siz değerli ihracatçılarımızın kıymetli çabalarından kaynaklandı. Büyümede kalitenin arttığı, kompozisyonun özellikle iyileştiği bir döneme adım atmış bulunuyoruz.
2024 yılı genelinde net dış talebin pozitif katkı vereceği yüzde 4’e yakın dengeli bir büyüme öngörüyoruz.
Ekonomide ilk yılın karnesi oldukça iyi geldi. Programımız tıpkı öngördüğümüz doğrultuda meyvelerini veriyor. Merkez Bankamızın brüt rezervleri 31 Mayıs itibarıyla 45,2 milyar dolar artışla toplam 143,6 milyar dolara yükseldi.
Önümüzdeki dönemde uluslararası doğrudan yatırımlarda da güçlü bir canlanma göreceğimize inanıyorum. Yatırım ortamımızın daha da iyileştirilmesi için gerekli olan her adımı zaman kaybetmeden atacağız. Aktif sanayi politikalarına hız kazandıracak dijital ve yeşil dönüşüme odaklanan politikalarla temellerimizi daha da sağlamlaştıracağız.
Ülkemizin CDS primi 266 baz puana kadar geriledi. Kredi derecelendirme kuruluşlarının not artışı ve görünüm adımlarını sizler de yakından takip ediyorsunuz. Çok taraflı kalkınma bankaları da önümüzdeki dönemde 60 milyar dolara yakın kaynağı ülkemizdeki kalkınma projelerinin finansmanına aktaracak. Uzun vadeli ve düşük maliyetli bu kaynaklar yatırım yapan, istihdam sağlayan ve ihracata katkı sunan tüm girişimcilerimizin emrinde olacaktır.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.