ABD Uludere Olayında İstihbaratı Verdiğini İtiraf Etti
Amerikan Wall Street Journal gazetesi Şırnak Uludere’de 34 kişinin hayatını kaybettiği hava operasyonunun Amerika’nın vermiş olduğu istihbarat ile gerçekleştirildiğini açıkladı.
Gazete’nin Amerikan Savunma Bakanlığı’na dayanarak verdiği habere göre operasyonun insansız hava araçlarının verdiği istihbarata göre yapıldığını, operasyon kararını Türkiye’nin verdiğini öne sürdü.
Amerikalı yetkililer Türkiye ile istihbarat paylaşımının sürdüğünü ifade etmişlerdi. Fakat Uludere’de meydana gelen sivil can kaybına neden olan operasyonunun istihbaratının ABD’den geldiğini kabul etmemişlerdi. Wall Street Journal ’in haberine ABD’li yetkililer ilk kez iddiaları doğrulamış oldular.
ABD Kasım 2007’de Türkiye’nin PKK ile mücadelesinde insansız hava araçlarıyla istihbarat vermek amacıyla Ankara’da Ortak İstihbarat Bütünleşme Hücresi’ni kurdu.
Merkezde ABD’li ve Türk subaylar insansız hava araçlarından gelen gerçek zamanlı görüntüleri izliyor.
ABD Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone’ye WSJ’ın haberindeki iddia ile ilgili olarak bu konularla ilgilenmediğini, Türk-Amerikan ticari ilişkilerinin gelişmesi için gezdiğini dile getirdi.
Hürriyet Gazetesi’nin haberine göre, Ricciardone, Uludere olayından hemen sonrasında yaptığı açıklamada Türkiye’nin sınır ötesi operasyonlarında ABD’nin hiçbir ilgisi olmadığını açıklamış, Uludere’de hedef seçimi konusunda hiçi bir şey yapmadıklarını, ABD’nin PKK’ya karşı istihbarat desteği sağladığını söylemişti.
WSJ’ın ABD Savunma Bakanlığı’ndan ulaştığı raporun ayrıntılarına göre, ABD’ye ait insansız hava araçları sınırın Irak tarafından Türkiye’ye doğru ilerleyen bir konvoyun varlığını tespit etti.
Ankara’daki Bütünleşme Hücresi’ndeki ABD’li görevli teröristlerin sıkça kullandıkları geçiş güzergahındaki grubun terörist mi yoksa sivil mi olduklarını belirleyemedi ve durumu Türk tarafına bildirdi. Rapora göre ABD’li görevliler Türk tarafına insansız hava aracını daha iyi görüntü elde edebilmek amacıyla konvoya yaklaştırabileceklerini teklif ettiler. Türk yetkililer bu öneriyi kabul etmeyerek aracı daha uzak bir noktaya yönlendirmelerini talep etti. Bu tarz isteklere standart prosedür gereği uyulması zorunlu.
Olayın görgü tanığı Servet Encü, İsrail yapımı Heron’ların seslerini duyduktan kısa bir süre sonra savaş uçaklarının geldiğini ve bombardıman başladığını ifade etmişti.
