Demokratikleşme Paketi Açıklandı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün düzenlen bir basın toplantısı ile Demokratikleşme Paketini sundu.
Paket ile ilgili detayların açıklanmasından önce Başbakan son 11 yıllık iktidar dönemi ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Artık Türkiye’de, kimlik dayatan, makbul vatandaşı tanımlayan, vatandaşlarının kökeniyle, inancıyla, dünya görüşüyle uğraşan bir devlet yoktur. Artık Türkiye’de, vatandaşının ihtiyaçlarına, taleplerine, çığlığına, feryadına kulak tıkayan, vatandaşını asimile eden, taleplerini reddeden, ihtiyaçlarını inkar eden bir devlet anlayışı yoktur. Bu ülkede artık, kamu alanını otoriterleştiren, bu alanı, kendi tanımladığı makbul vatandaşa benzemeyenlere cehennem haline getiren bir devlet anlayışı yoktur. İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın…”
Başbakan 1960 müdahalesi ve anayasa ile ilgili eleştirilerde de bulundu: “Milletin ihtiyaçları, talepleri, değerleri, 1960 müdahalesiyle çok ağır bir baskı altına alınmıştır. 27 Mayıs’ın o kara gölgesi, ne yazık ki, bugün bile Türkiye’nin üzerindedir. Anayasasının bir çok maddesiyle, bir çok yasalarıyla, kurumlarıyla, 27 Mayıs yaşatılmak istenmektedir. Ne yazık ki, 27 Mayıs’la şekillenmiş bir siyaset, devlet, bürokrasi, medya, üniversite, sivil toplum anlayışı, bugün bile belli alanlarda, çeşitli biçimlerde varlığını idame ettirmektedir. Esasen, Türkiye’de değişimin önündeki en büyük engel, açık açık ifade ediyorum, 27 Mayıs’ın o karanlık gölgesidir, 27 Mayıs’ın bugün bile çeşitli kesimlerce yaşatılan zihniyetidir.”
Başbakan paket ile ilgili övgülerde bulundu ve “Bu paket, 11 yıl önce hayali dahi kurulamayan, telaffuzu dahi yasak olan hak ve özgürlükleri getiren bir pakettir” dedi.
Paketin mevcut ve hatta uzun yıllardır Türkiye’de var olan sorunlara yönelik çözüm sunduğunu ifade eden Başbakan “Her bir sorun alanıyla ilgili olarak, tüm tartışmalar, görüş, öneri, tavsiyeler dikkate alınmış, çözümler ona göre şekillenmiştir” dedi.
Sıkça muhalefetin eleştirildiği konuşmada “Gönül isterdi ki, bütün bu sorunların kaynağı olan Anayasa yeniden yapılabilse ve sorunlar kökten çözüme kavuşabilseydi. Ancak, bugün çözümün karşısında duran, her çözüm girişimini sabote etmek için çalışan böyle bir muhalefetle, ne yazık ki yeni bir Anayasa da mümkün olmamıştır” dedi.
Başbakan, demokratikleşme paketindeki reformların bir kısmının yasal düzenleme ile diğer bir kısmının ise, idari düzenlemelerle, yani Bakanlar Kurulu Kararı, Yönetmelik Değişikliği, Genelge ile hayata geçeceğini belirtti.
Pakette yer alan, yasal düzenleme gerektiren reformlar:
- Yeni seçim sistemi ile ilgili düzenleme. Başbakan seçim sistemi ile ilgili şunları söyledi: “Yeni seçim sisteminin nasıl olması gerektiği konusunda biz bir tek seçenek sunmuyor, 3 farklı alternatifi tartışmaya açıyoruz. Mevcut sistemle, yani yüzde 10 barajıyla devam edebiliriz… Barajı yüzde 5’e çekip, 5’li gruplandırmayla Daraltılmış Bölge Seçim Sistemini uygulayabiliriz. Üçüncü seçenek olarak da, ülke barajını tamamen kaldırarak, Dar Bölge Seçim Sistemini getirebiliriz…Bu 3 seçeneği önümüzdeki günlerde tartışacak, Türkiye için en doğrusu, en isabetlisi hangisiyse, o yönde düzenlemeyi Meclis’e getirecek, yolumuza o şekilde devam edeceğiz.”
- Siyasi partilere devlet yardımının kapsamının genişletilmesi. Başbakan siyasi Partiler Kanunu’nun Ek 1’inci maddesini değiştireceklerini ve devlet yardımı için yüzde 7 olan mevcut oranının yüzde 3’e çekileceğini belirtti.
- Siyasi partilerin teşkilatlanmalarına kolaylık. Siyasi Partiler Kanunu’nun 20’inci Maddesini değiştireceklerini ifade eden Başbakan ilçede teşkilatlanma için, beldelerde teşkilat kurma zorunluluğunu kaldıracaklarını belirtti.
- Partilerde eş genel başkanlığın önünün açılması
- Siyasi partilere üyelikte engellerin kaldırılması
- Farklı dil ve lehçelerde siyasi propaganda imkanının getirilmesi
- Belirli suçlar, kişinin, dili, ırkı, milliyeti, rengi, cinsiyeti, engelliliği, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini veya mezhebi nedeniyle işlenirse, cezası daha da ağırlaşacak.
- Yaşam tarzına saygıyı, Türk Ceza Kanunu ile güvence altına alınması
- Türk Ceza Kanunu’nda yapılacak değişiklikle, dini inancın gereğinin yerine getirilmesinin engellenmesi de ceza kapsamına alınacak
- Türk Ceza Kanunu’nda, belirli harflerin kullanılmasından dolayı var olan cezai müeyyidenin kaldırılması
- Ayrıca, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Hakkındaki Kanunda önemli değişiklikler yapılacak
- Özel okullarda, farklı dil ve lehçelerde eğitimin önü açılacak
- Köy isimlerinin değiştirilmesinin önündeki yasal engel kalkacak
- Nevşehir Üniversitesi’nin ismi, Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak değişecek
- Kişisel verilerin korunmasına yasal güvence getirilecek
- Yardım toplamada kısıtlamalar kaldırılacak
İdari düzenleme gerektiren başlıca reformlar ise şöyle:
- Kılık Kıyafet Yönetmeliği değiştirilerek, kamu kurumlarında başörtüsü yasağı kaldırılacak
- İlkokullardaki öğrenci andı uygulaması kaldırılacak
- Mor Gabriel, diğer adıyla Deyrulumur Manastırı arazisi, manastır vakfına iade edilecek
- Roman Dil ve Kültür Enstitüsü kurulacak