ÇKP’nin Falun Gong’a Karşı Sürdürdüğü 15 Yıllık Zulüm Taksim’de Protesto Edildi
Türkiye’deki Falun Dafa uygulayıcıları, Falun Dafa’yı tanıtmak ve Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 20 Temmuz 1999’da uygulamaya yönelik başlattığı ve günümüze kadar halen devam eden yasadışı ve acımasız zulmün 15. yıldönümünde, kamuoyunun dikkatini bu zulme ve insan hakları ihlaline çekme çabalarına, düzenledikleri faaliyetler ile devam ettiler.
20 Temmuz 2014 Pazar günü saat 14.00’de Beyoğlu Tünel’de toplanan Falun Dafa uygulayıcıları, her gün yerli yabancı binlerce insanın akın ettiği Taksim’de düzenledikleri faaliyet ile insanlara Falun Dafa’yı (aynı zamanda Falun Gong olarak da bilinir) ve beş takımdan oluşan yumuşak ve huzur dolu egzersizlerini tanıttılar. Uygulayıcıların astığı “Falun Dafa İyi” ve “Dünyanın Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü’ye İhtiyacı Var” yazılı afişler meydanda bulunan birçok kişinin dikkatini çekti. Uygulayıcıların egzersizlerinden ve huzurlu görüntüsünden etkilenen birçok kişi egzersizleri öğrenmek ve uygulama alanları hakkında bilgi almak istedi. Türkler kadar yabancı turistlerinde yoğun ilgi gösterdiği faaliyet sırasında birçok farklı dilde bilgi materyalleri dağıtıldı. Ayrıca birçok Çinli turist de uygulayıcılara desteklerini ifade etti ve gülümseyerek uygulayıcıların dağıttığı materyallerden aldı.
Faaliyeti fark eden ve bir uygulayıcı ile konuşan Çinli bir turist, annesinin de Falun Dafa’yı uyguladığını ve kendisi daha küçük bir çocukken sırf Falun Dafa’yı uyguladığı için annesinin tutuklandığını ve bu nedenle annesinin evde gizlice uygulama yapmak zorunda kaldığını söyledi. ÇKP’nin her zaman medyada yalan haberler yayınlattığını ve kendisinin her şeyden haberi olduğunu, fakat elinden bir şey gelmediğini de sözlerine ekledi.
Akşam saat 21.00 civarında uygulayıcılar hep birlikte Çin’de yaşanmakta olan, 3769 ölümün doğrulandığı, fakat gerçek rakamın çok daha fazla olduğu yasadışı zulümde yaşamlarını kaybeden uygulayıcı arkadaşlarını sessiz bir şekilde mum ışığı nöbeti ile andılar. İnsanın kalbine dokunan bu manzara karşısında insanlar, Falun Gong ve Çin’de yaşanan zulüm hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek için bilgi materyallerinden aldılar. Gerçeği, özellikle de ÇKP’nin yürüttüğü insanlık dışı canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplama eylemini öğrenen insanlar ÇKP’ye karşı öfke ve kınamalarını ifade ettiler.
Bu insanlık dışı zulmün durdurulmasına destek amacıyla Zorla Organ Toplamaya Karşı Doktorlar Kuruluşu (DAFOH) tarafından başlatılan ve Kasım ayına kadar dünya çapında eş zamanlı olarak devam eden imza kampanyasını öğrenen insanlar internet üzerinden imza vererek bu acımasız zulmün durdurulmasına destek olacaklarını söylediler.
Falun Gong nedir?
Falun Gong, aynı zamanda Falun Dafa olarak bilinen zihin ve beden gelişimine yönelik geleneksel bir Çin qigong uygulamasıdır. Uygulama yavaş, yumuşak hareketler ve meditasyonu içermektedir. Falun Gong, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini temel olarak almaktadır. Uygulama ilk olarak 1992 yılının Mayıs ayında Çin’de Üstat Li Hongzhi tarafından tanıtıldı ve olağanüstü etkileri sayesinde kısa sürede ağızdan ağza Çin’in her yerine yayıldı. Bireyin fiziksel sağlığı, manevi ve ahlaki gelişimi üzerindeki yararlı etkileri yanında toplumdaki olumlu etkileri dünya çapında da tanınmasını sağladı. Uygulama bugün dünya çapında 100’den fazla ülkede milyonlarca insan tarafından uygulanmaktadır.
Tüm bunlara rağmen Çin Komünist Partisi (ÇKP), Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini izlemeye çabalayan milyonlarca insandan rahatsız oldu. 20 Temmuz 1999’da ÇKP ülke çapındaki tüm mekanizmaları harekete geçirerek, Falun Gong uygulayıcılarına karşı sistematik ve geniş kapsamlı acımasız bir zulüm başlattı. Yalanlar, karalamalar ve iftiralar aniden tüm ulusu kapladı. Şiddetli baskı, keyfi alıkoyma, zorunlu çalışma ve işkence, sayısız uygulayıcıyı perişan etti. Minghui/Clearwisdom web sitesinde yayınlanan raporlara göre bugüne kadar 3,769 Falun Gong uygulayıcısının zulüm sonucu öldüğü doğrulandı.
Uzmanlar bu sayının çok daha fazla olduğunu tahmin etmekteler. Halen yüz binlerce Falun Gong uygulayıcısı hapishanelerde, zorunlu çalışma kamplarında ve psikiyatri hastanelerinde işkence görmektedir. Üstelik ÇKP kontrolündeki askeriye, kamu güvenliği, adli ve sağlık sistemi işbirliği içinde insanlık tarihindeki en korkunç suçlardan birini işleyerek canlı Falun Gong uygulayıcılarından rızaları dışında zorla organlarını toplamaktadırlar. Bu konuyla ilgili David Matas ve David Kilgour’un yayınladığı araştırma raporuyla ilgili Bloody Harvest isimli kitap yayınlanmıştır.