Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni yönetim sisteminin ilk Cumhurbaşkanlığı görevine milletin büyük teveccühü ve desteğiyle geldiğini belirterek, “Tamamı demokratik yöntemlerle yaşanmış bu süreci ‘tek adamlık’ iddiasıyla karalamaya çalışmak, millete hakarettir. Bu iddiayı dile getirenler, Sayın Cumhurbaşkanımıza değil, aslında doğrudan milletimize saldırmaktadır.” dedi.
Oktay, TBMM Genel Kurulunda 2019 yılı bütçe görüşmelerinin son gününde hükümet adına konuşma yaptı.
2019 yılı bütçesinin Türkiye ve millet adına hayırlara vesile olması temennisinde bulunan Oktay, bütçe görüşmelerinde Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi ile ilgili özellikle “tek adam” boyutunda yoğunlaşan sorular ve eleştirilerin öne çıktığını anımsattı.
Başkanlık sisteminin, Türkiye’de önceki sistem yürürlükteyken de açıkça tartışılan bir konu olduğunu dile getiren Oktay, önceki sistemde çok başlılık, hızlı karar verilememesi, hızlı hareket edilememesi, esnek olunamaması ve hareket alanının darlığının herkesin gündeminde olduğunu anlattı.
Gerek normalde gerekse kriz dönemlerinde yurt içi veya yurt dışındaki ani karar verilmesi gereken konularda sürecin ne kadar hantal olduğunun kamuoyunda on yıllarca tartışıldığını söyleyen Oktay, şunları kaydetti:
“Türkiye’de sistem değişikliklerinin ne yazık ki siyasi iradenin arzusuyla veya milletin arzusuyla değil, sadece vesayet odaklarınca darbelerle gerçekleştirilebileceği, neredeyse herkesin belki de kanına kadar enjekte edilen bir şeydi. Bu dönemde ilk defa millet, siyasi iradenin, herhangi bir vesayetin altında ve etkisinde kalmadan değişiklik yapabileceğini gösterdi. Kamuoyunda sivil veya resmi tüm platformlarda yıllarca tartışılan, Meclisten geçen ve milletimizin de onayladığı bir sistemin ‘tek adam sistemi’ olabileceğine inanmıyorum. Böyle olduğunu iddia ediyorsak ‘kendimizle çelişiyoruz ve kendimizi reddediyoruz’ anlamına gelecektir ki bunu da kabul etmiyorum.”
Tarım ve ormancılık politikaları ile üretimi ve üreticiyi desteklediklerini ve desteklemeye devam ettiklerini anımsatan Oktay, “2019 yılında bütçemizden yatırım ödenekleri dahil tarıma 26,5 milyar lira kaynak ayırdık. Önümüzdeki dönemde, tarım ve ormancılığı geliştirecek, sürdürülebilirlik temelli, üretici merkezli, kalkınmayı destekleyen, gençleri ve kadınları üretime dahil edecek faaliyetlerimize hız kesmeden devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye’nin son 16 yılda, oluşturulan geniş çerçeveli ve hedef odaklı politika setleri sayesinde 2000’li yılların başında bulunduğu sağlıksız ekonomik yapıdan kurtulduğunu ve istikrara kavuştuğunu ifade etti.
Bu politikaların en önemli unsurunun tavizsiz uygulanan disiplinli maliye politikası olduğuna dikkati çeken Oktay, makroekonomik istikrarın etkisiyle Türkiye’nin kalkınma yolunda önemli bir mesafe katettiğini söyledi.
Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik atılımlarının 2003-2017 döneminde gerçekleştirildiğini vurgulayan Oktay, “Bu dönemde, ekonomimizin yıllık ortalama yüzde 5,7 büyüdüğü ve refahın tabana yayıldığı bir ekonomik model oluşturduk. Satın alma gücü paritesine göre 2003 yılında kişi başına gelir açısından Avrupa Birliği (AB) ortalamasının yüzde 35’ine denk gelen gelir seviyemizi, 2017 yılında AB ortalamasının yüzde 67’sine çıkarttık.” diye konuştu.
Oktay, etkili koordinasyonla yerinde, zamanında ve doğru yönde alınan önlemler sayesinde ekonomiye yönelik tehditlerin başarılı bir şekilde bertaraf edildiği vurgusunu yaparak, şöyle devam etti:
“İçinde bulunduğumuz şartların, ekonomide bazı zorlukları ve sorunları beraberinde getirdiğinin elbette farkındayız. Bu durumun üstesinden gelmemizi sağlayacak etkin politika ve tedbirler geliştirerek ekonomimiz Yeni Ekonomi Programı’nda (YEP) da öngördüğümüz şekilde dengelenme sürecine girdi. Kısa vadede yavaşlayan büyümemizin akabinde giderek daha da güçlenen bir ekonomik gelişmeye dönüşmesi sürdürülebilir büyüme hedeflerimizle uyumluluk arz ediyor. Bu süreçte, ekonomide güven, finansal istikrar, faiz seviyeleri ve enflasyon gibi göstergelerde somut iyileşmeleri hep birlikte görüyoruz, göreceğiz.”
Oktay, 2019 yılı bütçesinde en yüksek payın yaklaşık yüzde 17 ile eğitime ayrıldığını dile getirerek, “Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi eğitim kurumlarında görev yapan yaklaşık 920 bin öğretmenimiz bulunuyor. Geçtiğimiz 16 yılda atanan öğretmen sayısı, mevcut resmi öğretmen sayısının yüzde 66’sına karşılık geliyor.” bilgisini paylaştı.
2018-2019 eğitim ve öğretim döneminde yükseköğretimdeki öğrenci sayısı ile Türkiye’nin Avrupa’da yükseköğretim alanındaki ikinci en büyük öğrenci sayısına sahip ülke konumuna geldiğini ifade eden Oktay, “Yükseköğretimde niteliği geliştirmeye yönelik çalışmalara ağırlık veriyoruz. Akademisyenler bizim göz bebeğimizdir. Bizim derdimiz akademisyenlerle değil terör faaliyetlerine karışmış teröristlerledir.” diye konuştu.
Görüşmelerin tamamlanmasının ardından 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesinhesap Kanunu Tasarısı, yapılan oylama sonucu kabul edildi.
Oylamanın ardından TBMM Başkanı Binali Yıldırım, bütçenin hayırlı olmasını temenni ederek, emeği geçen herkese teşekkür etti. Yıldırım, 25 Aralık Salı saat 15.00’te toplanmak üzere birleşimi kapattı.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.