2024’ün İlk Dolunayı – ‘Kurt Dolunayı’ – Yakında Doğacak, Ama Neden Böyle Adlandırılıyor?
Kulağa ürkütücü ve gizemli gelen “Kurt Dolunayı” ismi, her Ocak ayında gerçekleşen dolunayı, yani yılın ilk dolunayını ifade eder! Bu dolunay hakkında sorulabilecek ilk şey, kulağa daha çok Cadılar Bayramı için uygun gelen uğursuz lakabını nasıl aldığıdır.
Farmer’s Almanac’a göre, Koloni Amerikası döneminde kurt sürülerinin köylerin dışında uludukları duyulurdu ve geleneksel olarak bunun kış aylarında açlıktan kaynaklandığı düşünülürdü. Ancak günümüzde kurtların sayısız nedenden ötürü uludukları bilinmektedir: bölgeyi tanımlamak, sosyal bağları sağlamlaştırmak, sürü üyelerinin yerini belirlemek ve avlanma faaliyetlerini koordine etmek… gibi.
Ocak ayının dolunayı da böyle bir isme sahip olduğu için özel değildir – tüm takvim aylarının kendi ayları ve bunlarla ilişkili isimleri vardır, örneğin Mart ayındaki Solucan Ayı ve Haziran ayındaki Çilek Ayı gibi. Bu isimler de sadece dolunayı değil, ilgili ayın tamamını ifade eder.
Geleneksel olarak, çeşitli kültürler dolunayları düştükleri mevsimlere uygun olarak adlandırmışlardır. Kurt Ayı’nın yanı sıra başka isimler de verilmiştir: Kış aylarında ağaçlarda çatlama seslerinin duyulduğu Kanada’nın bazı bölgelerinde, bu ay Woodland Cree halkı tarafından Buzlu Patlayan Ay olarak adlandırılmıştır. Ojibwe’ler tarafından Ruh Ayı olarak adlandırılmış, kuzey ışıkları ile ilişkilendirilmiş, dua ve düşünme zamanı olarak görülmüştür.
Ve popüler takma adların listesi uzayıp gidiyor. Sayısız başka kültür bu ayı kış mevsimiyle ilişkilendirmiştir: Farmer’s Almanac’a göre, Cree tarafından Soğuk Ay, Algonquin tarafından Donmuş Ay ve Dakota tarafından Keskin Ay olarak adlandırılmıştır.
Ocak ayında Dolunay’ın ne zaman doğacağına gelince, bunu görmek için çok mu geç diye sorulabilir. Hayır, çok geç değil.
Kurt Dolunayı iki gün sonra, 25 Ocak Perşembe günü, Kuzey Amerika’nın büyük bölümünde gün ortasına denk gelen EST saatiyle tam 12:54’te gerçekleşecek.
Ancak endişelenmeyin, ay o gece gün batımından birkaç dakika önce doğduktan sonra yine de oldukça dolgun görünecek; güneş batıda batarken onun doğudan doğduğunu göreceksiniz. Bundan önceki ve sonraki gecelerde de neredeyse dolunay gibi görünecek ama tam olarak değil.
Şimdi, daha meraklı bazı tipler aydaki “doluluğa” neyin sebep olduğunu merak edebilir. Neden başka zamanlarda değil de tam o anda dolunay oluyor? Neden ayın doğuşuna ya da tepe noktasına denk gelmiyor? Harika sorular. Ay’ın gizemleri isimlerin ötesine geçer.
Öncelikle, neden hem güneş hem de ay doğar ve batar? Aslında gökyüzündeki diğer tüm gök cisimlerinin doğup batmasıyla aynı nedenden dolayı: Dünya dönüyor. Böylece uzaydaki her şey etrafımızda dönerek gece ve gündüze, güneşin doğuşuna ve ayın batışına neden olur.
Ancak Ay’ın dolunay halini kontrol eden ya da Ay döngüsünün diğer evrelerine neden olan şey Dünya’nın dönüşü değildir. Ay’ın döngüsünden bahsetmişken, sekiz farklı evresi vardır:
Yeni Ay
Hilal
İlk Dördün
Şişkin ay
Dolunay
Şişkin Ay
Don Dördün
Hilal
O halde ayın evrelerine ne sebep olur? Ay evrelerine neden olan Dünya’nın dönüşü değil, Ay’ın Dünya etrafındaki yörüngesi ve Dünya ile Güneş’e göre konumudur. Ay’ın gezegenimizin etrafında bir kez dönmesi 29,5 gün sürer; bu da bir ay döngüsünün neden yaklaşık bir ay olduğunu açıklar.
Dolunaylara gelince, Dünya gibi Ay’ın da bir gündüz bir de gece tarafı vardır ve dolunaylar, gündüz tarafı Dünya’daki gözlemcilere en fazla açık olduğunda ortaya çıkar. Bu durum Ay’ın yörüngesi boyunca yalnızca bir konumda gerçekleşir: Ay’ın bir tarafta, Güneş’in tam karşı tarafta ve Dünya’nın tam ortada olduğu konumda. Üç nesne de uzayda aynı hizaya gelir -ay, Dünya ve güneş- ayın gündüz tarafı bize bakar, en dolu ve en yuvarlak haliyle görünür. Bu aylık olay Dünya’nın dönüşünden, hangi zaman diliminde olduğunuzdan, gün doğumundan ve ay doğumundan bağımsızdır.
Bir başka soru da şu: Ay neden Dünya’nın döndüğü gibi dönmüyor da uzak yüzünü görmemizi engelliyor? Cevap şu: Ay dönüyor ama kendi ekseni etrafında dönmesi, her ay Dünya’nın etrafında dönmesiyle aynı süreyi alıyor. Bu yüzden NASA’nın açıkladığı gibi “partnerinin etrafında dönen ama her zaman ona dönük olan bir dansçı gibi, asla bize sırtını dönmez”.
1959 yılında Rus Luna 3 uzay aracı, “Ay’ın karanlık yüzü” olarak adlandırılan yerde tam olarak ne olduğunu araştırmak üzere fırlatıldı. Ve tarihte ilk kez, bu gizemli yerin görüntüleri, son derece düşük çözünürlükte de olsa, insanlar tarafından görüldü.
Haber : Michael Wing, The Epoch Times
Çeviri : Tijen A.Ç., The Epoch Times, Türkiye
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.