7 Ekim’den Önce İsrail Hisselerinden Milyonlarca Dolar Kazandılar

İsrail Hamas savaşı ham petrol ve sıvılaştırılmış doğal gaz fiyatlarını etkilediği kadar hisse senedi piyasasını da alt üst etti. New York’lu iki hukuk profesörü, 7 Ekim’de Hamas saldırısından önce İsrail hisselerinden açığa satış işlemlerinde ‘keskin ve olağandışı’ bir artış tespit ettiklerini söylüyor.

(Fotoğraf: Ruben Sukatendel, Unsplash)

İsrail hükümeti, ABD’li araştırmacıların iddialarını araştırıyor. İddialara göre bazı hisse senedi tüccarları İsrail’e yönelik 7 Ekim Hamas saldırısı hakkında önceden bilgi sahibi oldular. Daha sonra da İsrail hisselerini kullanarak açığa satış yoluyla milyonlarca dolar kazandılar.

4 Aralık’ta iki hukuk profesörü “Terör Üzerinden Ticaret mi?” başlıklı bir makale yayınladılar. New York Üniversitesi’nden Robert Jackson Jr. ve Columbia Üniversitesi’nden Joshua Mitts, Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırıya yakın günlerde İsrail şirketlerine yönelik “riskli kısa vadeli opsiyon” ticaretinde “keskin ve alışılmadık” bir artış tespit ettiklerini söylediler. (Ç.N.: Opsiyon, sözleşmeye konu ürünü gelecekteki bir tarihte, bugün belirlenen bir fiyattan alma ya da satma hakkıdır.)

Açığa satış yapanlar, hisse fiyatlarının düşeceğini bekledikleri şirketlere karşı bahis oynarlar. Ardından, bu şirketlerin hisselerini ödünç almak için bir ücret öderler. Daha sonra da bunları mevcut piyasa fiyatından satarlar. Hisselerin iade edilmesi gerekmeden önce daha ucuza geri satın alarak kâr elde ederler.

Profesörler makalede “Bulgularımız, yaklaşan saldırılar hakkında bilgi alan simsarların bu trajik olaylardan kâr elde ettiğini gösteriyor” diye yazdı.

“Saldırıdan günler önce simsarlar gelecek olayları tahmin ediyordu gibi görünüyor” diye yazdılar. Hamas’ın İsrail’e saldırıp Orta Doğu savaşını yeniden alevlendirmesinden beş gün önce bir gariplik gözlemlediler. 2 Ekim’de, MSCI İsrail Borsa Yatırım Fonu’nda (EIS) açığa satış “aniden ve önemli ölçüde” artmıştı. “EIS İsrail menkul kıymetlerinden oluşan bir portföyün performansını takip ediyordu.”

“Saldırıdan hemen önce İsrail menkul kıymetlerinin Tel Aviv Borsası’nda açığa satışları hızlı bir şekilde arttı.”

3 Nisan’da Benzer Bir Girişim Oldu

New Yorklu profesörler, İsrail pazarına karşı oynanan bahisin ne kadar olağandışı olduğunu da gösterdiler. 2009’dan 2023’e kadar EIS birimlerindeki açığa işlem hacmine dikkat çektiler. Bu dönem İsrail’in pek çok kriz yaşadığı bir süreçti. 2008 mali krizinin ardından 2014’te Gazze savaşı ve küresel Covid-19 salgını patlak verdi. Başbakan Binyamin Netanyahu’nun yargı reformu önerisine karşı ülke çapındaki son protestolar da bu dönemde gerçekleşti.

Makalede, 14 yıllık dönemdeki 3.750 işlem gününün tamamı incelendi. EIS’de 2 Ekim’de gerçekleşen açığa işlem hacmi en üst yüzde 99’luk dilimde yer aldı.

“Bu, 2 Ekim’deki açığa satış hacminin tesadüfen meydana gelme ihtimalinin son derece düşük olduğunu gösteriyor.”

Profesörler, 66 sayfalık makaleleri için Finansal Endüstri Düzenleme Kurumu’nun verilerini kullandılar. Financial Industry Regulatory Authority, Washington merkezli bir öz denetim ve piyasa gözetim kurumudur. Verileri inceledikten sonra, geçtiğimiz Nisan ayında benzer bir girişim olduğunu da tespit ettiler. Yahudilerin bu yıl 5 Nisan’a denk gelen Fısıh Bayramı’nda Hamas’ın İsrail’e saldırmayı planladığı rapor edilmişti.  O tarihlerde İsrail hisse senetlerinin açığa satışında artış olmuştu.

Makaleye göre 3 Nisan’da EIS’deki açığa satış hacmi, 2 Ekim’de gözlemlenenlere benzer seviyelerde zirve yaptı. 3 Nisan’dan önceki günlere göre çok daha büyük değerlere ulaştı.

Yazarlar, “Bu dönemde ortalama açığa satış oranı yüzde 38,87 idi. Dolayısıyla 3 Nisan’daki bu oran olağanüstü derecede yüksekti” diye yazdı. “Bu kanıtlar, Ekim ve Nisan aylarında gözlemlenen iş hacminin rastgele bir değişim olmadığını gösteriyor. Daha ziyade Hamas saldırısıyla ilgili olduğu yönündeki yorumu güçlendiriyor.”

Yazarlar, perde arkasındakilerin yalnızca tek bir kısa işlemden milyonlarca dolar elde etmiş olabileceğini söylüyor.

Terör Üzerine Ticaretin Yasal Düzenlemesi

Makalede belgelenen bir örnekte, İsrail’in en büyük bankası olan Leumi inceleniyor. Bankanın 4,43 milyon yeni hissesinin 14 Eylül ile 5 Ekim arasında açıktan satıldığı görülüyor. Leumi’nin hisse fiyatı 4 Ekim’de hisse başına 3.185 agorot (8,57 $) seviyesinden 23 Ekim’de 2.451 agorot’a (6,60 $) geriledi. Bu durum, potansiyel olarak simsarın 8,7 milyon dolardan fazla kâr elde etmesine olanak tanıdı. Veya 8,7 milyon dolar zarardan kaçınmasını sağladı.

Yazarlar ayrıca ABD borsalarında işlem gören İsrailli şirketleri de incelediler. Savunma sektöründeki bu şirketlerin açığa satışlarında genel bir artışa dair hiçbir kanıt bulamadıklarını belirttiler. Şirketlerden bazılarının saldırılardan faydalanmış olabileceği de dâhil olmak üzere bazı olası açıklamaları tartıştılar.

“Kanıtlarımız, saldırıyı önceden tahmin eden ve bundan kâr elde eden simsarların bilgileriyle tutarlıdır” diye yazdılar. “[Ancak] belirli piyasa katılımcılarını, menkul kıymet piyasalarında gördüğümüz saldırı öncesi gelişmelerle ilişkilendiremiyoruz. Hisse senedi işlemlerini üreten temel bilginin kaynakları hakkında hiçbir şey söyleyemeyiz.”

Makaleye göre, bir terör saldırısına ilişkin ileri düzeydeki bilgiler üzerine yapılan ticaret, en azından şimdilik “mevcut yasalarca anlamlı bir şekilde düzenlenmiyor.”

Hukuk profesörleri, politikacılara “terör üzerine ticaretin” düzenlenip düzenlenmeyeceği ve nasıl düzenleneceği konusunda bazı tavsiyelerde bulundu. Bu tavsiyeler arasında ayrıca, simsarları yönlendirecek teşvikler yaratılması da var. Simsarlar içeriden edindikleri bilgileri kâr etmek yerine trajediyi önlemek için kullanmaya özendirilebilir.

“Yasa yapıcılar, ticari kârların yerine farklı ödüller getirebilirler. Simsarların bilgileri yetkililere iletmesi için teşvikler düşünebilir” diye yazdılar. “Böyle bir mekanizmanın tasarımı bizim kapsamımızın dışında olsa da, aslında bu tür politikaların örnekleri de vardır.”

Reuters’in haberine göre İsrail Menkul Kıymetler Kurumu, konunun farkında olduğunu ve iddiaları araştırdığını belirtti.

Yazan: Bill Pan, The Epoch Times
Çeviren: Hatice Atmaca, The Epoch Times Türkiye

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.