Avrupa Birliği, 29 Eylül 2025’te İran’a yönelik yaptırımları tekrar devreye soktu. Birleşmiş Milletler İran’a silah ambargosu uygulamaya başladıktan hemen sonra AB yetkilileri harekete geçti. AB, İran’ın nükleer anlaşmaya uymadığını açık şekilde tespit ettiği için, daha önce askıya aldığı yaptırımları yeniden yürürlüğe koydu.
Öncelikle AB, İran Merkez Bankasının ve ayrıca birçok büyük İran bankasının tüm varlıklarını dondurdu. Bununla birlikte, İran kargo uçaklarına Avrupa havaalanlarını kapatarak, bu uçaklara bakım ve teknik destek verilmesini de yasakladı.
AB, İran’a yazılım, değerli maden ve elmas ihracatını durdurdu. Aynı zamanda İran’dan petrol, doğalgaz ve petrokimya ürünleri alımını tamamen kesti. Sonuç olarak, İran ekonomisi ciddi dış ticaret kaybıyla karşı karşıya kaldı.
BM, 2231 Sayılı Kararı Yeniden Yürürlüğe Koydu
Birleşmiş Milletler, 27 Eylül 2025’te İran’ın nükleer programını barışçıl amaçlarla sınırlamayı hedefleyen 2231 sayılı kararı yeniden etkinleştirdi. Avrupa ülkeleri, İran’ın bu kararın yükümlülüklere uymadığını belgeledi.
Fransa, Almanya ve İngiltere (E3), 28 Ağustos’ta BM’e resmi bir mektupla, İran’ın anlaşmayı ihlal ettiğinin kanıtlarını sundu. Böylece, “snapback” mekanizması devreye girdi ve yaptırımlar otomatik olarak geri geldi.
AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, süreci diplomasiyle çözmeye çalıştıklarını söyledi. Kallas, İran’ın uzlaşmaz tavrının çabaları sonuçsuz bırakmasına rağmen, yine de diyaloğu sürdürmek istediklerini ifade etti.
İsrail, alınan kararı memnuniyetle karşıladı. İsrail Dışişleri Bakanlığı, bu yaptırımların İran’ı nükleer silah geliştirmekten caydıracağını belirtti. Ayrıca dünya devletlerine, İran’a karşı daha sert önlemler alma çağrısı yaptı.
İran bu kararlara sert tepki gösterdi. İran Dışişleri Bakanı Seyed Abbas Arakçi, BM kararını “hukuksuz ve geçersiz” ilan etti. Arakçi, bu yaptırımların siyasi amaçlarla kullanıldığını savunarak, AB ve diğer ülkelere bu karara uymamaları yönünde çağrı yaptı.
Sonuç olarak, AB ile İran arasındaki gerilim yeniden tırmandı. Ancak AB tarafı hâlâ diplomatik çözüm umudunu koruyor. Kallas, kalıcı bir çözümün sadece müzakereyle mümkün olacağını vurguladı.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.