ABD Hint-Pasifik Komutanlığı: Çin’in Tayvan Boğazının Açık Sularındaki Manevrası ‘Güvensiz’ ve Uluslararası Hukuku İhlal Ediyor
ABD ordusu, Cumartesi günü Tayvan Boğazı’ndaki uluslararası sularda potansiyel olarak tehlikeli bir etkileşimin ardından yaptığı açıklamada, Çin Komünist Partisi’nin bu kez bir ABD gemisine yönelik son saldırısının “güvensiz” olduğunu söyledi.
ABD Hint-Pasifik Komutanlığı (USINDOPACOM) Cumartesi günü geç saatlerde yaptığı açıklamada, Kanada’nın HMCS Montreal gemisinin eşlik ettiği USS Chung-Hoon’un 3 Haziran’da “uluslararası hukuka uygun olarak” “rutin bir güneyden kuzeye Tayvan Boğazı geçişi” gerçekleştirdiğini söyledi.
Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) güdümlü füze destroyeri, Halk Kurtuluş Ordusu-Donanması’na ait Luyang III DDG 132, “Chung-Hoon’u iskele tarafında solladı ve pruvasını 150 metreden geçti” dedi ve ABD güdümlü füze destroyerini “çarpışmayı önlemek” için 10 knota yavaşlamaya zorladı.
Komutanlık, “Çin’in eylemleri, uluslararası sularda güvenli geçişe ilişkin denizcilik ‘Yol Kuralları’nı ihlal etti” dedi.
Tehlikeli etkileşimin meydana geldiği sularda “açık denizlerde seyrüsefer ve uçuş özgürlüğü”nün geçerli olduğu ifade edildi.
ABD ordusu, ABD 7. Filosunun bir parçası olan Arleigh Burke sınıfı güdümlü füze destroyeri USS Chung-Hoon ve Kanada Kraliyet Donanmasına ait Halifax sınıfı fırkateyn HMCS Montreal’in, açık denizlerle ilgili uluslararası yasalara uygun olarak Boğaz’dan geçtiğini söyledi.
Yedinci Filo’dan yapılan açıklamada “Gemiler Boğaz’da herhangi bir kıyı devletinin karasularının ötesindeki bir koridordan geçiş yapmaktadır” denildi. “Chung-Hoon ve Montreal’in Tayvan Boğazı’ndan karşılıklı geçişleri, ABD ile müttefiklerimizin ve ortaklarımızın özgür ve açık bir Hint-Pasifik taahhüdünü gösteriyor.
“Bu tür bir işbirliği, tüm ulusların uçak ve gemilerinin uluslararası hukukun izin verdiği her yerde uçabileceği, yelken açabileceği ve faaliyet gösterebileceği güvenli ve müreffeh bir bölgeye yönelik yaklaşımımızın merkezini temsil etmektedir.”
‘Yanlış Sinyal’
ÇKP’nin ordusu, geçişin “yanlış sinyal” gönderdiğini ve durumu Çin rejiminin yasa ve yönetmeliklerine uygun olarak “ele aldığını” söyleyerek eylemlerini savundu.
Çin Halk Kurtuluş Ordusu Doğu Tiyatrosu Komutanlığı Cumartesi günü geç saatlerde yaptığı açıklamada, “İlgili ülkeler Tayvan Boğazı bölgesinde kasıtlı olarak olaylar yaratmakta, kasıtlı olarak riskleri kışkırtmakta, bölgesel barış ve istikrarı kötü niyetle baltalamakta ve ‘Tayvan Bağımsızlık Güçleri’ne yanlış sinyal göndermektedir” dedi.
Çin devlet medyası Cumartesi günü, Çin Milli Savunma Bakanlığı sözcüsü Tan Kefei’nin Çin Savunma Bakanı Li Shang’ın Singapur Savunma Bakanı Ng Eng Hen ile kapalı kapılar ardında yaptığı görüşmede sarf ettiği sözlere atıfta bulunarak “Tayvan bağımsızlık” güçlerini kimler olarak gördüğünü de açıkça belirtti.
Tan, “Çin, adanın iktidardaki Demokratik İlerleme Partisi (DPP) yetkililerinin ‘Tayvan’ın bağımsızlığı’ için ‘dış destek isteme’ girişimlerine asla müsamaha göstermeyeceği gibi, dış güçlerin ‘Tayvan’ı Çin’i çevrelemek için kullanma’ çabalarını da kabul etmeyecektir” dedi.
ÇKP, tipik olarak Tayvan’ın rejimin komünist yönetimine boyun eğmeyi reddetmesinden “ayrılıkçı güçleri” sorumlu tutmuştur. Tayvan kendi kendini yöneten liberal bir demokrasidir.
Ancak Tayvan’da 2024 yılında yapılacak genel seçimler öncesinde ÇKP Tayvan’ın iç siyasetinde nüfuz kazanmayı umuyor. DPP başkan adayı Başkan Yardımcısı Lai Ching-te, ÇKP’nin zalim yönetimine karşı olduğunu açıkça ifade eden tek Tayvanlı başkan adayıdır. Kendisi “ÇKP karşıtı olduğunu, Çin karşıtı olmadığını” söylüyor.
ABD Senatörü Rick Scott (R-Fla.) Cumartesi günü geç saatlerde Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “Amerika, Komünist Çin’in güvensiz, profesyonel olmayan ve yasadışı deniz eylemlerinden korkmamaktadır. Tayvan Boğazı uluslararası sulardır ve ABD Donanması aptalca aksini iddia eden bir rejim tarafından asla rotasından saptırılmayacaktır”dedi.
Tayvan çevresindeki deniz ve gökyüzündeki hareketleri izleyen Tayvan Milli Savunma Bakanlığı, ABD’nin Cumartesi günkü geçişinin normal olduğunu söyledi ve ÇKP’ye “provokatif eylemleriyle” bölgede barış, istikrar ve güvenliği bozanın kendisi olduğunu söyledi.
Bakanlık, “Tayvan Boğazı ve bölgenin barış ve istikrarlı gelişiminin sürdürülmesi, tüm dünyadaki özgür ve demokratik ülkelerin ortak sorumluluğudur. Gerilimi ve tehlikeyi arttıracak herhangi bir tedbir bölgesel güvenliğe yardımcı olmayacaktır” dedi.
“Milli Savunma Bakanlığı Çinli yetkilileri seyrüsefer serbestisi hakkına saygı göstermeye, aşırı provokatif eylemlerden kaçınmaya ve bölgede barış, istikrar ve güvenliği ortaklaşa korumaya çağırmaktadır.”
ABD savaş gemileri ayda yaklaşık bir kez boğazdaki uluslararası sulardan geçiş yapmaktadır. Ancak bunu ABD müttefiklerinin gemileriyle birlikte yapmaları daha ender rastlanan bir durumdur.
Küresel nakliye konteyner trafiğinin yüzde 40’ından fazlası, Tayvan Boğazı’nın önemli uluslararası ticaret geçidinden geçmektedir. Avrupa ile Çin, Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ana nakliye rotasıdır.
Gerginlik Devam Ediyor
Günün erken saatlerinde Tayvan Savunma Bakanlığı, Cumartesi sabah 6’dan bu yana geçen 24 saat içinde Tayvan çevresinde 15 Çin askeri uçağı ve yedi Çin donanma gemisi tespit edildiğini açıkladı ki bu, ÇKP’nin 2020’nin sonlarında Tayvan’a yönelik açık saldırganlığını tırmandırmasından bu yana neredeyse her gün gerçekleşen bir olay.
PLA uçaklarından ikisi yine Tayvan’ın güneybatı hava savunma tanımlama bölgesine (ADIZ) girdi. Bakanlık, Tayvan Silahlı Kuvvetleri’nin savaş hava devriye uçakları, Donanma gemileri ve karada konuşlu füze sistemleri fırlatarak karşılık verdiğini de sözlerine ekledi.
Boğazdaki olaylar, hükümet yetkililerinin Asya savunma konularını görüşmek üzere 2-4 Haziran Shangri-La Diyaloğu için Singapur’da bir araya geldiği sırada meydana geldi. Toplantıya ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ve aralarında Çin’in de bulunduğu diğer Asya-Pasifik ülkelerinden mevkidaşları katıldı.
Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri, ÇKP’nin imzacısı olduğu kabul edilmiş uluslararası normları çiğnemesine cevaben, uluslararası hukuka uygun olarak “özgür ve açık bir Hint-Pasifik” i korumak için destek ve eylemleri dile getirdiler.
ÇKP’nin Tayvan üzerinde egemenlik iddiasında bulunmasının yanı sıra, Güney Çin Denizi’nin dokuz çizgili bölgelerinde egemenliğini savunmaya çalışıyor ve bu sulardaki diğer tüm ulus-devletlerin Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi tarafından tanınan itiraz iddialarıyla tepkisini tetikliyor.
Bölgesel gerilimi arttıracak bir başka hamle olarak ÇKP 15 Mayıs’ta Çin Sahil Güvenliğine, Çin karasuları dışında işlenmiş olsa bile Çin vatandaşlarına ya da Çin devletine karşı işlenen suçlardan sorumlu tutulan yabancıların tutuklanması için yeni kurallar getirdi.
Frank Fang ve Reuters bu habere katkıda bulunmuştur.
Haber : Melanie Sun, The Epoch Times
Çeviri : Tijen.A.Ç., The Epoch Times, Türkiye
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.