Bellerophontes Efsanesi
Hipponoes “tanrıların öğünerek yarattıkları” bir erkek güzelidir. Ormanda avlanırken, kazara kardeşi Belleros’u öldürdüğü için kendisine “Belleros’u yiyen “anlamına gelen Bellerephontes adı verilmiştir. Kardeşini öldürdüğü için ülkesini terkeden Bellerophontes, Tipins kralı Proitos’a sığınır. Kralın karısı Bellerophontes’e aşık olur. Ancak Bellerophontes onunla ilişki kurmayı kabul etmeyince Kraliçe:”Öl ey Proitos ya da gebert Bellerophontes’i. O ki gönlüm olmadan beni aşkı ile sarmak istedi.” diyerek, Bellerophontes’e iftira eder. Ancak Porites kenidne sığınan birini öldürmekten kaçınır ve onu, içinde “Bu mektubu getiren şahsı bu dünyadan kopar. O ki karıma yani senin kızına tecavüz etmek istedi.” yazılı olan bir mektupla kayınpederi olan Likya kralı İobates’e yollar. Ancak İobates mektubu, Bellerophontes ‘i dokuz gün ağırladıktan sonra okur ve konuğunu kendisi öldürmek istemez. Ona ölümüne yol açacak bir görev vererek, başı aslan, vücudu keçi, kuyruğu yılan olan ve ağzından durmadan alevler saçan Chimera adlı canavarı öldürmesini ister.
Bellerophontes bu işi başarabilmek için tanrıların yardımını ister. Kahin Polyeidos ona uçan at Pfesos’u yakalayıp ehlilleştirmesini öğüt verir. Tanrıça Athena’dan da bu ata binmesini sağlayacak gemi alır. Böylece kanatlı atı Pfesos ile Bellerophontes, Chimera’nın alevinden uçarak kaçabilir ve bu sayede canavarı yener. Mızrağı ile havadan canavarın üzerine öyle bir iner ki mızrağı yiyen Chimera yerin yedi kat dibine gömülür, yalnız alevden dili yeryüzünün dışına çıkabilir.
Bellerophontes ‘in öyküsü sürer. Canavarı yenince İobates ona başka güçlü rakipler bulur. Bölgenin en savaşçı kavimlerinden olan Termessoslu Solymler’in daha sonra da Amazonlar’ın üzerine gönderir. Bellerophontes bu iki savaşı da kazanarak güçlenir. Bunun üzerine İobates, Bellerophontes ‘a karşı kendi askerlerini gönderir. Bellerophontes Lİkya ovasındaki bu savaşı da kazanır. Daha sonra Bellerophontes’a kızının iftira ettiğini öğrenir ve kızını ona verip ülke yönetimini onunla paylaşır.
Ancak Bellerophontes başarılarına dayanarak ölümsüzlerin arasında yer almak için kanatlı atı ile tanrılar dağı olan Olympos dağına ulaşmaya çalışır. Zeus bir at sineği yollayarak Pfesos’u ürkütüp Bellerophontes ‘i atından düşürür. At gökyüzünde kalarak bir burç haline gelir. Bellerophontes yeryüzüne düşer, sakatlanarak eski saygınlığını da yitirir.