Binlerce Yıllık Nane Bitkisi

fot: wikimedia commons
fotoğraf: wikimedia commons

Binlerce yıl kokusuyla, şifasıyla her evin vazgeçilmez depo kaynağı olan nane bitkisini tanıyalım.

Tarihçesi

Nane, ballıbabagiller familyasının Mentha cinsini oluşturan bütün Dünya’da görülebilen 25-30 türün ortak adıdır. Ballıbabagiller (Latince adı Lamiaceae’dir) çoğunlukla güzel kokulu, bir ya da çok yıllık, otsular, nadiren çalılar veya ağaçları kapsayan bir çiçekli bitkiler familyasıdır. Nanenin anavatanı Akdeniz sahilleri olarak bilinmektedir. M.Ö. 1200-600 yıllarında Mısır mezarlarında nane bitkisinin kalıntılarına rastlandığı da belirtilmektedir.

Orta Doğu’da misafirlere ilk ikram edilen içecek olarak kullanılmaktadır.  Yunan Medeniyetinde yorgunluk gidermek için banyo suyuna serpilen nane, dallarından yapılan taç ile gelinlerin başlarına güzel koku vermesi için takılırmış. Yunan mitolojisine göre Tanrı ve tanrıçası Hekate, Zeus, Pluto olarak kabul edilirdi.

Ülkemizde Bulunan Türleri

– Su nanesi (Mentha aquatica)
– Japon nanesi (Mentha arvensis)
– Tüylü nane (Mentha longifolia)
– Yarpuz (Mentha pulegium)
– Kıvırcık nane (Mentha spicata)
– Elma nanesi (Mentha suaveolens)

  Nanenin Faydaları
– El ayak titremesi, dil tutukluğu, felç ve uykusuzlukta kullanılır
– Kalbi kuvvetlendirir
– Nane çayının buharını solumak burun tıkanıklığını giderir ve sinüsleri açar
– Boğaz kuruluğuna iyi gelir
– Gaz gidericidir
– Safra taşı çözer
– Mide bulantısını alır
– Kusmayı geçirir
– Mide ekşimesini azaltır
– Sindirime yardımcı olur
– Ağız kokusunu alır
– Kas ağrılarını hafifletir
– Kronik ağrıyı azaltır
– Soğuk algınlığının daha çabuk geçmesini sağlar
– Alerjik öksürüğe iyi gelir
– Astıma iyi gelir
– Stresi azaltır
– Sakinlik verir
– Hazımsızlığı giderir
– C vitamini yönünden zengindir
– Antioksidan etkisi vardır
– Omega 3 yağ asidi yönünden zengindir
– Diş ağrısını ve Ağız kokusunu giderir
– Tayvan’da yapılan bir araştırmaya göre ise, yemeklerden 15-30 dakika önce içilen nane yağı kapsülü karındaki şişkinliği ve gazı önemli ölçüde azaltıyor. Bazı vakalarda ise karın ağrısının azaldığı ya da tamamen ortadan kaybolduğu belirtildi

Nanenin Zararları

Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tamer Mungan, yaptığı araştırma sonunda nanenin, çay gibi kaynatılarak sıklıkla tüketilmesi durumunda gebeliğin gelişimini olumsuz etkilediğini belirledi. Mide ülseri ve Gastrit olanlar fazla kullanmamalıdır. Hepatit- B ve Hepatit- C rahatsızlığı olan kişiler kuru veya taze nane tüketiminden uzak durmalıdırlar.Karaciğer enzimleri ( ALT, GGT, veya ALP ) yüksek olanlar naneyi tüketirken dikkatli olmalıdır. Karaciğer rahatsızlığı bulunanların aşırı nane tüketiminden kaçınması gerekmektedir. Meme kanseri olan hastalar nane tüketiminden uzak durmalıdır. Nane östrojen hormonunu arttırıcı etkiye sahiptir. Doktorlar bu süreç içinde östrojen hormonunu baskılayıcı ilaçları tedavi amaçlı kullanabilir. Östrojen baskılayıcı ilaç kullananlar nane tüketiminden kaçınmalıdır. Az görülmekle birlikte nane bazı insanlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Bu alerjik reaksiyonların belirtileri arasında solunum güçlüğü, kaşıntı, boğaz kapanması, dudakların kuruması, dil ya da yüzün şişmesi sayılabilir. Böyle bir etkisi görüldüğünde hemen doktora başvurulmalıdır. Hamile bayanlar bitkisel kürleri doktoruna danışmadan asla uygulamamalıdır.

Nane Nasıl Kullanılır?

Taze nane sofralarda tek başına ya da salata içinde tüketilebilir. Taze naneden bir dal bir bardak sıcak suda demlenerek içilebilir. Kurutulmuş nane uygun görülen ölçülerde 5 dakika kaynatılarak hazırlanır. Özellikle Orta doğuda porselen demliklerde bol naneli çay ikram edilir. Uzak Doğunun bazı kesimlerinde ise yeşil çay ile birlikte taze nane yaprakları demlenerek servis edilir.

Çay şeklinde, yemeklerde, salatalarda tüketilen nanenin yağı parfüm sanayinde kullanılmaktadır. Alkollü tüketimde likörü yapılır. Nane likörü keskin kokusu ve tadıyla ülkemizde lokum yada kahve ile ikram edilen likör çeşitlerinden biridir.

Yanıt Ver

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.