CHP Lideri Özgür Özel, Tekirdağ’da 7’si çocuk 25 kişinin yaşamını yitirdiği, 328 kişinin yaralandığı Çorlu tren faciasına yönelik yargılamanın karar duruşmasına katıldı.
CHP Lideri Özgür Özel, Tekirdağ’da 7’si çocuk 25 kişinin yaşamını yitirdiği, 328 kişinin yaralandığı Çorlu tren faciasına yönelik yargılamanın karar duruşmasına katıldı. Özel, Çorlu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin sanıklar hakkında verdiği hapis cezalarının ardından, davanın görüldüğü Çorlu Halk Eğitim Merkezi’nin önünde ailelerle açıklama yaptı. Özel, burada yaptığı konuşmada,
“Bugün Çorlu tren katliamının karar duruşması için buradaydık. Şubat ayında hiç beklenmedik bir şekilde duruşma bugüne atıldığında büyük infial vardı. O gün ailelere söz vermiştik. 25 Nisan’da buraya daha güçlü geleceğiz ve kalabalık olacağız diye. Defalarca ifade ettiler. Buralarda kimsesiz kaldıkları, tek başına yürüdükleri günler oldu. Bugün burada büyük bir kalabalıkla, büyük bir inançla, yıllardır bu mücadeleyi gösteren ve bütün Türkiye’deki mağdurlara umut olan, hakkı yenenlere örnek olan bu büyük ailenin önünde öncelikle hepimiz bütün Türkiye olarak saygı ile eğiliyoruz”
Özel, “Başta Çağdaş Hukukçular olmak üzere çünkü Türkiye tarihinin en büyük iş cinayetinde, Soma’da sadece 2 tutuklu var. Birisi Selçuk Kozağaçlı, birisi sevgili Can Atalay. Soma’da o günkü şartlarda bütün mücadeleleri sonucunda onları alıp içeriye attılar, Soma’nın katillerini dışarıya bıraktılar. Bugün burada, belki de ilk kez kamu görevlilerinin ceza aldığı tutuklandığı, 22 yıldır yerleştirilmiş cezasızlık kültürünün ilk kez geriletildiği, ülkeyi yönetenlerin benim bürokratıma, benim yöneticime, kamu görevlime dokundurtmam çünkü verdiğim kanunsuz emirleri onları uyguluyor. Onlar yargılanırsa bundan sonra sözümü dinlemezler mantığı ile hiçbirini feda etmeyenlerin, bugün halkın göstermiş olduğu büyük dirayet, halkın göstermiş olduğu büyük dayanışma sonucunda geri adım attıklarını biliyoruz. Mahkeme heyeti tarihe kendileri adına bir utanç değil aslında hukuk için küçük ama Türkiye’deki mücadelelerin tümü için büyük bir adıma katkı sağladılar. Ben olası kast, taksir, bilinçli taksir tartışmalarını kıymetli hukukçulara bırakıyorum. Ama bildiğimiz bir şey var, sadece bölge müdürlükleri nezdindeki cezalandırmalar ilk adımdır ama yeterli değildir”
“Bundan sonra hepimize düşen istinaf aşamasını, Yargıtay aşamasını titizlikle, dikkatle ve inatla takip etmektir. Buradaki kazanımın üst aşamalarda aşındırılmasına, geri gitmesine asla izin vermeyeceğiz. Sözümüze değer veren herkese şunu söylüyoruz. Bir olay ortaya çıktığında hep beraber ağlıyoruz, önemli. Büyük sözler söylüyoruz, unutursak yüreğimiz kurusun diyoruz, önemli. Ama süreci takip etmek, son güne, son ana kadar ilk günkü öfkeyi, ilk günkü acıyı unutmadan takip etmek önemlidir. Devlet Demiryolları’nın genel müdürleri ve oradaki genel müdürün yardımcıları ve tüm sorumluların yargılanması gerekmektedir. Siyasi sorumluluk asla unutulmamalıdır. Seçim öncesi hızla yetişsin, faaliyete geçsin, seçim vaadimiz yerine gelsin diye kanunsuz emir verenlerin, alelacele hatları devreye alanların, bir başka seçim öncesi aman kesintiye uğramasın diye bakım ve onarım meselesinin aksatılmasına yönelik siyasi talimat verenlerin hesap verdiği günler gelmeden Çorlu için tam adalet sağlandı diyemeyiz. Ama Çorlu hepimize umut olmuştur.”
“Ben ilk günden beri bütün Türkiye’ye örnek bir birlik ve dayanışma gösteren, Çorlu annelerine, babalarına, dedelerine ve evlatlarına, bugün yolda benim boynuma sarılıp da Özgür Amca benim babam da burada öldü, iyi ki geldiniz diyen şu güzel kızlarımıza, bir maddi menfaat peşinde olmadan sırf adalet için onlara sahip çıkan tüm avukatlara, tüm avukatlarımızın kıymetli meslek örgütü barolarımıza, ilk günden beri bu davayı takip eden aileler 100 kere dedi diye boynumun borcudur, Çorlu’nun yeni dönemde seçilen belediye başkanım Ahmet Başkana, hiç yalnız bırakmadı dedikleri için, hangi siyasi partiden olursa olsun, hem partimin hem diğer siyasi partilerin milletvekillerine teşekkür ederiz. Ayrıca dünkü yaptığımız çağrıdan sonra yüzlerle gittiğimiz buradan binlerle, 3-5 binlerle bu destek için buraya koşup gelen ve sözümüze değer veren herkese, İstanbul ve Trakya’nın tüm il başkanlarıma, büyük mücadeleye katkı için burada olan herkese teşekkür ediyoruz.”
“Türkiye’de yeni bir siyasi iklim vardır. Bu iklim bir siyasi partinin yarattığı, başardığı bir iklim değildir. Bu iklim mağdurların, mazlumların, unutulanların, yok sayılanların ve hakkı yenip yok sayılmaya çalışanların mücadelesine omuz veren, nefes veren herkesin yarattığı bir iklimdir. Yılladır mahkemelere giderim, Soma’da 83 blok mahkeme takip ettim. Karar duruşmasında sağımda Can Atalay, solumda Evren İşler, etrafımızda ve yanımızda aileler, biz hüngür hüngür ağladık. Bir tane tutuklu yoktu, o gün Selçuk tutukluydu. Üstüne Can’ı da tutukladılar. Bugün buradan bu sonuç alınıyorsa bu bir kazanımdır. Direnenlerin, mücadele edenlerin dayanışma gösterenlerin başarısıdır. Onların zaferidir. Orada raylar altında kolunu bırakan teyzem, burada adalet için geldiyse, torununu bırakanlar, evladını bırakanlar bugün buradaysa, bugün biz bir nebze olsun adaleti bulduk, yüreğimize su serpildi diyorsa avukatlar, anneler, evlatlarım bu gece rahat uyuyacak diyorsa, dayanışmanın, mücadelenin önemi budur. Halktan, milletten güçlü kimse yoktur. Bundan sonra biz birlikte durdukça, birlikte mücadele ettikçe kötülük gerilemeye, geri adım atmaya, mahkum olmaya ve kaybetmeye devam edecek. İyiler kazanacak. Anneler kazanacak. Mağdurlar kazanacak.”
“Bundan sonra hepimize düşen bir şey var. Kim hak arıyorsa yanında olalım. Arkasında olalım. Soma ise Soma, Çorlu ise Çorlu, İliç’se İliç. Atanmayan öğretmense Pazar günü Ulus’ta atanmayan öğretmen. Açlığa mahkum emekliyse emekli. Kim hak arıyorsa yanında olalım. Türkiye’deki herkese söylüyorum, kolunu rayın altında bırakmış bu annem, size bu mücadeleye katkı sağlayanlara Allah razı olsun diyor. Evladını orada bırakmış bu gencecik anneler, mücadelelerine omuz verenler sayesinde bu gece rahat uyuyacaklar. İlk kez acıdan değil sevinçten gözyaşı döktü bu anneler. Bu başarı dayanışma gösterenlerindir. Bundan sonra hep beraber olacağız, hep birlikte duracağız, hep birlikte yürüyeceğiz, birleşe birleşe biz kazanacağız. Halk kazanacak. Türkiye kazanacak.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.