Organ ticareti konusunda, uzun süredir uluslararası toplumun tepkisini çeken Çin, bir kez daha açıklama yaptı. Eski Sağlık Bakanı Yardımcısı ve organ nakli konusunda üst düzey yetkili Huang Jiefu, Çin’de idam edilen mahkumların organlarını kullanmayı durduracaklarını açıkladı. 1 Ocak 2015’ten itibaren sadece gönüllü organ bağışlayan vatandaşların organlarının kullanılacağı ifade edildi.
Ancak insan hakları örgütleri, Çin’in bu duyurusunu şüphe ile karşıladı. Örneğin, Almanya merkezli bir uluslararası insan hakları örgütü olan ‘Tehdit Edilen Halklar Derneği’ (Society for Threatened People, STP) Çin’de daha önce de vaat edilen bu uygulamanın 1 Ocak 2015’te gerçekleşeceğine şüphe ile bakıyor.
STP’nin Çin uzmanı Ulrich Delius, Çin devleti ve yargının kararlı olması ve sorunun etkin bir şekilde çözülebilmesi için ülkedeki yetkililerin yasalara bağlı kalması gerektiğini savundu. Delius, ”Vicdan mahkumlarından yapılan organ ticareti insanlığa karşı bir suçtur. Son 15 yıldır Falun Gong uygulayıcılarından binlerce organın çalınması bir suçtur ve uzun süredir devlet Transplantasyon Komitesi başkanı olan Huang Jiefu hakkında soruşturma başlatılmalıdır” dedi.
Huang Jiefu, yıllardır işlediği suçun sorumluluğunu üstlenmek, istifa etmek ve organ ticaretini durdurmak yerine aldığı uluslararası onur ödülünü kutluyor. Delius bunu bir skandal olarak ifade etti. Huang Jiefu karaciğer nakli uzmanı ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin en önemli cerrahlarından biri. Huang, aynı zamanda Transplantasyon Komitesi başkanı olarak Çin’in en yetkili kişilerinden biri.
65.000 Falun Gong uygulayıcısı ve sayısı bilinmeyen Uygur Türkü 90’lı yıllardan beri organ ticareti mağduru olmuştur. Yayınlanan birçok insan hakları raporunda, mağdurların yakınları, doktorlar, hastane personeli ve organ alıcıları organ ticaretini itiraf ettiler. İnsanlığa karşı işlenen bu suçun kanıtları yok edildiği, herşey yetkiler tarafından gizli tutulduğu için gerçek rakamları araştırmak ve belirlemek oldukça zor.
