Cumhuriyet… Bir milletin küllerinden yeniden doğuşunun, karanlıktan aydınlığa uzanan yolculuğunun en güçlü ifadesi. Bugün, 29 Ekim 2025’te, Cumhuriyetimizin 102. yılını kutlarken yalnızca bir bayramı değil, bir milletin kaderini değiştiren büyük devrimin yıldönümünü de kutluyoruz.
102 yıl önce bu topraklarda yorgun, yoksul ama inanç dolu bir halk, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diyerek tarihin yönünü değiştirdi.
Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, umutsuzluk içindeki bir ulusu yeniden ayağa kaldırdı.
Onların azmi, cesareti ve ileri görüşlülüğü, Türk milletine sadece bir yönetim biçimi değil, bir yaşam felsefesi kazandırdı: Cumhuriyet.
Cumhuriyet, sadece bir yönetim şekli değildir.
O, düşünmeyi, sorgulamayı, eşitliği ve özgürlüğü öğretir.
Her vatandaşın söz hakkı olduğu, kimsenin ötekinin gölgesinde kalmadığı bir yaşam biçimidir.
Atatürk’ün de dediği gibi, “Cumhuriyet düşüncede, bilgide, sağlıkta güçlü ve yüksek karakterli koruyucular ister.”
Bu yüzden Cumhuriyet, sadece bir miras değil, aynı zamanda korunması gereken bir emanettir.
Bugün gökyüzünde dalgalanan ay yıldızlı bayrağımız, sadece bağımsızlığın değil, özgürlüğün de simgesidir.
Cumhuriyetle birlikte Türk kadını eğitimde, siyasette, sanatta ve çalışma hayatında yerini almıştır.
Bir asrı aşan bu kutlu yolda, her bir kadının, erkeğin, gencin ve çocuğun emeği vardır.
Çünkü Cumhuriyet, bir kişinin değil, milletin eseridir.
Atatürk, Cumhuriyeti kurarken en çok gençlere güvenmişti.
“Ey Türk gençliği!” diye başlayan hitabesiyle, geleceği onlara emanet etti. Bugün gençlerimiz, çağdaş Türkiye’nin en büyük umududur.
Onların ellerinde Cumhuriyet daha da güçlenecek, bilimle, sanatla, adaletle, sevgiyle büyüyecektir.
Bu emaneti korumanın yolu, akıldan, ilimden, üretmekten ve çalışmaktan geçiyor.
Cumhuriyetimizin 102. yılında, geçmişin zorluklarını unutmadan, geleceğin aydınlığına yürümek zorundayız.
Çünkü biz, savaş meydanlarında kazanılan bir zaferin çocuklarıyız.
Her karış toprağında bir şehidin kanı vardır bu vatanın.
Her taşında bir umut, her dalında bir direniş öyküsü saklıdır.
O yüzden Cumhuriyet, sadece bir tarih sayfası değil; her gün yeniden yazılan bir destandır.
Bugün Cumhuriyet Bayramı’nı kutlarken, Atatürk’ün “en büyük eserim” dediği bu mirasa sahip çıkmak her Türk vatandaşının görevidir.
Cumhuriyeti yaşatmak, onu korumak, onu daha ileri taşımak demektir.
Bu sorumluluk, yalnızca siyasetçilerin, askerlerin ya da öğretmenlerin değil; toplumun her kesiminin omuzlarındadır.
Bir öğrencinin doğruyu öğrenme çabasında, bir kadının emeğinde, bir işçinin alın terinde, bir sanatçının fırça darbesinde yaşar Cumhuriyet.
Günümüz dünyasında, özgürlüklerin, adaletin ve eşitliğin önemi her geçen gün artıyor.
Cumhuriyet, bize bu değerleri koruma ve geliştirme gücü vermiştir.
Her türlü baskıya, ayrılığa ve umutsuzluğa karşı en büyük dayanağımızdır.
Çünkü Cumhuriyet demek; bir arada yaşamak, bir bayrak altında kardeşçe nefes almak demektir.
Atatürk’ün 102 yıl önce yaktığı o meşale hâlâ yanıyor.
Bizlere düşen görev, o meşaleyi söndürmeden gelecek kuşaklara taşımaktır.
Bu meşale, bilimin ışığıyla, sanatın zarafetiyle, adaletin gücüyle aydınlanmaya devam edecek.
Cumhuriyet, Türk milletinin kalbinde ilelebet yaşayacak.
Bugün, evlerimizde, okullarımızda, meydanlarda coşkuyla kutladığımız bu bayram, yalnızca bir sevinç değil; aynı zamanda bir hatırlayıştır.
Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, isimsiz kahramanları, Anadolu kadınlarını ve gençleri minnetle anıyoruz.
Onların fedakârlıkları olmasaydı, bugün özgür bir vatanda yaşayamazdık.
Bu yüzden, Cumhuriyet Bayramı yalnızca geçmişin değil, geleceğin de bayramıdır.
Kurtuluş Savaşı’nın yokluklarından doğan Cumhuriyet, bugün bize güçlü bir Türkiye bırakmıştır.
Görevimiz, bu emaneti daha çağdaş, daha demokratik, daha üretken bir geleceğe taşımaktır.
Bunun için her birimizin yüreğinde aynı inanç, aynı sevda vardır: Vatan ve Cumhuriyet sevgisi.
Bugün, 102 yıl gururuyla bir kez daha diyoruz ki:
Yaşasın Cumhuriyet!
Yaşasın özgürlük, eşitlik ve kardeşlik!
Yaşasın Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun bizlere armağan ettiği bu kutlu miras!
Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun!
Kaleminize sağlık