Doğrudan İletişim İçin 6 İpucu
Bakış açınızı anlatmak için basit ama samimi kelimeler kullanabilirsiniz. Üstelik bu yaklaşım, karşınızdaki kişiler tarafından oldukça iyi karşılanır. Bu yazıda doğrudan iletişim için kullanabileceğiniz 6 önemli ipucu bulacaksınız.
Yeni bir makale yazmak istediğimde, söyleyecek yeni ya da ilginç bir şey bulmaya çalışıyorum. Ancak sanırım en doğrusu, sadece doğru ve faydalı olan şeyler hakkında yazmak. Bu tür bir yaklaşım, okuyucularımın güvenini kazanmak için en iyisi olabilir. Ayrıca umarım bu makale, gününüze biraz değer katabilir.
Neden süslü, soyut bir dil kullanmak yerine basit, doğrudan kelimeler kullanmayalım? Basit bir dille konuştuğumuzda başkalarının ne düşüneceğinden mi korkuyoruz ya da kendimize mi güvenmiyoruz?
Konuşurken genellikle dolambaçlı veya fazla detaylı ifadeler kullanıyorum. Özellikle de eşimin karşı çıkabileceği bir konuyu anlatmaya çalışırken böyle oluyor. Duygularımı doğrudan ifade etmek yerine lafı dolandırıyor veya sözlerime bitmek bilmez itirazlar ekliyorum. Hâlbuki çoğu insan, düşüncelerinizi doğrudan ifade etmenizi tercih eder. Tabii ki bunu sevgi ve zarafetle yapabilmek de çok önemli.
Eğer benim gibiyseniz ve bu konuda kendinizi geliştirmeye ihtiyacınız varsa, aşağıdaki ipuçlarını günlük iletişimlerinizde kullanabilirsiniz.
Doğrudan İletişim İçin Kurallar
1. Ne Söylemek İstediğinizi Bilin
Söylemek istediğiniz hakkında net bir fikriniz yoksa konuşmak için acele etmeyin. Zihninizde güçlü bir düşünce veya net bir fikir oluşana kadar bekleyin. Ardından, bunu güvenle dile getirin.
2. Basit ve Doğrudan Bir Dil Kullanın
Mesajınızı nasıl ileteceğinizi fazla düşünmeyin — bildiğiniz en basit kelimeleri seçin ve söyleyin. Düşüncelerinizin nereden kaynaklandığını açıklamaya veya görüşünüzü detaylandırmaya gerek yok. Söylemeniz gerekeni söyleyin ve soru varsa açıklık getirin.
3. İfadenizi Yumuşatacak veya Niteleyecek Kelimeler Kullanmayın
“Belki,” “muhtemelen” veya “bana göre” gibi kelimeleri fazla kullanmayın. Bu kelimeler yanlış değil, ancak mesajınızı zayıflatabilir. Bu tür kelimeler, daha az kendinden emin görünmenize neden olabilir.
4. Kısa ve Öz Tutun
Söylemek istediklerinizi düşünürken, açık ve dolaysız olun. İyi bir gazete haberi nasıl en önemli bilgilerle başlıyorsa, sizin iletişiminiz de bu şekilde olabilir.
5. Beden Diliyle Destekleyin
Net konuşacaksanız, beden dilinizin de iletmek istediğiniz duyguyu yansıttığından emin olun. Dostça görünmek istiyorsanız, gülümseyin ve gerçekten mutlu bir yüz ifadesiyle konuşun. (Umarım gerçekten öylesinizdir!)
6. Kararlı ve Kendinizden Emin Olun
Kendine güvenen insanlar, çevresindekileri rahatlatırlar. Bu yüzden açık konuşun ve bunu insanları kendinize çeken sessiz bir güvenle yapın.
Açık olmak, sert olmak anlamına gelmez. Yalnızca fazla kelime ve ifadeleri elemek demektir. Dolaysız, direkt konuşmak, iletişimlerinize sadelik katar.
Doğrudan İletişimin Faydaları
Doğrudan iletişim kullandığınızda:
- İnsanlar sizin nerede durduğunuzu bilirler. İnsanlar, söylediklerinize güvenebileceklerini ve sözlerinizi olduğu gibi kabul edebileceklerini öğrenirler. Böylece sizinle iletişimde kendilerini daha rahat hissederler. Satır aralarını okumalarına veya gerçek düşüncelerinizi gizlediğiniz konusunda endişelenmelerine gerek kalmaz.
- Hem kendiniz hem de karşınızdaki için zamandan tasarruf edersiniz. İş hayatımdaki en iyi çalışma arkadaşlarım, doğrudan konuya girmeyi ve düşüncelerini hızla iletmeyi bilen insanlardı. Onlardan bir görüş istediğimde, uzun iş konuşmalarına girmeden doğrudan cevap alabileceğimi biliyordum. Böylece kendimi güvende hissediyor, tekrar sorma ihtiyacı olduğunda bu arkadaşlarıma yöneliyordum.
- Amacınıza daha kolay ulaşırsınız. Kısa ve kendinden emin bir üslupla iletilen bir mesajın, iyi karşılanma olasılığı daha yüksektir.
- Karşınızdakini de dürüst olmaya teşvik edersiniz. İyi arkadaşlar dolambaçlı konuşmaya ihtiyaç duymaz; birbirlerinin sözlerini en olumlu şekilde yorumlayacaklarına güvenirler.
- Kendinizi daha özgüvenli hissedersiniz. Bazen davranışlarımız, kendimiz hakkında nasıl hissettiğimizi doğrudan etkiler. Bir konuya veya sohbete, karşıdaki kişiyi kırmaktan korkarak yaklaşırsak, belirsiz ve güvensiz hissedebiliriz. Ancak aynı sohbete sevgi dolu bir açıklıkla yaklaşırsak, daha yüksek bir özgüven duymamız muhtemeldir.
Dolaysız iletişim, başkalarını kandırarak istediğinizi size vermelerini sağlayan bir hile değildir. Düşüncelerinizi en az kelime ile iletmenin bir değeri vardır. Bulanık, yarı pişmiş fikirlerle dolu bir dünyada sade konuşma becerisi hafife alınıyor olabilir. Buna rağmen sizi bunu denemeye ve doğrudan iletişim kurmaya davet ediyorum. Sonuç olarak hayatınızda meydana gelen değişikliklere siz de şaşırabilirsiniz.
Yazan: Mike Donghia, The Epoch Times
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.