
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Konya 8. Olağan İl Kongresi’nde konuştu.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Konya 8. Olağan İl Kongresi’nde konuştu. Erdoğan AKP’nin Konya 8. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada işçi, memur, emekli, küçük esnaf, çiftçi gibi kesimlere ‘tarihin en büyük artışlarının’ yapıldığını iddia etti, enflasyon düştükçe ücret zamlarının daha iyi hissedileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı ve AKP Lideri Erdoğan, Beşiktaş Belediyesi’ndeki operasyonlara değindi. Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle;
Sizlerin şahsında Konya’nın tüm ilçelerindeki vatandaşlarıma selamlarımı gönderiyorum. Bu şehrin bizim gönlümüzde ayrı bir yeri oldu. Muhalefetin içler acısı hali bizi asla rehavete sürüklememelidir. AK Parti girdiği her mücadeleyi başarıya ulaştıran bir siyasi teşekküldür. Yeni vitrinle önümüzdeki döneme hazırlanacağız. Şimdi hedefimiz Türkiye Yüzyılı’nın inşasıdır.
İçeride ve dışarıda elde edeceğimiz başarılar sayesinde bizden sonraki nesillere güçlü bir Türkiye mirası bırakacağız. En büyük vizyonları kırmızı kart göstermek olanlara anlatmak mümkün değildir.
Savcıları tehdit edecek yargıya parmak sallayarak mahkemelerin görevini yapmasına engel olarak hiçbir netice elde edemezsiniz. Günümüz Türkiye’sinde siz dahil hiç kimsenin kanunları hiçe sayma yok sayma, göz göre göre çiğneme hakkı yoktur. Hoşunuza gitmese de hukuk işleyecek siz de saygı göstereceksiniz. Sayın Özel, siz dahil kimsenin kanunları çiğneme hakkı yok.
Onlar da çok iyi biliyorlar ki daha turpların büyükleri heybede. Telaşlarının sebebi bu. Dolayısıyla sağa sola sataşmaktan, sürekli ona buna saldırmaktan artık vazgeçin. Biz işte buradayız. Gelin millet önünde kara kaplı defterleri ortaya serelim. Bakalım kimin yüzü kızaracak?
Korkarım birkaç yıla kadar bunların hiçbirinin sokağa çıkıp milletin yüzüne bakacak halleri kalmayacak. Suriyeli muhacirlere her türlü hakareti ettiler. 14-28 Mayıs seçimlerinde nefret siyasetinin dibini buldular.
Esenyurt ve Beşiktaş’ı gördük ne haldeler. Milletin dertlerine sıkıntılarına beklentilerine kafa yormak yerine laf kalabalığıyla günlerini gün ediyorlar. Çünkü bunlar çalışmayı sevmiyorlar. Bunlarda vicdan olmadığı gibi kızarmasını bilen bir yüz de yok. Şimdi çıkmışlar mahcubiyet duymadan akıl veriyorlar. Rol kapmaya çalışıyorlar.
Siyaset üretemediklerini kendileri gibi seçmenleri de görüyor. CHP’ye oy veren vatandaşlarımızın partilerinin ve yöneticilerinin durumuna bakıp iç geçirdiklerini görüyoruz. Kardeşlerim tek parti faşizminin varisi CHP, kodlarındaki milletin değerlerine ve ülkenin kazanımlarına olan düşmanlıktan bir türlü kurtulamıyor.
Parti içi iktidar kavgasına kendilerini öylesine kaptırdılar ki dünyada ne olup bittiğini görecek gözleri yok. Kongre ve adaylık hesabı yapmaktan ülkenin ve milletin halini anlamaya, bölgedeki ve dünyadaki gelişmeleri takip etmeye fırsat bulamıyorlar. Öyle olunca da siyasi cambazlıklarla durumu kurtarmaya çalışıyorlar. İşte Esenyurt’u gördünüz. Beşiktaş’ı gördünüz. Haller ne durumda?
Dış politika kadar önemli bir diğer önceliğimiz milletimizin canını yakan hayat pahalılığı meselesini çözmektir. Enflasyon hayat pahalılığı dediğimiz illetin anasıdır. Bunun için evvela enflasyonu düşürmeyi, fiyatlardaki dengesiz artışların önüne geçmeyi, piyasalardaki istikrarı tekrar güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bu yılın ikinci yarısından itibaren enflasyondaki düşüşün somut etkilerini görmeye başlayacağız. Tabi bu sıkıntılı dönemde en çok mağdur olanlar sabit ve dar gelirlerdir. Esasen işçi memur emekli küçük esnaf çiftçi gibi kesimlerin tarihin en büyük artışlarını gerçekleştirdik. Ancak hayat pahalılığın yol açtığı dengesiz fiyatlama, daha doğrusu açgözlülük, kira ve konut fiyatlarından gıda ve eğitime kadar her alanda maalesef bu artışları zamanla eritiyor.Yılbaşında yaptığımız ücret artışlarının oranlarını belirlerken önceliği enflasyon hedefimize vermemiz sebebi işte bu gerçektir. Enflasyon düştükçe bundan sonra yapacağımız ücret atışları daha anlamlı daha etkili daha kalıcı hale gelecektir. Milletimizden bize güvenmesini biraz da sabretmesini istiyoruz. Çoğu gitti, azı kaldı.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.