ICC (The International Criminal Court) Başsavcısı Kerim Han( Karim Khan), İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında “yakalama kararı” başvurusunda bulunduğunu bildirdi.
Merkezi Hollanda’nın Den Haag kentinde bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICC) Savcılığının İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Hamas’ın Gazze’deki lideri Yahya Sinvar ve Hamas’ın askeri kanadı İzeddin el-Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed ed-Dayf hakkında verdiği “yakalama kararı” verdi. Karar dünyada büyük yankı yarattı.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICC) Başsavcısı Kerim Han, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında “yakalama kararı” başvurusunda bulunduğunu bildirdi. ICC’den yapılan yazılı açıklamaya göre, Han, Başbakan Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’a ilaveten Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Hamas’ın Gazze’deki lideri Yahya Sinvar ve Hamas’ın askeri kanadı İzeddin el-Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed ed-Dayf hakkında “yakalama kararı” başvurusunda bulundu. Khan açıklamasında, “Netanyahu ve Gallant’ın savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar için cezai sorumluluk taşıdığına inanmak için makul gerekçeler var” ifadesini kullandı.
ICC Savcısı Karim Kan’ın verdiği tutuklama kararının Güney Afrika’nın İsrail hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde açtığı davayla bir ilgisi yok.
ICC Savcılığının merkezi de Den Haag’da olmakla birlikte UCM’den bağımsız olarak işliyor. 2002’de kurulan UCM Başsavcılığı savaş, soykırım, insanlığa karşı suçlar işleyen ve saldırı savaşlarına karar veren kişiler hakkında karar veriyor. UCM ise bu suçları işleyen devletler ya da devletler arası anlaşmazlıklara bakıyor.
UCM Savcılığı tarafından 2021’den bu yana İsrail’deki savaş suçluları konusunda araştırma ve incelemeler yapıyor. Hamas’ın 7 Ekim’de yaptığı saldırıdan sonra başlayan süreç ise gelişmeler hızlandırdı.
UCM Savcılığı, asıl olarak söz konusu suçların işlendiği ülkelerde yargı sürecinin devreye girmemesi üzerine harekete geçiyor. İsrail’de böyle bir durum olmadığı için inceleme başlatılmış.
İsrail de ABD, Rusya, Çin, Hindistan, İran ve Arap ülkelerinin tümü gibi UCM Savcılığının kararlarını tanımıyor. Bu nedenle verilen tutuklama kararının uygulanmasının şansı bulunmuyor.
Ancak haklarında tutuklama kararı verilen kişiler ICC Savcılığını tanıyan 124 ülkeden birisine gittiklerinde tutuklanacaklar. Bu da hareket alanlarını alabildiğince daraltıyor. ICC Savcılığına bağlı bir polis gücü de bulunmuyor. ICC Savcılığını tanıyan ülkeler arasında Avrupa Birliği ülkeleri, Almanya, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çekya, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İrlanda, İspanya, İsveç, İtalya, Kıbrıs, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya, Slovenya ve Yunanistan’ın yanı sıra Latin Amerika ve Afrika ülkesi de bulunuyor.
Ancak, haklarında tutuklama kararı verilenler yakalandığında Den Haag’da insanlığa karşı suç işlemekten ötürü kurulacak tribünde yargılanabilecekler. (The International Criminal Court)
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.