Jiang Zemin’in Siyasi Mirası: Suç ve Yolsuzluk

Eski Çin Komünist Partisi lideri Jiang Zemin, 24 Ekim 2017’de Çin’in Pekin kentindeki Büyük Halk Salonunda. (Lintao Zhang/Getty Images)

Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) eski lideri Jiang Zemin, resmi açıklamaya göre 30 Kasım 2022’de 96 yaşında Şanghay’da hastalıktan öldü. Jiang, 20 yılı aşkın bir süredir Çin’in kontrolünü önemli ölçüde elinde tutuyordu. Ölümü ile arkasında suç ve yolsuzluktan oluşan kalıcı bir siyasi miras bıraktı.

Japonya ve Sovyetler Birliği için Casusluk Yaptığı İddiaları

Çinli bilim insanı ve tarihçi Lyu Jiaping’in tarihsel kayıtlarına ve araştırmalarına göre, 2. Dünya Savaşı’ndaki Japon işgali sırasında Çin’e ihanet eden bir vatan hain olan babasının yanı sıra, Jiang’ın kendisi de Japon emperyal askeri istihbaratı için çalışan bir casustu.

Jiang’ın biyolojik babası Jiang Shijun, 1938’de Japon işgal kuvvetleri ve Çinli işbirlikçileri tarafından düzenlenen “Barış Kurtuluş Kongresi”ne katıldı. Nanjing düştükten sonra da işbirlikçilerin “Nanjing Geçici Bakım Derneği” için ve Japonlar için çalıştı.

Jiang babasının bağlantılarına güvenerek Nanjing’deki Merkez Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde Elektrik Mühendisliği Bölümü’ne kaydoldu. Lyu’nun bildirdiğine göre bu süre zarfında, Çin’deki bir Japon casus şefi tarafından kurulan üniversite gençlik kadrosunun eğitim sınıfına katıldı ve diğer Çinli öğrencileri izlemek üzere casus olarak eğitildi.

Jiang 1955’ten 1956’ya kadar staj için Sovyetler Birliği’ndeki Moskova Stalin Otomobil Fabrikasına gitti. Tarihçilere göre Sovyet Ulusal Güvenlik Konseyi (KGB), Jiang’ın ihanet geçmişini keşfetti ve onu Uzak Doğu Bürosuna KGB casusu olarak yetiştirdi. Jiang Çin’e döndükten sonra KGB ile bağlantısını sürdürdü ve ÇKP’de gizlenmiş bir Sovyet casusu oldu. Jiang bu karanlık geçmişi örtbas etmek için Rusya ile gizli bir anlaşma imzalayarak Çin topraklarını sattı.

Aralık 1999’da Pekin’de, Jiang ve konuk Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin arasında “Çin Halk Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti Arasında Çin-Rusya Sınırının Doğu ve Batı Kısımlarına İlişkin Protokol” imzalandı. Jiang 2001 yılında Rusya Devlet Başkanı Vladamir Putin ile “Çin-Rus İyi Komşuluk, Dostluk ve İşbirliği Antlaşması” adlı başka bir anlaşma imzaladı.

Rusya Devlet Başkanı Putin, Çin Devlet Başkanı Jiang Zemin ile belge imza töreninde, 2001, Moskova (Fotoğraf: Wikipedia).

Anlaşmalarda Jiang, Wulianghai, Sakhalin Adası ve Tayvan’ın düzinelerce katı büyüklüğündeki Vladivostok da dâhil olmak üzere, Çin’e ait en az 1,5 milyon kilometrekarelik bir alanı Rusya’ya sattı. Jiang ayrıca Tumen Nehri’nin ağzını Rusya’ya tahsis ederek, kuzeydoğu Çin’den Japon Denizi’ne erişimi kapattı.

Tiananmen Katliamından Sonra İktidara Geldi

ÇKP’nin yayınladığı resmi ölüm ilanında, Jiang’ın 4 Haziran 1989’daki Tiananmen katliamındaki rolünden bahsediliyor. Jiang’ın “ÇKP’nin ülkedeki karışıklığa karşı duruşunu sağladığı ve desteklediği” ve ayrıca “Şanghay’ın istikrarını etkin bir şekilde koruduğu” söyleniyor.

1989’daki demokratik hareket ve kitlesel protestolar sırasında Jiang, Şangay’daki öğrenci hareketini destekleyen “World Economic Herald” yayınını tasfiye ettiği ve eski ÇKP lideri Deng Xiaoping’in beğenisini kazandığı için Pekin’e çağrıldı. Protestolar rejim ordusu tarafından şiddet kullanılarak bastırıldıktan sonra Jiang, ÇKP’nin yeni lideri olarak atandı.

5 Haziran 1989’daki Tiananmen Meydanı katliamı sırasında Çinli bir adam, Pekin’in Ebedi Barış Bulvarı’nda doğuya giden bir tank dizisini engellemek için tek başına duruyor. (Fotoğraf: Wikipedia)

Tiananmen katliamından sonra ÇKP, Amerika Birleşik Devletleri liderliğindeki demokratik dünyanın yaptırımları ve engellemeleriyle karşı karşıya kaldı. Jiang, Batı ile ticari faydalar karşılığında insan haklarını iyileştirme sözü verdi. Ancak bu söz hiçbir zaman yerine getirilmedi.

Bu arada, Çin kamuoyunu ve Batı’ya karşı duyarlılığı manipüle etmek için milliyetçi bir eğitim ve propaganda kampanyası başlattı.

Jiang, iktidara geldiğinden beri Şangay’daki sadık yandaşlarını birçok önemli pozisyona yerleştirdi. Bu kişiler arasında daha sonra parti içindeki Şanghay fraksiyonu olarak da bilinen Jiang fraksiyonunun 2 numaralı üyesi olan Zeng Qinghong ve ülkenin başkan yardımcısı da vardı.

Yolsuzluk

Jiang döneminin başlangıcından bu yana, ÇKP ve ordusunun tüm düzeyleri, benzeri görülmemiş bir yolsuzluk seviyesine ulaştı. Yukarıdan aşağıya tüm yetkililerin türlü yollarla, çılgınca servet biriktirmesi yaygın görülen bir durum haline geldi. Sistemik yolsuzluk artık ÇKP yönetiminin bir karakteristik özelliğidir.

2018’de Amerika Birleşik Devletleri’nde sürgünde bulunan Çinli milyarder Miles Guo, Jiang ailesinin dünyanın en zenginleri olduğunu, Jiang ve ailesinin “ülkeden çaldığı” varlıkların 500 milyar dolara kadar çıktığını ve Jiang ailesi adına torunu Jiang Zhicheng’de tutulduğunu iddia etti.

Eski Çin lideri Zhao Ziyang’ın danışmanı Dr. Wu Guoguang, Amerika’nın Sesi’ne verdiği röportajda, Jiang yönetimindeki yetkililerin bireysel yolsuzluğunun zaman içinde üst düzey, orta düzey ve hatta alt düzey yetkililerin ailelerini de kapsayan büyük ölçekli grup yolsuzluğuna dönüştüğünü söyledi. “Bu dönemde ÇKP’nin yozlaşma seviyesinin eşi benzeri, insanlık tarihinde görülmemiştir.”

Falun Gong’a Zulüm

Jiang iktidardayken, muhalifleri şiddetle bastırdı. Özellikle de 1999’da başlattığı Falun Gong zulmü uluslar arası toplum tarafından kınandı.

Doğruluk, merhamet ve hoşgörü ilkelerine dayanan geleneksel bir manevi uygulama olan Falun Gong, 1990’larda halka tanıtıldıktan sonra Çin’de hızla popülerlik kazandı. Uygulama, fiziksel zindeliği ve sosyal ahlakı geliştirdiği için geniş çapta övgü kazandı. Falun Gong’un Çin’deki tüm sosyal katmanlardan çok sayıda uygulayıcısı vardı ve bu da Jiang’ın kızgınlığını tetikledi.

1999 yılında ÇKP Daimi Komitesinin diğer üyelerinin muhalefetine rağmen Jiang, Falun Gong’a karşı ülke çapında bir zulüm kampanyası başlattı ve hatta Falun Gong uygulayıcılarının canlı organlarının alınmasını emretti. Dünya Falun Gong Zulümünü Araştırma Örgütü’nün (World Organization to Investigate the Persecution of Falun Gong) bildirdiğine göre, Çin organ nakli endüstrisi o dönemde patlamaya başladı.

Falun Gong uygulayıcıları, Çin Komünist Partisinin Çin’de manevi uygulamaya karşı yürüttüğü zulmün 23. yıldönümünü anmak için Pennsylvania Bulvarı’nda yürüyüşe hazırlanıyorlar, 21 Temmuz 2022, Washington. (Samira Bouaou/The Epoch Times)

Zulüm bugün hala devam ediyor. Minghui.org’dan alınan verilere göre, zulüm görerek öldürülen ve isimleri tespit edilen Falun Gong uygulayıcılarının bilinen sayısı 4,828’e ulaştı. Yüzbinlerce uygulayıcı yasadışı bir şekilde gözaltına alındı ve gözaltı merkezlerinde, çalışma kamplarında ve hapishanelerde işkence gördü.

Jiang, 2002 yılında ÇKP liderliğinden istifa etti ve yerine Hu Jintao geçti. Ancak uzmanlar, Jiang’ın Çin’in siyasi durumunu perde arkasından kontrol ettiğine inanıyor. Jiang fraksiyonunun birçok yetkilisi, Jiang’dan emir alarak fiilen Jiang’ın kontrolü altında çalışıyor ve bu da Hu’yu bir kukla durumuna düşürüyor.

Xi Jinping 2012’de iktidara geldikten sonra, Jiang fraksiyonuyla şiddetli bir iç çatışmaya girdi. Xi, ilk döneminde yolsuzlukla mücadele adına Jiang’ın grubundan çok sayıda yetkiliyi görevden aldı. Ancak Jiang ve Zeng Qinghong’a dokunmadı.

‘Utanç’ İçinde öldü

Eski bir ÇKP diplomatı olan Chen Yonglin, 30 Kasım’da The Epoch Times’a şunları söyledi: “Bir insan kasabı olarak, Jiang Zemin aşağılanma ve utanç içinde öldü.” Sadece Jiang’ın değil, ÇKP’nin de işledikleri suçlardan sorumlu tutulması gerektiğine inanıyor. “Çünkü Jiang ölmüş olsa da henüz bitmedi. Komünist Parti var olduğu sürece din ve insan haklarına yönelik zulüm durmayacaktır. Sadece Falun Gong’a zulmedilmiyor, şimdi rejimin “sıfır COVID” politikası ülkenin her yerindeki insanlara büyük acılar çektiriyor.”

Sidney Teknoloji Üniversitesi’nde Çin Araştırmaları bölümünde doçent olan Dr. Feng Chongyi de şunları söyledi: “Jiang Zemin’in Falun Gong’a uyguladığı baskı tarihe utançla yazılmıştır ve o bu suçtan asla kaçamayacak. İnsanlığa karşı suçlar işledi.”

Eskiden Çin anakarasında devlete ait bir kuruluşta mühendis olarak çalışan Wang Xing, ölümün Jiang için kolay bir çıkış yolu olduğunu söyledi, çünkü “en iyi son Jiang Zemin’i adalete teslim etmek olmalıydı” dedi.

Avustralya’da yaşayan bir tarihçi olan Li Yuanhua, The Epoch Times’a şunları söyledi: “Jiang, utanç verici Tiananmen katliamının ardından iktidara geldi. Ülkeyi yolsuzlukla yönetip, gizlice servet edindi. Onun yönetimi ülkeye ve insanlara felaketler getirdi, özellikle Falun Dafa’ya karşı uyguladığı insanlık dışı zulüm, sonunda Çin ulusuna zarar verdi.”

Ning Haizhong, Luo Ya, Li Yun ve Zhou Xiaohui bu rapora katkıda bulunmuştur.

Yazan: Alex Wu, The Epoch Times
Çeviren: Hatice Atmaca, Epoch Times Türkiye

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.