Kemal Kılıçdaroğlu Çanakkale’de


Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte bugün Çanakkale’de gerçekleştirilen Millet Buluşması’na katıldı, Çanakkale Belediyesi Hizmet Binası açılış kurdelesini kesti.
CHP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet Buluşması’nda yaptığı konuşmasın da şunları söyledi:
‘Ben Kemal geliyorum’ diyor. Meraklanmayın geleceğiz. Ben Kemal geleceğim ve Türkiye’nin bütün sorunlarını çözeceğiz. El birliğiyle çözeceğiz.


“Size sözüm söz, 16 cumhurbaşkanlığı uçağını satacağım, yangın söndürme uçakları alacağım. Bizim öyle lükse falan ihtiyacımız yok. Cumhurbaşkanı dediğiniz mütevazıdır, halkını düşünür, Türkiye’deki paralarını yandaşları aracılığıyla Amerikalılara göndermez.”
“Beşli çeteler beni istemezler. Beşli çeteler engellemek isterler. Beşli çeteler aman ha sakın Kılıçdaroğlu olmasın derler. Size sözüm, beşli çeteler değil beş binli çeteler olsa da kul hakkı yiyenden hesabını soracağım. Fakirin, fukaranın hakkını yiyenden hesabını soracağım. O beşli çeteler hazırlıklı olsunlar. ‘Efendim malımızı, mülkümüzü, paramızı yurtdışına gönderdik, Kılıçdaroğlu onu getiremez…’ Getireceğim, getireceğim, son kuruşuna kadar getireceğim o paraları ve bu millete vereceğim.”


“Devletin hortumlarını birilerine değil, beşli çetelere bağlamazsanız Türkiye zengin bir ülke. Düşündüğünüzden daha zengin bir ülke. Soya soya bitiremediler zaten. O soygunları bitireceğim. Hiç endişe etmeyin tamamını keseceğim.”


“Teşekkür ederim. Yağmur yağıyor, güzel bir yağmur. Bereketli olsun. Söz veriyorum, sana söz Çanakkale, iktidar olacağız iktidar! Sana söz Çanakkale bu ülkeye huzuru getireceğim, barışı getireceğim sana söz Çanakkale.
Emekliler… Hiç merak etmeyin emekli kardeşlerim. 2015 tarihinden bu yana, ‘emeklilere asgari ücret kadar Ramazan ve Kurban Bayramında birer maaş ikramiye verilsin’ dedim. Yapmadılar. Eksik yaptılar. Göreceksiniz önümüzdeki Kurban Bayramında, emeklilerin emekli aylığı ve bu sefer ödenmeyen parası 15 bin lira olarak banka hesaplarına yatacak. ‘Yapamaz’ diyorlar değil mi? ‘Sen istismar ediyorsun’ diyorlar değil mi? Bay Kemal’i tanımıyorlar. Bay Kemal söz verdi mi mutlaka yapar. İki maaş ikramiyeyi de diyorlardı parayı nereden bulacaksın diye. Vermek zorunda kaldılar. Vereceğiz. Emekliye hak ettiği bayram ikramiyesini vereceğiz. Torunlarıyla beraber, evlatlarıyla beraber huzur içinde o da emekli ikramiyesini alacak. Hiçbir ailede yoksulluk sınırının altında gelir alınmasına izin vermeyeceğim. Her ailenin asgari gelir güvencesi olacak. Sana söz kazanacağız. Evet Çanakkale sana söz kazanacağız. Beraber kazanacağız, birlikte kazanacağız.
Gençler, en büyük şikayetinizin torpil olduğunu biliyorum. Hakkınızın elinizden alındığını da biliyorum. Ama size sözüm söz; devlette liyakati sağlayacağız ve sözlü sınavı kaldıracağız, KPSS’den ne aldıysanız atamasını yapacağız. Dolayısıyla sevgili gençler, meraklanmayın aşınız olacak, işiniz olacak. Sizin çalışmanız için her türlü çabayı göstereceğiz. Ve size bir sözüm var, sizin hayalleriniz Bay Kemal’in hedefi olacak.
Atama bekleyen öğretmenler, atama bekleyen sağlıkçılar, atama bekleyen teknik personel. Tamamını çözeceğim. Bir sözüm var, onu burada tekrar edeyim, Cumhuriyetin 100. yılında 100 bin öğretmenin atamasını yapacağız. Bütün köylerdeki okulları yeniden açacağız. Ferhat ile Şirin’in buluştuğu gibi öğretmenle öğrencisini buluşturacağım. Hiçbir anne-baba çocuğumu kentteki okula göndereyim diye köyünü terk etmeyecek.
Ayrıca tarımın ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Her gün en az iki kez, üç kez yemek yemek zorundayız. Eğer buğdayı dışarıdan alıyorsanız, arpayı dışarıdan alıyorsanız, yulafı dışarıdan alıyorsanız, yemi dışarıdan alıyorsanız, gübreyi dışarıdan alıyorsanız onların utanmaları gerekiyor. Tamamını Türkiye’de üreteceğiz. Hiçbir çiftçiyi, hiçbir üreticiyi tarlaya, toprağa küstürmeyeceğiz.
‘Ben Kemal geliyorum’ diyor. Meraklanmayın geleceğiz. Ben Kemal geleceğim ve Türkiye’nin bütün sorunlarını çözeceğiz. El birliğiyle çözeceğiz.
Az önce iki belediye başkanımızı dinlediniz. Birisi Ankara’nın Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş, diğeri Avrupa’nın en büyük metropolünün Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu. Beraber yola çıktık. Onlar da göreceksiniz kendi kentlerine ve bütün belediyeler ayrımcılık yapmadan hizmet nasıl verilir Cumhurbaşkanı Yardımcısı olduğunda göstereceklerdir. Beraberiz, birlikteyiz, birlikte mücadele edeceğiz. Birlikte mücadele güç demektir, kuvvet demektir, iradenin güçlü olarak ifade edilmesi demektir. Bundan da emin olmanızı isterim.
Çanakkale… Burayı iyi dinleyin, bu bölümü iyi dinleyin. Çanakkale’deyiz. Çanakkale’nin bizim tarihimizde ne kadar önemli olduğunu ben de biliyorum, siz de biliyorsunuz. Çanakkale’yi geçilmez kılan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve orada yatan binlerce şehidimiz. Çanakkale aynı zamanda Milli Kurtuluş Savaşımızın önsüzüdür. Çanakkale, Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğini pekiştirdiği bir savaştır. Ve 1915, Çanakkale’yi geçilmez kıldılar. Yedi düvel geldi ama bir tek gemi, bir tek düşman askeri dahi Çanakkale Boğazını aşamadı. Aradan 3 yıl geçti, yani 1918. 3 yıl sonra tek kurşun atılmadan aynı düşman gemileri Çanakkale Boğazını geçtiler ve Dolmabahçe’de demirlediler. Bir adamın, tek adamın, tek bir insana verilen yetkinin ülkeyi hangi hale sürükleyeceğini bilmeniz için bunu anlattım. Milli Kurtuluş Savaşını vereceksiniz, Çanakkale önsöz olacak ilk mücadeleyi vereceksiniz. Binlerce evladımız kucak kucağa orada yatıyor. Hiç kimse ayrımcılık nedir bilmiyor, kucak kucağa yatıyorlar, mücadele ediyorlar. Ama bir kişi çıkıyor, ‘ben anlaşmayı imzaladım hepiniz Çanakkale’yi geçip gelip İstanbul’u işgal edebilirsiniz’ diyor ve gelip işgal ettiler. O nedenle biz tek adam rejimine karşıyız, bu ülkenin çıkarları için tek adam rejimine karşıyız. Bir ülke, Milli Kurtuluş Savaşı’nı veren bir ülke, bir kişiye teslim edilemez. O nedenle karşıyız.
Bir şey daha. Zaman zaman bizi suçluyorlar değil mi? ‘Vay teröristler, vay şunlar, vay bunlar vs. vs. vs.’ Şunu herkes çok iyi bilsin. CHP’nin iki kırmızıçizgisi var; bayrağımız ve vatanımız. Ama onlar, tek adam rejimi onların ne yaptığını gayet iyi biliyorum. Bakın gençler burayı iyi dinleyin. Süleyman Şah Türbesini kaçırdılar. Bu Suriye sınırları içerisinde bulunan Süleyman Şah Türbesi. Bu türbeyi -10 bin dönümlük bir alan- terör örgütünden kaçtılar, bayrağımızı indirdiler ve vatan topraklarını terk ettiler. Bunu yapanlar asla ve asla milliyetçi olamazlar. Bunu yapanlar asla ve asla vatansever olamazlar. Benim bu millete sözüm var. Allah nasip eder sizlerin oylarıyla iktidar olduğumuzda göreceksiniz, Süleyman Şah Türbesini vatan toprağına geri götüreceğiz ve bayrağımızı dikeceğiz oraya. Bizim milliyetçiliğimiz onlarınki gibi lafta değil. Bizim milliyetçiliğimizi öğrenmek istiyorlarsa rahmetli Ecevit’e bakacaklar. Milliyetçiliğimizin Akdeniz’de nasıl olduğunu, Beşparmak Dağlarında nasıl olduğunu herkes biliyor zaten.
Bir şey daha. Dünyada hastanesi olmayan tek ordu bizim ordumuz. Hastanelerini elinden aldılar. Bir ordunun hastanesi yoksa ciddi sorun var demektir. GATA’yı elinden aldılar, askeri hastaneleri kapattılar. Bir hafta, bir hafta… Göreceksiniz bir hafta içerisinde GATA’yı açacağız, askeri hastaneleri açacağız. Şanlı ordumuza teslim edeceğiz. Biz onlar gibi değiliz. Biz ordumuzun bu coğrafyada ne kadar değerli olduğunu biliyoruz. Onlar ne yapıyorlar ben gayet iyi biliyorum. Kime hizmet ettiklerini de gayet iyi biliyorum. Ama meraklanmayın ama asla ve asla ayın 14’ünde bugün işim var sandığa gidecek miyim gitmeyecek miyim diye düşünmeyin. Sandığa gidin, oyunuzu kullanın ve oyunuza sahip çıkın. Bir şeyden emin olun, sandıkların tamamına da sahip çıkacağız hiç endişe etmeyin.
Kırsalda çalışan gençler ve kadınlar. Unutmasınlar kırsalda çalışan gençler ve kadınlar, balıkçılar; bunların sosyal güvenlik primlerini devlet olarak biz ödeyeceğiz. Dolayısıyla toprakta çalışıyor musun, üretiyor musun, kazanacaksın. Sen kazanırsan Türkiye kazanacak, sen kazanırsan buğday ithal etmeyeceğiz, sana vereceğiz parayı sen kazanacaksın, sen üreteceksin. Senin sosyal güvenlik primini devlet olarak biz ödeyeceğiz. Dolayısıyla yeni bir iklimi bu ülkeye getireceğiz. Yeni bir iklimin özelliği şu; sokakta, caddede karşılaştığımız insanlara tanımasak bile selam vermesini ihmal etmeyeceğiz. Kucaklaşacağız. Ayrılmadık, ayrışmayacağız. Onlar ayrıştırmaya çalışıyorlar, biz ayrışmayacağız. Onlar ikilik yaratıyorlar, biz bir olacağız. Bayrağımızın altında, vatanımızda bir olacağız, beraber olacağız. Ne derlerse desinler, ne yaparlarsa yapsınlar. Bakın hâlâ ne yapacaklarını söylemediler. Biz ne yapacağımızı biliyoruz. Neyi nasıl yapacağımızı biliyoruz.
Sağ olun, var olun diyorum. Hepinize en içten sevgiler, saygılar sunuyorum. Hoşça kalın diyorum. Endişe etmeyin diyorum, sandığa gitmeyi ihmâl etmeyin diyorum. Sandığa gidin, oyunuzu kullanın. Türkiye’nin kaderini değiştireceğiz.
Emekli kardeşim, sana zam yapıyorlar, akılları yeni başlarına mı geldi? Hayır. Senin oyunu almak için yapıyorlar. Ama sana yapıyorlar 50 lira zam, domatese, pazara yaptıkları zam senin maaşından daha fazla. O yüzden geçinemiyorsun. Çözeceğiz. Senin emekli aylığın asgari ücretin çok üstündeydi, onun altına düştü onu da biliyorum.
Gençler meraklanmayın! Geliyoruz, beraber geleceğiz, birlikte!
Hepinize sevgiler, saygılar sunuyorum, sağ olun, var olun.” dedi.

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.