“Komünist bir Kölenin Anısı” kısa filmi, David Huang’ın yürek parçalayıcı gerçek hikayesini anlatıyor. Huang’ın eşi, aynı şekilde kendisinin de 2000’li yılların başında baskı altına alındığı, Çin’in kötü şöhrete sahip olan hapishane sistemi “gulag sistemi” içinde zulüm gördüğü kişilerce öldürüldü. Burası, onun inancı için acı çektiği ve toplama kampında “yeniden eğitim” sürecine dayandığı yerdi.
Takip ettiği inanç sistemi, meditasyon ile birleştirilmiş bir beden-zihin gelişimi uygulaması olan Falun Gong adındaki, Çin kökenli geleneksel bir qigong uygulamasıydı. Falun Gong, 1990’larda inanılmaz bir popülerite elde etmişti ve milyonlarca Çinli bu meditasyon sistemini uyguluyordu. 1999 yılında, Komünist Devlet; o zamanki diktatör Jiang Zemin’in talimatıyla; Falun Gong takipçilerini yok etmeye ve sistematik olarak zulmetmeye başladı.
İki yıllık hapsedilişin ardından, bir deri bir kemik kalmış halde görünen David, ikinci kez tutuklanmak üzere olduğu konusunda uyarıldı. Her şekilde ölüm ihtimalinden başka bir şeyle yüz yüze olmadığından, özgürlük arayışı içinde Çin’den kaçmaya çalıştı.
Acımasız totaliter yönetim sistemi karşısında; bir trajedi, inanç ve dayanıklılık hikayesi. “Kömünist bir Kölenin Anısı” (Memoir of a Communist Slave); bir adamın inandığı şeyin, onu ve kendi insanlarını çok uzun süre tutsak etmesini ortaya çıkarmasının bir yolculuğu.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.