Haber Merkezi
İstanbul’un Çekmeköy İlçesi’nde, Nişantepe İlköğretim Okulu’nda öğrenim gören 3 Roman öğrencinin aileleri, geçtiğimiz hafta çocuklarının okulda şiddete maruz kaldıklarını belirterek, olayın faili öğretmen hakkında şikayette bulundu.
Nişantepe İlköğretim Okulu 6. sınıfında okuyan E.Ç ve K. Ç. isimli kardeş öğrenciler (11) ile G.M (13) isimli öğrencilerin okulda öğretmenleri tarafından darp edildikleri, bir başka öğrencinin ailelerine haber vermesiyle ortaya çıktı. Olayı öğrenmelerinin ardından İstanbul Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesine aileleri tarafından götürülen öğrencilerin genel muayenesinde darp edildikleri ortaya çıktı ve aileler, Çekmeköy Emniyet Müdürlüğü Çocuk Büro Bürosu’na giderek şikayette bulundu.
İfadesi alınan öğrenciler ders zili çaldığı anda tuvalette oldukları gerekçesiyle nöbetçi öğretmen tarafından “tekme, tokat, boğazının sıkılması” şekliyle dayak yediklerini belirtti. Özel eğitim öğrencisi olan ikiz kardeşlerin çiçekçilik yapan annesi ise çocukların şiddet gördüğü olayda kendilerine okul yöneticileri tarafından haber dahi verilmediğini, başka bir öğrencinin kendilerini haberdar ettiğini belirterek tepki gösterdi. Benzeri olayların sık sık yaşandığını, şikayetlerini okul müdürüne birden fazla kez ilettiklerini belirten anne, terslendiklerini, Roman oldukları için önyargıya maruz kaldıklarını, defalarca görüşmelerine rağmen okulda sorunların çözülmediğini ifade etti.
Öğrenciler ise, Roman vatandaşların yoğun olarak yaşadığı mahalledeki okulda çocuklara yönelik ayrımcılığın sürdüğünü söyleyerek “Pis kokuyorsun, okusan ne olacak? Roman değil misiniz?” gibi sözel tacize maruz kaldıklarını ifade ettiler.
Konu ile ilgili bir açıklama da CHP İzmir Milletvekili Özcan PURÇU’dan geldi. Milletvekili Purçu, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci ile telefonda görüştüğünü, Milli Eğitim Müdürünün, hakkında şikayette bulunulan öğretmen hakkında soruşturma başlattıklarını söylediğini belirterek Roman mahallelerindeki okulların sürgün yeri olarak görüldüğünü, Roman çocukların kayıp olarak görüldüğünü ve önyargıların devam ettiğin dile getirdi. Olaya tepkisini ise şu şekilde dile getirdi; “Yaşanan şiddet, basit, sıradan görülemeyecek bir durumdur. Çocuğun gelişiminden, eğitiminden sorumlu bir öğretmenin, insan onuruna yakışmayan, çocukların bedensel-zihinsel bütünlüğüne zarar veren ve travmatik etkiler bırakan bu eylemi hakkında gereken soruşturma etkin şekilde yapılmalı, sorumlular hakkında kamu vicdanını ve adaleti sağlayacak yaptırımlar uygulanmalıdır. Çocuğa yönelik şiddet kabul edilemez. Çocukların eğitimde ayrımcılığa uğraması suçtur. Yaşanan olay, münferit bir olay olarak görülemez, görülmemelidir. Benzeri olayların farklı yerlerde sıklıkla yaşandığını biliyoruz. Dezavantajlı çocuklarımızın okul terklerinin önlenmesi, eşit koşullarda eğitim alması için Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim mekanizmasının iyi işletilmesi gerekiyor. Biz eğitimde tek bir çocuğun dahi feda edilmemesi gerektiği bilinciyle, her durumda çocuğun üstün yararı gözetilmeli diyoruz.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.