Yaklaşık 1.500 kişilik bir Roman nüfusunun yaşadığı Mersin’in Akdeniz İlçesi’ne bağlı Turgutreis Mahallesi’nin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile riskli alan ilan edilmesi ve bu bölgede kentsel dönüşüm gerçekleştirileceği bilgisi Romanlar arasında büyük endişe yaratmıştı.
Bu gelişmenin ardından Akdeniz Belediyesi tarafından ön çalışmaları yapılan Riskli Alana İlişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından onaylanmış ve bu değişikliklere yapılan itirazlar ret edilerek değişiklikler onaylanmıştı. Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Daylam bu proje için; “Bir kentsel dönüşüm projesi değil Romanlar için geri dönüşü olmayan bir felaket olur.” açıklamasında bulunmuştu.
İtirazların reddedilmesinin ardından başta Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Daylam olmak üzere mahallede yaşayan ve hak sahibi bazı Romanlar Avrupa Roman Hakları Merkezi’nin destekleriyle kararın iptali için dava açmış ve bu davaların avukatlığını da Mersin baro başkanlığı yapmış Avukat Bilgin Yeşilboğaz üstlenmişti.
Dava konusu
Söz konusu dava, riskli alan olarak seçilen alanın neye göre seçildiği ve seçilen alanın mekânsal planlar yönetmeliğine aykırılık taşıdığı, riskli alanın belirlenmesinde Akdeniz Belediyesi tarafından hazırlanan raporun hangi bilimsel temellere göre hazırlandığının eksik olduğu ve binaların yapı durumunun net olmadığı, riskli olarak ilan edilen süreçte katot analizi yapılmadığı ve başka herhangi özel veya kamu kurumundan risk ve yapı duruma dair her hangi kesin bir yargı içeren bilimsel veya teknik bir rapor alınmadığı, plan alanında kalan ruhsatsız (imar barışı ile hak kazanmış) ve ruhsatlı yapıların proje kapsamına ve hak sahipliği / hak ediş olarak nasıl ele alınacağının açıklanmadığı, imar planı değişikliğinin öngörüldüğü alanda yaşayan insanların sosyodemografik yapısıyla ilgili bir çalışma yapılmadığı ve proje alanında yaşayanların büyük bir kısmının Romanlar olduğu ve bu çalışma yapılırken Romanların alandaki varlığı, ekonomik koşulları ve faaliyetlerinin dikkate alınmadığı, söz konusu alanda yapılması öngörülen onaysız projenin tasarımında alanda yaşayanların sosyokültürel yapısına ait bir çalışma yapılmadığı ve klasik bir toplu konut projesi yapılması planlandığının düşünüldüğü, öngörülen projenin finansman modelinin açıklanmadığı ve alanda yaşayan mülk sahiplerinin mağduriyetlerinin nasıl önleneceği, borçlandırma yapılıp yapılmayacağı gibi konuların belirsiz olduğu, mevcut durumda 172 hak sahibi bulunurken planlanan projede bu 172 hak sahibine ilaveten 305 yapıda yeni hak sahiplerinin oluşacağı, bu alanda 100 yıldır Romanların yaşadığı ve planlanan proje sonucunda alanda bir sosyal dönüşümün başlayacağından endişe edildiği ve bu sebeple söz konusu imar planlarının eklerine Sosyal Etki Değerlendirme Raporu/Analizi eklenmesi gerektiği temelinde açılmıştı.
Bilirkişi raporu Romanlardan yana karar verdi
Açılan dava ile ilgili olarak mahkeme heyeti iddiaların doğru olup olmadığının araştırılması için bir bilirkişi raporunun hazırlanması konusunda karar vermişti. Bilirkişilerin söz konusu iddialar hakkında yaptığı incelemeler ve tespitleri sonucunda verdiği kararda, “Mersin ili, Akdeniz ilçesi, Turgutreis Mahallesi, 710 ada 99 parsel sayılı taşınmazları kapsayan alanda yapılan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliklerinin plan kademesine uygun, ancak planlama ve şehircilik esaslarına uygun olmadığı görüşüne ulaşılmıştır.” denildi.
Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Daylam bu projenin bir felaket olacağını daha önceden söylediklerini belirterek; “Hazırlanan bilirkişi raporu da bizi bu konuda onayladı. Biz bu yanlıştan bir an önce dönülmesini istiyoruz yoksa Mersin’de zaten yok olmakta olan Roman kültürü tamamen ortadan kalkacak. Biz Mersin Romanları olarak Turgutreis’te hem Romanların kültür ve yaşam tarzına uyan hem de onları sosyo-ekonomik anlamda dönüştüren örnek bir kentsel dönüşüm projesi başlatılması için elimizden gelen her şeyi yapacağız.” dedi. Dava avukatı Bilgin Yeşilboğaz da bu haklı davayı savunmaya sonuna kadar devam edeceğini ve bu projenin iptalinin gerçekleşeceğine inandığını belirtti.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.