Ankara’da üniversite öğrencisi Şule Çet’in bir plazanın 20. katından düşerek şüpheli bir şekilde ölümüyle ilgili dava devam ediyor.
Geçtiğimiz yıl 29 Mayıs’ta Gazi Üniversitesi öğrencisi Şule Çet’in (22) bir plazanın 20. katından atıldığı iddiasıyla görülen davanın üçüncü duruşmasında ‘cinayet’, ‘nitelikli cinsel saldırı’ ve ‘hürriyeti tehdit’ suçlamalarıyla tutuklu yargılanan Çağatay Aksu ve Berk Akand hakim karşısına çıktı.
Duruşmada Çağatay Aksu’nun, “Bu dava nedeniyle doğaüstü güçlerim olduğunu düşünüyorum. Birine dokunmadan tecavüz etmek, birine dokunmadan atmak nasıl oluyor anlamadım” şeklindeki sözleri tepki çekti.
Çet’in ölümüyle ilgili iki sanığın, “cinayet”, “nitelikli cinsel saldırı” ve “hürriyeti tahdit” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 39’ar yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.
Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar ÇAğatay Aksu ve Berk Akand ile Şule Çet’in babası İsmail Çet, aile yakınları ve tarafların avukatlarının yanı sıra çok sayıda izleyici katıldı.
Prof. Dr. Hakan Kar’ın beyanı alınarak, otopsideki bulguları paylaşarak söz konusu bulguları cinsel zorlamanın somut birer kanıtı olarak değerlendirdiğini söyledi.
Çet’in tırnaklarında zanlılardan Berk Akand’a ait doku örneği bulunduğu hatırlatılarak, tırnak altı doku geçişinin hangi yolla gerçekleşeceğinin sorulması üzerine Prof. Dr. Kar, iddia edildiği gibi tokalaşma veya bir materyalin karşılıklı alınıp verilmesiyle tırnak altı doku geçişinin mümkün olmadığını, doku transferinin boğuşmayla gerçekleşeceğini belirtti. Kar, soru üzerine, saldırganda yaralanma görülmese bile tırnak altı doku geçişinin mümkün olabileceğini söyledi.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.