İktidarın bildirisine imza atmayan CHP ve Saadet Partisi Meclis başkanlığının tezkeresine destek verdi.
TBMM Genel Kurulunda “teröre karşı bildiri” başlıklı Meclis Başkanlığı tezkeresi oy çokluğu ile kabul edildi. Genel kurulda bulunan milletvekillerinin el kaldırma yöntemiyle yapılan oylamada, tezkere oy çokluğuyla kabul edildi. CHP ve Saadet Partisi de “evet” oyu kullandı.
Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un başkanlığını yaptığı TBMM Genel Kurulu Toplantısı’nda kabul edilen terör saldırılarına yönelik Meclis Başkanlığı tezkeresinde, “Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm terör örgütleriyle içeride ve dışarıda kararlılıkla mücadele edecek güç ve kudrete sahip olduğunu tüm dünyaya ilan ediyoruz.
Başta komşu ülkeler olmak üzere diğer ülke parlamentoları ve uluslararası kuruluşlardan Türkiye’ye yönelik terör eylemlerine karşı net ve tavizsiz bir tutum sergilemelerini beklemekteyiz. Bütün dünya bilmelidir ki; son terörist etkisiz hale getirilinceye, terör kaynağında kurutuluncaya ve terörün arkasındaki tüm destekler ortadan kaldırılıncaya kadar mücadelemiz tavizsiz bir şekilde sürecektir.” denildi.
Tezkereye “evet” oyu veren CHP, kendi görüşlerinin yer aldığı ayrı bir bildiri de yayınladı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP Grup Başkanvekillerinin imzaladığı “Milli güvenliğimiz iç siyaset malzemesi yapılmamalıdır…” başlıklı bildiride, özetle şu ifadeler yer aldı:
“22-23 Aralık 2023 tarihli saldırıların ardından, TBMM’nin derhal bir kapalı oturum yapması ve Milli Savunma Bakanı ile Dışişleri Bakanının Meclis’i bilgilendirmesi; böylece Gazi Meclis’in ve siyasi parti gruplarının bölgeden ve gelişmelerden kapsamlı ve doğru şekilde bilgi almasının önemi ve gerekliliğini ifade etmiştik.
Sözü edilen tarihte kabul edilmeyen bu talebin, TBMM’nin 16 Ocak 2024 tarihli oturumunda karşılanması ve her iki Bakan’ın Meclis’i bilgilendirmesini geç kalmakla birlikte olumlu bir tutum olarak not ediyoruz.
Bu bağlamda, bir taraftan sıklaşan terör saldırıları karşısında sağlıklı ve etkin bir Meclis Araştırması yapılarak bu tip saldırılara karşı gerekli önlemlerin alınması ve vatan evlatlarımızın güvenliğinin sağlanması; diğer taraftan yükselen milli güvenlik hassasiyetlerinin iç siyaset konusunun dışına çıkartılması büyük önem taşımaktadır.
Terörle mücadele konusunun siyaset üstü olması gerektiği argümanını kullanarak Meclis denetiminden kaçmak isteyenler, diğer taraftan milli güvenlik konularını iç siyaset malzemesi yaparak buradan karşıtlık üretmekten çekinmemektedirler. Ortak bildirileri siyaset malzemesi olarak kullanmaktan öte, Cumhurbaşkanı’nın son terör saldırısı sonrası yalnızca iki lideri araması, bu alanda yaşanan ve asla uygun görülemeyecek örneklerdir.”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.