Trump Çin ve Ukrayna’nın Biden Ailesini Araştırması Gerektiğini Söyledi

President Donald Trump at a press conference in the East Room of the White House in Washington on Oct. 2, 2019. (Charlotte Cuthbertson/The Epoch Times)

Haber: Zachary Steiber

Başkan Donald Trump, hem Çin’in hem de Ukrayna’nın eski Başkan Yardımcısı Joe Biden ve oğlu Hunter Biden’i soruşturması gerektiğini söyledi.

Genç Biden, 2014’ten 2019’a kadar Ukrayna’nın enerji şirketi Burisma’nın yönetim kurulunda yer aldı ve halen Çin’deki Müslümanları gözetlemek için kullanılan gözetleme teknolojisine yatırım yaptığı bildirilen  Boah Harvest RST’de aktif olarak çalışıyor. 3 Ekim’de Washington’a gitmeden önce gazetecilere konuşan Trump, Ukrayna ve Çin’in Biden ailesini soruşturması gerektiğini söyledi.

Trump, Ukrayna’nın Biden ailesini  araştırıp araştırmaması gerektiğini sorulduğunda. “Eğer bu konuda dürüstlerse Biden ailesi hakkında büyük bir soruşturma başlatacaklarını düşünürdüm. Çok basit bir cevap. Biden ailesi araştırılmalıdır” dedi.

Trump bu sözlerinin ardından “Bu arada, Çin Biden ailesi hakkında bir soruşturma başlatmalı. Çünkü Çin’de olanlar, Ukrayna’da olanlar kadar kötü.” ifadelerini kullandı.

Çin Halk Cumhuriyeti Başkanı Xi Jinping’den Biden ailesinin araştırılması konusunda yardım isteyip istemediği sorulduğunda ise Trump şu cevabı verdi: ” Yapamadım, ama kesinlikle düşünmeye başlayabileceğimiz bir şey çünkü Başkan Xi’nin daha yeni deniz kuvvetlerinden atılan birinin ülkesinden milyarlarca doları çıkarması konusunda bir inceleme altında kalmayı istemeyeceğinden eminim. Bu kişi donanmadan atıldı ve birden bire milyarlarca dolar kazanmaya başladı. Buna ne diyorlar biliyor musun? Buna bir ödeme diyorlar. ”

Ayrıca Trump, “Ben [Ukrayna] Cumhurbaşkanı [Volodymy] Zelensky olsaydım, Biden ailesi hakkında soruşturma başlatırdım, çünkü hiç kimsenin sahtekar olduklarından şüphesi yok” dedi. Hunter Biden ile ilgili olarak da, “Enerji konusunda hiçbir bilgisi yoktu, hiçbir fikri yoktu, birdenbire ayda 50.000 doların yanında pek çok şey kazanmaya başladı.” dedi. Daha sonra sözlerine şöyle devam etti; ” Ve çok sert bir savcıdan yakalarını kurtardılar, ondan kurtuldular.”dedi.

Kamuoyuna kimliği açıklanmayan birinin Trump’ın Zelensky’e, 2020 yılında olası rakibi olacak Biden’in, Ukrayna’daki daha önceki faaliyetleri hakkında bir soruşturma açması için baskı yaptığını iddia ederek cumhurbaşkanlığı makamını kötüye kullandığı ile ilgili bir suç duyurusunda bulunması üzerine Trump’ın Temmuz ayında Zelensky ile yaptığı bir telefon konuşması çok ciddi bir inceleme altına alındı. Trump, Zelensky’den görüşme sırasında Biden ailesini imcelemesini istedi ancak Zelensky gazetecilere bunu yapmaya “zorlandığını” hissetmediğini söyledi.

Biden ise geçen yıl, 2016 yılında Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroshenko’nun Burisma’yı soruşturmakta olan bir savcıyı görevden almak için baskı yaptığını itiraf etti.

Beyaz Saray ise telefon konuşmasının bir metnini yayınladı. İstihbarat Komitesi bunun ardından İstihbarat Teşkilatı Genel Müfettişi’nin  “rakip aday lehine…. siyasi olarak önyargı” içeriyor gibi gözüküyor değerlendirmesine rağmen şikayet geçerli endişeleri belirtiyor.

Demokratların hakim olduğu Temsilciler Meclisi şu anda şikayet üzerine Trump hakkında bir meclis soruşturması yürütüyor. Soruşturmaya liderlik yapan Adam Schiff (Demokrat-California) geçen Çarşamba günü yaptığı açıklamada, geçen ay çalışanlarının ihbarcı ortaya çıktığında  onunla konuştukları halde konuşmadıklarını söylediği  beyanından dolayı pişmanlık duyduğu söyledi.

Bu arada, Joe Biden, Nevada’daki bir konuşma sırasında Trump’ı ağır bir şekilde eleştirerek, başkanın, kendisinin ve oğlunun eylemlerine tekrar tekrar atıfta bulunarak kendisini lekelemeye çalıştığını söyledi. Biden Trump’a “Beni yok etmeyeceksin” dedi.

Biden konuşmasında, “Ukrayna’da yaptığım şey Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin resmi politikasını uygulamaktı. Avrupalı ​​müttefiklerimiz, Uluslararası Para Fonu ve lideri, en yakın Demokrat müttefiklerimiz ve Ukrayna’daki cesur reformcular ile birlikte Ukrayna’daki yolsuzlukların kökünü kazımak içindi” dedi.

“Bu, tüm dünya karşısında yürütülen ve uluslararası demokrasiler topluluğu tarafından tamamen benimsenen tamamen şeffaf bir politikaydı.” diyerek de kendini savundu.

Çeviri: G. Hakan Koçman

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.