UNESCO, ‘Barana’yı Dünya Kültür Mirası Listesi’ne Aldı
Balıkesir’in Dursunbey ilçesinde yıllardır devam eden folklor geleneği “barana”, UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alındı. İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Çaltı, UNESCO’nun yok olmaya yüz tutmuş kültürleri koruma altına alma ve yaşatma adına Türkiye’de çok eski yıllara dayanan kültürlerin araştırılmasını istediğini söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürü Mahmut Evkuran başkanlığında, 2010 Ağustos ayında Şanlıurfa’da bir çalıştay düzenlendiğini belirten Çaltı, “Orada hazırlanan ve UNESCO’ya sunulacak olan dosyada, Çankırı ve Simav yaran, Şanlıurfa sıra gecesi ve Elazığ kürsübaşı sohbetleriyle birlikte Dursunbey barana geleneğinin de yer almasına karar verildi.” dedi. Çalıştayda ayrıca küreselleşme karşısında yerel ve ulusal kültürlerin hızla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı, bunun önüne geçmek için bazı tedbirler alınmasının gerektiğinin vurgulandığına dikkat çeken İl Kültür ve Turizm Müdürü Çaltı, dosyanın kabulünden sonra bu geleneklerin yaşatılması için bir dizi etkinlik yapılacağını aktardı.
Barananın ilçede yıllardır yaşatıldığını söyleyen Dursunbey Kaymakamı İbrahim Küçük de UNESCO tarafından yok olmaya yüz tutmuş kültürler arasında sayılmasının sevindirici olduğunu kaydetti. Dursunbey Folklor, Kültür, Araştırma ve Turizm Derneği (DUFAD)’nin her cuma akşamı barana gecesi düzenlediğini ifade eden Kaymakam Küçük, “Gerek kaymakamlığımız gerek belediyemiz, bu geleneğin sürmesi için tüm desteği verdi. UNESCO tarafından alınan karar da ilçede sevinçle karşılandı. Gerek sivil toplum kuruluşlarımız gerek esnafımız da bu geleneğin yaşaması için ellerinden geleni yapıyor.” şeklinde konuştu.
Dursunbey Belediye Başkanı Mehmet Ruhi Yılmaz da yerel yönetim olarak barana kültürüne sahip çıkmak için ellerinden gelen bütün gayreti göstereceklerini ifade etti.
BARANA
Barana kelimesi, Farsça barhana (barhane) kelimesinden gelmektedir. Halk arasında konak, han gibi anlamlarda kullanılan bu kelime, zamanla barana şekline dönüşerek topluluk adı olarak kullanılmıştır. Bugün Anadolu’nun çeşitli yörelerinde gezek, oturak, sıra gecesi ve şeker bağlaması gibi adlarla sürdürülen geleneklerle benzerlik göstermektedir. Esas itibariyle gençlerin kendilerini eğittiği bir örgütlenme olan baranada eğlence, sadece bir araçtır. Daha sonraları ise toplumdaki değişimlerin etkisiyle ön plana çıkmıştır. Her yıl hasat bitiminde, eylül ortası veya ekim başında başlayıp Hıdrellez’e kadar devam eden bu gelenek, Balıkesir’in Dursunbey ilçesinde görülmektedir.
Barana üyeleri, seçimin ardından bir pazar akşamı sohbetin yapılacağı evde buluşmak üzere ayrılır. Ev sahibi dümbelek, tef ve zilli maşadan oluşan müzik aletlerini bir çuvalın içine koyup evine götürür. Ailesinden hazırlık yapmalarını ister. Aileler, yıllardır bu uygulamayı bildiği için oğullarının barana üyesi olmasından gurur duyarak, büyük bir mutlulukla hazırlıklarını tamamlar. Pazar akşamı barana üyelerinin tamamı, sohbetin yapılacağı evin en yakınındaki camiye giderek yatsı namazını kılar. Çıkışta birlikte eve doğru yönelirler. Belli bir mesafeden sonra başkanın işaret vermesiyle, “Sabahtan Kavuştum” türküsünü söylemeye başlarlar.