ABD Başkanı Donald Trump, Rusya için başlattığı yeni bir ekonomik baskı planını duyurdu. 14 Temmuz’daki açıklamasında, 50 gün içinde bir ateşkes sağlanmazsa, ikincil gümrük tarifelerini devreye sokacağını belirtti.
Trump, bu yaptırımlarla yalnızca Rusya’yı değil, Rus petrolünü satın alan ülkeleri de hedef alıyor. “Eğer 50 gün içinde anlaşma yapmazsak, ikincil gümrük tarifelerini uygulayacağız. Bunların oranı yüzde 100 olacak,” dedi.
Trump, daha önce Venezuela ve İran’a yönelik benzer adımlar attı. Mart ayında Venezuela’dan ham petrol alan ülkelere yüzde 25 ikincil gümrük tarifesi uyguladı. Ardında Mayıs ayında İran petrolü ithal eden ülkeleri uyardı.
Özellikle Çin, Hindistan ve Türkiye, Rusya’dan enerji ithalatında başı çekiyor. Avrupa Birliği, 2023’te Rus petrol ürünlerine tam ambargo uyguladı. Ancak Asya ülkeleri bu boşluğu hızla doldurdu.
Çin, 2022 Aralık ile 2025 Haziran arasında Rusya’nın petrol ihracatının % 47’sini satın aldı. Ayrıca, Çin’in Rusya’dan yaptığı toplam ithalatın % 64’ünü ham petrol oluşturdu. Bu süreçte, Çin-Rusya ticareti % 9 oranında geriledi.
Hindistan, Haziran 2025’te günde 2 milyon varilden fazla Rus petrolü ithal etti. Bu miktar, böylece son bir yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Ayrıca, Hindistan 2022 sonundan bu yana Rusya’nın toplam petrol ihracatının % 38’ini aldı.
Üstelik üç büyük Hint rafinerisi, bu petrolü işleyerek G7 ülkelerine ihraç etti. Temmuz 2024’te iki ülke, enerji iş birliğini güçlendirme kararı aldı. Liderler, uzun vadeli enerji anlaşmaları üzerinde uzlaştı.
Rusya ile Türkiye Arasında Artan Petrol Ticareti
Türkiye, Rusya’dan petrol alımını sürdürerek büyük alıcılar arasında yer aldı. Mayıs 2025’te Türkiye, Rusya’dan 430.000 ton fuel oil ithal etti. Bu oran bir önceki aya göre %75 arttı.
Avrupa Birliği, Rusya’dan yapılan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatında liderliğini korudu. Buna ek olarak, AB’yi sırasıyla Çin ve Japonya izledi.
Uzmanlar, Trump’ın tehdidinin küresel petrol piyasasını ciddi şekilde etkileyebileceğini söyledi. Ayrıca, ING analistleri yaptırımların arzda büyük açık oluşturabileceğini vurguladı. Dahası, OPEC’in yedek kapasitesinin bu açığı kapatamayacağını belirttiler.
Ancak aynı analistler, Trump’ın düşük petrol fiyatlarını tercih ettiğini hatırlattı. Bu nedenle tehditlerini tam anlamıyla uygulayıp uygulamayacağı belirsizliğini koruyor.
Uluslararası Enerji Ajansı, bu yıl küresel petrol talebinde sadece 700.000 varillik artış bekliyor. OPEC ise 2025 yılı için talep artışı tahminini aşağı çekti.
ABD’de WTI ham petrol fiyatı ise haftaya yüzde 2 düşüşle başladı ve 67 dolar seviyesine geriledi.
Sonuç olarak, Trump Rusya ile yaptığı çıkışla sadece Rusya’yı değil, Çin ve Hindistan gibi büyük ekonomileri de baskı altına aldı. Enerji piyasalarındaki belirsizlik ise arttı.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.