
ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklaması Tayvan’da yeni bir savunma vurgusuna yol açtı. Trump’ın açıklamasından sonra Tayvan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, “Ülkemiz kendini savunma yeteneklerini ve direncini artırmaya kendini adamıştır” dedi.
Trump, Çin lideri Şi Cinping’in kendisine “Sen görevdeyken Tayvan’a saldırmam” dediğini iddia etti. Bu açıklama, Trump’ın Alaska’ya giderken uçakta Fox News’e verdiği röportajda gündeme geldi.
Bu sözlerden sonra Tayvan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hsiao Kuang-wei, 19 Ağustos’ta kameralar karşısına geçti. Açıklamada, Tayvan’ın güvenliğini yalnızca Tayvan’ın sağlayabileceği belirtildi.
Kuang-wei ayrıca, “Ülkemiz savunma kapasitesini ve direncini sürekli artırıyor” dedi. Tayvan’ın dış açıklamalara rağmen kendi yolunu çizdiğini vurguladı.
Öte yandan Çin, Tayvan’ı kendi toprağı olarak görmeye devam ediyor. Çin yönetimi, adayı gerekirse güç kullanarak alacağını açıkça ifade etti. Çin Dışişleri Bakanlığı 18 Ağustos’ta konuya dair yaptığı açıklamada, Tayvan’ı bir iç mesele olarak tanımladı.
Buna karşılık ABD, resmi ilişki kurmasa da Tayvan’a güçlü destek veriyor. 1979 tarihli Tayvan İlişkileri Yasası, ABD’ye Tayvan’a silah satma hakkı tanıyor. Bu yasa çerçevesinde ABD, Tayvan’a askeri sistem ve teknoloji aktarıyor.
Nitekim Şubat 2024’te Pentagon, Kongre’ye 75 milyon dolarlık bir satış teklifinde bulundu. Bu satış, güvenli askeri iletişim sistemlerini kapsıyordu. ABD’nin Tayvan politikası “stratejik belirsizlik” yaklaşımına dayanıyor. Bu yaklaşım, Tayvan’ın savunmasına destek verirken Çin’i doğrudan karşısına almıyor. Bununla birlikte Washington, Tayvan’a verdiği “Altı Güvence” ile desteğini sürdürüyor. Bu güvence, Tayvan’a sürekli savunma yardımı yapılmasını içeriyor.
Mayıs 2025’te ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Singapur’daki Shangri-La Diyaloğu’nda konuştu. Hegseth, Çin’in 2027 yılına kadar Tayvan’ı işgal etmeye hazırlandığını söyledi. Ayrıca, “Çin’in saldırısı Asya’yı ve dünyayı tehdit eder” diyerek uyarıda bulundu.
Sonuç olarak Tayvan, hiçbir ülkenin sözüne güvenerek savunmasız kalmak istemiyor. Bu nedenle Tayvan, hem askeri kapasitesini artırıyor hem de savunma stratejisini güçlendiriyor. Böylece, gelecekteki olası tehditlere karşı hazırlığını sürdürüyor.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.