İBB Şehir Tiyatroları, Yeni Yılın İlk Haftasına 12 Oyunla Giriyor
İSTANBUL-İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, yeni yılın ilk haftasında 12 oyunla izleyicilerin karşısına çıkıyor. Şehir Tiyatroları’nda, 5-9 Ocak 2011 tarihleri arasında; Tehlikeli İlişkiler, Merhaba Hoşçakal, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz, İstanbul Hatırası, Tarla Kuşuydu Juliet, İntiharın Genel Provası, Surname 2010, Çizmeli Kedi, Karagöz Balıkçı, Şahmeran, Sokak Kedileri, Boya Benek oyunları sahnelenecek.
Tehlikeli İlişkiler, 18. yüzyıl sonlarında, dönemin Fransız aristokrasisine dair eleştiri sunuyor. Choderlos de Laclos tarafından yazılan eserde, tutkulu bir aşk hikâyesi ekseninde ikiyüzlü cemiyetin tüm değerlerden yoksun, yıkıcı görüntüsü çiziliyor. Aleksandar Popovski’nin yönettiği oyun Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde izleyicilerle buluşacak.
Merhaba Hoşçakal, yıllar sonra eve dönen Hester’in erkek kardeşi Johnnie’yle yaşadığı birkaç saat süren hesaplaşmasını konu alıyor. Yaşamın savurup attığı bu iki kardeşin yitirdiği aile, çocukluk, sevinç, umut, aşk, adına ne varsa her şeyi sorguluyor. Aile geçmişine dair bireylerin birbirini yıkan sırlarının açıldığı o gecede Hester’i ağır sürprizler beklemektedir. Athol Fugard’ın yazdığı Taner Barlas’ın yönettiği oyun, Fatih Reşat Nuri Sahnesi’nde seyircilerini bekliyor.
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz, Kâğıthane Sadabad Sahnesi’nde izleyicisiyle buluşacak. Aziz Nesin’in kaleminden birey-devlet ilişkisini sorgulayan oyunu, Y. Kenan Işık yönetiyor.
İstanbul Hatırası’nda bir martının kanadında, bir dalganın kıvrımında İstanbul’da yaşanmış kırık bir aşk hikâyesi anlatılıyor. Mekân İstanbul, zaman yüzyıl, aşk her yerde… Meddah hikâyesini anlatmaya başladığında artık sadece söz vardır. Söz, Ali Amca’nın hikâyesine dönüşür. Zamanın imbiğinden süzülür. Gözlerimizin önüne serilir. 20. yüzyılın başlarında İstanbul’dayızdır artık. Yüzyılın başlangıç telaşı, dönüşümün eşiğinde bir imparatorluk, savaşlar, acılar, neşeler… Hepsi iç içe geçiyor. Yürekler heyecanla çarpıyor, heyecanlar Direklerarası’nda alkışlara karışıyor. Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde seyirciyle buluşacak müzikli oyunu Tarık Şerbetçioğlu’nun yazıp yönetiyor.
Tarla Kuşuydu Juliet’te, Shakespeare’in yüzyıllardır insanları gözyaşına boğan karakterleri Romeo ve Juliet, Ephraim Kishon’un yeni kurgusunda günlük yaşantı ve çığırından çıkmış bir evlilik içinde ele alınıyor. Oyun, Üsküdar Musahipzade Celâl Sahnesi’nde seyircisini bekliyor.
İntiharın Genel Provası’nda, intihar etmek isteyen bir mimar Tuna köprüsüne gelir. “Sanatsal bir ölüm” hayaliyle, sevgilisine son kez telefon edip aşkını vurgular. İntihar Eden Adam, köprüden tam atlayacağı sırada Balıkçı feryat edip onu durdurur: Köprü altına ağ yerleştirdiğinden adam buradan atlamamalıdır. Derken adamın sevgilisi Kadın belirir, intihara engel olmaya çalışır. İntihar Eden Adam tam atlayacakken Kadın ile Balıkçı dans etmeye başlar. Bu sırada beyaz üniformasıyla Kaptan belirir. İntiharda kararlı olan adamın mesleğini öğrenince ona bir iş teklifi yapar. Oyun Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi’nde izleyicileriyle buluşacak.
Surname 2010 adlı oyunda kocasının ölümünün ardından açtığı sahafında, özel bir nedenle geceyi bekleyen Sühendan Hanım, kocasına ait hiç görmediği notlarla karşılaşır. Bu notlar, kocasının kendisi için düşündüğü “sözde şenliğe” dair fikirleri içermektedir. Yazılanları şaşkınlıkla okumaya başlayan Sühendan Hanım; kendisini bir düşün içinde, geçmiş ile bugünün İstanbul’u arasında gerçekleşen bir şenliğin tam ortasında bulur. Yiğit Sertdemir yazıp yönettiği Surname 2010, Ümraniye Sahnesi’nde izleyicilerini bekleyecek.