2011 Yılı İnsan Hakları Raporları
Medyaya Göre 2011, İnsan Hakları Konusunda Çalkantılı Bir Yıl Olarak Damgasını Vurdu
WASHINGTON, D.C.—İnsan Hakları kuruluşları tarafından bu hafta yayınlanan iki rapora göre, 2011 senesi çalkantılı, tetikleyici ve bazı yönlerden de endişe verici bir yıl olarak nitelendirildi.
Uluslararası Af Örgütü 50. Yıl insan hakları raporunu yayınladı. 21 Mayısta yayınlanan raporda “2012’de Dünyanın Durumu” ve 24 Mayısta ABD Devlet Departmanınndan yayınlanan 2011 yıllık raporda “İnsan Hakları Çalışmaları Üzerine Ülkelerin Raporu” olarak 1970’lerden günümüze gelen durum belirtildi.
İki raporda da baskıcı rejimlerin (Özellikle Orta Doğu) vatandaşlarının özgürlük ve insan hakları adına birbirlerini tetikleyici mücadelelerinden bahsediliyor. Ayrıca iddia edilen olayları kapatmak için arttırılan baskılar dökümante ediliyor.
ABD Demokrasi Bürosu, İnsan Hakları ve Çalışma bölümünden Genel Sekreter Yardımcısı Michael Posner raporda “2011’de vatandaşların evrensel insan haklarını talep ettiği ve yönetilme ile ilgili seslerinin arttığı dönemde, çoğu hükümetin kanunları ve düzeni yeniden sağlama adına aşırı önlem aldığını gördük” dedi.
ABD’nin raporunda insan hakları suçları 199 ülke ve bölge olarak dökümante edildi.
24 Mayıs’ta Washington D.C.’de, Yabancı Basın-Yayın Merkezinde konuşan Posner, keyfi gözaltıların, işkencelerin ve zorla tutuklama gibi bir dizi olumsuz olayın 2011’de meydana geldiğini kaydetti. Bazı ülkelerin, hatalı seçimlerden, medyadaki sınırlamalardan, internet sansürlerinden ve hükümet karşıtı grupların faaliyetlerinin kısıtlanması ve kontrol edilmesine yönelik girişimlerden dolayı daha fazla kısıtlayıcı olduğunu belirtti.
Diğerleri dini azınlıklara zulüm etmeye devam ederek, ırk ya da etnik ayrımcılığı arttırdı.
Posner, “ İran, Kuzey Kore, Türkmenistan, Özbekistan, Sudan, Eritrea ve Suriye’de, sistematik bir şekilde insan hakları ihlal edilmeye devam ediliyor” dedi.
Çin’deki insan hakları durumu, rapora gore, özellikle ifade özgürlükleri, dernekleşme ve topluluk oluşturma üzerindeki baskı, geçtiğimiz yıl içinde iyice kötüleşti.
Çin ile ilgili bir soruya verdiği cevapta Posner, “İnsan Haklarının Savunulması konusu daha da dar bir hale getirildi”. Çin’deki Falun Gong uygulayıcılarının ve davalıların haklılığı uğruna öne çıkan Avukat Gao Zhisheng’ın tutuklanarak Shenzhen’de hapse atılmasını örnek olarak gösterdi.
Posner, “Bu zorluk gazeteciler içinde geçerli. Blogçular içinde geçerli. Ayrıca aynı zamanda Tibet’teki din özgürlüğü üzerindeki baskılar; örneğin Budistler üzerindeki baskılar sonucu intihar etme olaylarından dolayı oldukça endişeleniyoruz” diye sözlerine ekledi.