Milli Savunma Bakanı Fikri ışık, “Koalisyon’un Irak hava harekatlarına iştirak etmemizin önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Hava Görev Yönergesi’ne (Air Tasking Order) ülkemizin de eklenmesinden memnunuz. Uçaklarımız göreve hazırdır” dedi.
Askeri ve diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, NATO Savunma Bakanları toplantısı oturumlarının başlamadan önce ABD Savunma Bakanı Carter ve Fransa Savunma Bakanı Le Drian ile gerçekleştirilen üçlü görüşmede, her iki bakanın 25 Ekim günü Paris’te kısıtlı sayıda koalisyon üyesi ülkelerin bakanlarıyla düzenlenen toplantı hakkında bilgi vererek Türkiye’nin görüşlerini dinlediği belirtildi.
Konuya ilişkin yapılan açıklamada, 3 bakanın da DEAŞ ile mücadelede temel ilkeler üzerinde mutabık olduklarının teyit edildiği, bu bağlamda hem Musul Vilayeti’ndeki hem de Suriye’deki devam eden ve planlanan operasyonlar üzerinde görüş alışverişinde bulunulduğu ifade edildi. Tarafların bundan böyle bu konudaki temaslarını ve görüşmelerini daha da yoğunlaştırarak devam ettirmeyi kararlaştırdıkları belirtildi.
Açıklamada, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’ın, Musul, Telafer ve Rakka’nın demografik yapısının bozulmamasının önemi vurguladığı, her iki bakanın da bu durumu teyit ettiği, ayrıca 3 savunma bakanının, hem Musul’un hem de Rakka’nın, DEAŞ’tan kurtarma operasyonunun tamamlandığında, bu şehirlerin yönetiminin kendi yerel halkları tarafından üstlenilmesinin öneminde mutabık kaldığı bildirildi.
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ise konuya ilişkin şu açıklamaları yaptı:
“İlk günden itibaren üyesi olduğumuz Koalisyonda Musul Harekâtına da destek vermemiz son derece doğaldır. Koalisyon’un Irak hava harekâtlarına iştirak etmemizin önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Hava Görev Yönergesi’ne (Air Tasking Order) ülkemizin de eklenmesinden memnunuz. Uçaklarımız göreve hazırdır. Musul’daki gelişmeler bizi doğrudan ilgilendirmektedir. Sizin de malumunuzdur ki, Musul’da yaşanacak kitlesel göç hareketi en başta ülkemize yönelecektir. Ancak ortaya çıkacak ilave sorunlar ve kitlesel göç dalgaları, sadece bölge ülkelerinde değil, başta Avrupa olmak üzere çok daha geniş bir coğrafyada telafisi zor siyasî ve sosyal çalkantılara yol açacaktır. Haşdi Şabi kesinlikle Musul operasyonunun hiçbir safhasına katılmamalıdır. Yerel halk dışarıdan gelen bir gücü şehirde istemeyecektir.”
İHA