18 Mart Çanakkale Zaferi 105. Yılında

“Bu öyle alelade bir taarruz değil, herkesin başarılı olmak veya ölmek azmiyle harekete hazır olduğu taarruzdur. Size ben taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum.” M.Kemal Atatürk

Milli mücadele ruhunun ve türk askeri gücünün kanıtlandığı Çanakkale zaferi ülkenin özgürlüğü bakımından tarihte büyük rol oynamıştır.

1’inci Dünya Savaşı’nın en çetin döneminde yaşandığı bu zafer yalnızca türk tarihinin değil dünya tarihinin akışını değiştirdi.

Bununla birlikte, dünya harp tarihi, Çanakkale’de Türk askerinin insancıllığını savaş alanlarında bile yitirmediğine, düşmanına dahi merhamet gösterebildiğine şahit olmuştur.

1.Dünya Savaşı esnasında 1915 yılında Gelibolu Yarımadası’nda İtilaf Devletlerinin Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul ve Çanakkale Boğazı’nın kontrolünü ele geçirmek istemesiyle Türk ordusu bu amacı sonuçsuz bırakmıştır.

İtilaf Devletleri; Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul’u alarak İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, Rusya’yla güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak, başkent İstanbul’u zapt etmek suretiyle Almanya’nın müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak İttifak Devletlerini zayıflatmak amaçları ile ilk hedef olarak Çanakkale Boğazı’nı seçmişlerdir. 

Türk ordusu Mustafa Kemal Atatürk liderliğiyle düşmana karşı mücadeleyi büyük bir zaferle sonuçlandırmıştır.

İşgal güçlerinin 1915’in şubat ayından itibaren boğazları ele geçirmek için yaptığı saldırı mart ayında Çanakkale’de şiddetlendi. Nusret Mayın Gemisi ışıklarını söndürüp ilerlemeye başladı. Akyarlar’a sessiz bir şekilde mayınlarını bıraktı.  10 günün sonrasında saldırıya geçen müttefik donanmasından 3 büyük gemi, mayınlara çarparak Boğaz’ın serin sularında battı.

18 Mart’ta işgalciler geri püskürtüldü. Denizde bozguna uğrayan düşman Çanakkale’ye karadan girmeyi denedi. 25 Nisan 1915 sabahı Çanakkale Kara Savaşları başlamıştı.

Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal Atatürk’ün, Çanakkale’de taarruz emrini şu sözlerle verdi: “Bu öyle alelade bir taarruz değil, herkesin başarılı olmak veya ölmek azmiyle harekete hazır olduğu taarruzdur. Size ben taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum.”

Düşmana karşı verilen mukaddes mücadele zaferle sonuçlandı ve dünya tarihine ‘Çanakkale geçilemez!’ kelimeleri yazıldı.

Tarihin en kanlı savaşlarından biri olarak kayıtlara geçen Çanakkale Savaşlarında bazı kaynaklarda 150 bin, bazılarında 300 bin Türk askerinin şehit olduğu biliniyor. 

Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.