ABD Dışişleri Bakanı Blinken`in Türkiye Ziyaretinin Yankıları Sürüyor
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken”ın Türkiye’yi de kapsayan Ortadoğu’ya yaptığı dört günlük ziyaretinin sona ermesinin ardından, ziyaretin yankıları hala sürüyor. İsrail’in Gazze’ye yönelik bombardımanı sırasında Gazze’ye daha fazla yardım sağlamak ve Hamas’ın kaçırdığı rehinelerin güvenli geçişini sağlamak için Washington’un önerdiği insani duraklamaları gerçekleştirme konusunda istediğini alamayan Blinken Washington`a elleri boş döndü.
Hamas’ın ülke tarihindeki en ölümcül terör saldırısı olarak ifade edilen ve 1.400’den fazla kişinin hayatını kaybettiği ve 240 kişinin rehin alındığı 7 Ekim’den sonra Washington, dünya çapında artan ateşkes çağrılarını reddederken, İsrail’in askeri saldırısında insani bir duraklama arıyordu. Ancak İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, görüşmelerinin ardından Cuma günü Dışişleri Bakanı Blinken’ı reddetti ve rehinelerle ilgili bir anlaşma yapılmadıkça İsrail’in operasyonlarında herhangi bir kesinti olmayacağını söyledi.
Tokyo’ya gitmeden önce gazetecilere verdiği demeçte, “Bazen kötü bir şeyin olmaması, ilerlemenin en açık kanıtı olmayabilir, ancak öyledir.” diyen Blınken Washington’un Gazze’ye daha fazla insani yardım sağlamaya odaklandığını ve sivil kayıpları en aza indirecek adımlar atma konusunda İsraillilerle çalışmaya devam edeceğini, ancak bir ilerleme sağlanamadığını kabul ettiğini söyledi.
Blinken, Türkiye’de Dışişleri Bakanı Fidan ile bir araya geldi
Dışişleri Bakanı Blinken, Türkiye’de Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile bir araya geldi. Fidan ve Blinken Gazze’ye yardım ulaştırma çabalarını, sivilleri koruma ihtiyacını ve çatışmanın kontrol altına alınması konularını görüştü.
ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkiliye dayandırılan açıklamada iki üst düzey diplomatın arasındaki görüşmenin iki buçuk saat sürdüğü söylendi. Washington’u “İsrail’e sınırsız desteği” nedeniyle eleştiren Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Dışişleri Bakanı Blinken ile bir araya gelmedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Hamas`ı bir terör örgütü olarak görmediklerini söylemesinin ve Kıbrıs’ta uygulanan garantör ülkeler modelini önermesinin ardından `ortaya çıkan kriz, Türkiye Gazze’deki insani krizin derinleşmesi ile İsrail’e yönelik eleştirilerinin dozunu artırmasıyla tırmandı.
Türk dışişleri bakanlığından bir kaynak, Dışişleri Bakanı Fidan’ın ABD Dışişleri Bakanı Blinken’a Gazze’de derhal ateşkes ilan edilmesi gerektiğini ve İsrail’in sivilleri hedef almasının ve insanları yerinden etmesinin engellenmesi gerektiğini söylediğini söyledi.
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı da yaptığı açıklamada 7 Ekim’den bu yana İsrail’in saldırılarında ölenlerin sayısının 10 bin 328’e yükseldiğini duyurdu. Bakanlık, ölenlerin 4 bin 237’si çocuk, 2 bin 719’unun kadın olduğunu belirtti.
Türkiye ve Washington arasındaki kriz derinleşiyor mu?
ABD’nin Kuzey Suriye’de PKK bağlantılı PYD/YPG güçlerini IŞID ile mücadele olarak tanımladığı stratejik program kapsamında ağır silahlarla silahlandırması ve buradaki PYD/YPG güçlerini eğitmesi, ayrıca burada bulunan ABD üsleri Türkiye’yi uzun zamandır rahatsız ediyordu. Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avusturya Başbakanı Karl Nehammer ile 10 Ekim’de Beştepe gerçekleştirdikleri görüşmelerin ardından düzenlediği basın toplantısında bu durumu şu sözlerle ifade etmişti; “İkili görüşmemizde değerli dostumuza söyledim. Amerika uçak gemisini İsrail’e gönderiyor. Amerika’nın uçak gemisinin İsrail’de ne işi var? Ne yapmaya geliyor? Uçak gemisinin etrafında bütün botlarıyla, uçak gemisindeki uçaklarıyla ne yapacak? Orada bütün artık Gazze’yi, etrafını vurarak, indirerek çok ciddi katliamlara adım atacak. Şu anda ben burada bir şeyi açıklamak zorundayım. Bakın Suriye’de bugün 20’nin üzerinde Amerika’nın üssü var. Suriye’de Amerika’nın üslerinin ne işi var? Bu üslerle ne yapılıyor? 23 üs. Bütün bunları da bir değerlendirmek gerekmiyor mu?”
ABD tarafından düşürülen Türkiye İHA’sı
Ayni konuda düşürülen insansız hava aracına da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan; “Ama Türkiye’nin bir insansız hava aracını ne yazık ki Amerika düşürüyor. İnsansız hava aracını Amerika düşürürken Türkiye şu anda NATO’da Amerika’nın ortağı değil m? Beraber değil mi? Bunu neyle izah edeceğiz? Bunu neyle değerlendireceğiz? İşimize geldiği zaman ortak, işimize geldiği zaman bütün terör örgütlerini maalesef Amerika şu anda eğitiyor, yetiştiriyor, silahlandırıyor maalesef Suriye’de olsun, Ortadoğu’da olsun buraları kan gölüne dönüştürüyor. Bunları da görelim. Adil bir dünya mümkün diye kitabımı da değerli dostuma da hediye ettim. Bu adil dünyayı kurmamız lazım. Başka çaremiz yok.” ifadelerini kullanmıştı.
ABD Türkiye’yi diğer taraf doğru mu itiyor?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’ı bir terör örgütü olarak görmediklerini ifade etmesi ve tüm bu olayların ardından Blınken’ın ziyaretinden de olumlu sonuç çıkmaması var olan krizi biraz daha derinleştirdi. Tonunu git gide yükselten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu kararında ABD`nin mevcut Ortadoğu politikalarının ne kadar etkili olduğu da Türkiye’de önemli bir tartışma konusu. Bir yanda Iran, Rusya ve Cin gibi Hamas”a dolaylı ya da doğrudan destek veren ülkeler ve diğer yanda ABD, Israil, İngiltere ve AB. Bu çatışmanın tam ortasında ise İslam coğrafyasında Müslüman çoğunluğa sahip bir Türkiye.
Pek çok Ortadoğu uzmanının görüşü bu derinleşen çatışmanın iyiye bir gidişat olmadığı yönünde. Israil`in geri adim atmamasından dolayı sürekli artan sivil kayıplar, gözler önünde yaşanan insanlık dramı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’ı ülkesini savunan bir örgüt olarak dünya gündemine taşıması bu çatışmanın derinleşeceğine işaret olarak yorumlanıyor. ABD`nin bu noktada alacağı tavır ise Türkiye’nin yakın gelecekteki seçimleri için önemli bir kilit rolü üstleniyor.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.