Falun Dafa uygulayıcılarının 1999 yılından bu yana Çin’de görüyor olduğu zulüm, bu hafta Türkiye’nin saygın dergilerinden biri olan Aktüel’de işlendi.
Son yıllarda dünya çapındaki insan hakları kuruluşlarının odak noktalarından biri olan ve durdurulması için büyük mücadeleler verilen Falun Gong zulmü maalesef hala devam ediyor. Bu konuda çok ciddi deliller ortaya konmuş olmasına rağmen ve Avrupa’da bazı ÇKP yöneticileri hakkında yargı kararları dahi verilmiş olmasına rağmen Çin hükümeti iddiaları hala reddediyor.
Bilindiği gibi, antik dönemlerden gelen ve geleneksel bir Çin yogası olan Falun Dafa’nın uygulayıcıları 1999 yılından bu yana Çin hükümeti tarafından hapishanelere ve toplama kamplarına yollanıyordu. Kanadalı ünlü araştırmacı David Kilgour ile ünlü insan hakları avukatı David Matas yaptıkları bir araştırma sonucunda, son yıllarda Çin’de patlak veren organ ticaretinin en önemli kaynaklarından birisinin, Çin’de yaşayıp toplama kamplarına yollanan Falun Dafa uygulayıcıları olduğunu tespit etmişti. İkili yazdıkları rapor ile dünyada büyük yankı uyandırmış ve insan hakları kuruluşlarının dikkatini çekmişti.
Avrupa’nın birçok ülkesi, bu raporun ardından kendi vatandaşlarının Çin’e gidip organ nakli yapmasını engellemek için girişimler başlatmış ve yasa tasarıları hazırlamıştı. Çin hükümeti veya çeşitli uzantıları ise Batı medyasını ve çeşitli kuruluşları politik veya ekonomik yollarla tehdit ederek susturmaya çalışmaktaydı.
Çin”de yaşayan ve sayıları 100 milyonu aşan “Falun Dafa” uygulayıcıları, bu iş için 2005 yılından beridir organ kaynağı olarak korkunç bir biçimde kullanılıyor. Olayın boyutları dehşet verici. 21. yüzyılda, bu insanların içinde tutulduğu “gizli toplama kampları” ve bu ise bulaşmış yüzlerce hastane tespit edildi.
Yoruma kapalı.