Apple ın Beyni Steve Jobstan Çarpıcı Sözler

Apple in Beyni Steve Jobs tan Çarpıcı Bir Bakış Açısı Steve Jobs, son 20 yılda büyük bir değişim geçiren teknoloji dünyasının dahi çocuklarından biri. Dünyaca ünlü Apple firmasının kurucusu ve başkanı. Jobs, bir arkadaşı ile birlikte 20 yaşında kurduğu Apple firmasını 10 yıl içerisinde milyarlarca dolarlık bir dev haline getirmiş bir isim.

Jobs için ‘‘Apple firmasının tek kişilik odak grubu’’ deniyor. Müthiş bir kontrol iç güdüsüne sahip. Apple firmasının ürünleri ile ilgili tüm detaylara neredeyse tek başına karar veren çok titiz ve elitist bir yönetici. Daha da ilginci, kendisi bir mühendis, programcı veya tasarımcı değil. İş idaresi eğitimi de yok. Bebekken (ileride üniversitede eğitilmek şartıyla) başka bir aileye evlatlık olarak verilen Jobs, üniversiteden terk. Ailesine maddi anlamda yük olmamak için üniversiteyi bırakıp kaligrafi (yazı) sanatı dersleri almaya başlamış. O yıllarda parasızlıktan dolayı kola şişeleri satmış, arkadaşının yurt odasında yerlerde yatmış. Pazar günleri iyi bir yemek yiyebilmek için kilometrelerce ötedeki bir tapınağa yürüyormuş. O geçici dönemin ardından Hindistan’a giderek aylarca dolaşmış. Spiritüel yanları ve sezgileri çok güçlü bir kişilik Jobs. Bir mühendis veya klasik bir bilişimci gibi düşünmüyor. Meslekten olmayan biri gibi düşünmesi, onu mükemmel bir test öğesi haline getiriyor.

İşini asla para için yapmadığını söyleyen Jobs: ‘‘Hayatın boyunca şekerli su mu satmak istersin yoksa dünyayı değiştirmek mi?’’ diyerek Pepsi’nin CEO sunu yanına çekmiş bir vizyona sahip. Örneğin Jobs bugün kullandığımız bilgisayar aparatı olan Mouse (Fare) nin mucidi. Fare ilk olarak piyasaya sürüldüğünde, Jobs onu ayrı olarak paketletmiş. Amaç insanların onu kutusundan ayrı olarak çıkarması, o garip şeyi incelemesi ve ardından da PC ye takmaya çalışması. Jobs, böylece insanları Mouse denen cihaza alıştırabileceğini düşünmüş ve bunu da başarmış. Tuhaf gelebilir ama Jobs bir dönem kendi kurmuş olduğu Apple firmasından yönetim kurulu kararı ile atılmış bir şirket sahibi.

 Kariyerinin zirvesindeyken ve Mac’ler henüz yeni piyasaya sürülmüşken atılması üzerine büyük bir şok yaşayan Jobs, kısa sürede toparlanarak Next isimli bir firma kuruyor. Fakat bir süre sonra, onu işten atan Apple, Jobs’ın bu firmada

geliştirdiği bazı ileri teknolojileri 400 milyon dolara satın alıp, Next’i kendi bünyesine katıyor. Böylece Jobs tekrar başkan olarak Apple’a geri dönüyor. Jobs, Apple’dan atılmış olduğu dönem, çok sevdiği eşi ile tanışıyor. Yine o dönem satın aldığı Pixar isimli küçük bir grafik şirketi, tüm geleneksel filmcilik anlayışını kırarak animasyon dünyasında adeta bir devrim yaratıyor. Toy Stories, Kayıp Balık Nemo, İnanılmaz Aile gibi filmlere imza atan firma animasyon dalındaki Oscar ödüllerini birer birer topluyor.

Pixar’ı 7.5 milyar dolar gibi uçuk bir rakama Walt Disney’e satan Jobs, bir anda Walt Disney gibi bir devin en büyük hissedarı durumuna geliyor. Bu durum onu dünyanın en zengin insanlarından biri de yapıyor tabii ki. Bu arada Apple’a dönmüş olan Jobs bu firmayı çok daha büyük bir hale getiriyor. Satışlar 3 e katlıyor ve Apple hisselerinin değeri %1300 artıyor. ABD’deki mp3 pazarının %90’ını ele geçiren Apple, Itunes mağazaları projesi ile günde 5 milyon adet şarkı satmaya başlıyor. Jobs, şu ana kadar 3 milyar şarkı satmış durumda. Ipod, Microsoft dahil hiçbir firmanın rekabet edemediği bir marka haline gelmiş durumda. Jobs bir Budist ve hayatın doğal akışının izlenmesi gerektiğine inanıyor. Yaptığı bir konuşmada: ‘‘Yaşamınızdaki noktaları ileriye doğru bakarak değil ancak geriye doğru baktığınız zaman birleştirebiliyorsunuz’’ diyor.

Gençliğinde üniversiteyi bırakmak ona çok büyük sıkıntılar yaşatmıştı. Ne yapacağını bilemiyordu. Çok zor bir karardı. Dar gelirli ailesinin tüm birikimini okul için harcayamazdı, üstelik birçok dersi sevmemiş ve gereksiz bulmuştu. Vakit kaybetmek istemiyordu. Üniversiteyi bırakarak ilgi duyduğu kaligrafi eğitimini alan Jobs, Mac’lerin büyük yankı uyandıran zarif tasarımlarının ardında, o dönemde almış olduğu kaligrafi eğitiminin olduğunu yıllar sonra açıklıyordu.

Apple dan kovulmak onu şoka sokmuştu ve adeta bittiği an gibiydi, fakat ‘‘Eğer kendi kurmuş olduğum Apple’dan atılmasaydım Next firmasını kuramayacak ve başkan olarak geri döndüğümde Apple’a büyük başarılar yaşatacak olan teknolojileri de bulamayacaktım’’ diyen Jobs, çok sevdiği eşini o dönemde tanıdığını, Pixar’ı da aynı dönemde satın aldığını belirtiyor. ‘‘O dönemlerde başıma gelen şeyler çok kötü ve dayanılmaz gibi duruyordu. Fakat şimdi geriye dönüp bakınca, hayatımda başıma gelen en iyi şeylerin onlar olduğunu görüyorum’’ diyor. Jobs gençlere daima sezgilerini dinlemelerini, yaşamlarının doğal akışını takip etmelerini tavsiye ediyor ve bu yaklaşımın kendisini bugüne kadar asla yanıltmadığını söylüyor. Sıradışı bir iş adamı olan Jobs’ın tavsiyelerinden bazıları şöyle: ‘‘En baştan başlamaktan korkmayın’’……. ‘‘Müşterilerinizi dinlemeyin, onlar ne istediklerini bilmezler.’’