AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, koronavirüs ve Rusya hakkında açıklamalarda bulundu.
AK Parti sözcüsü Çelik, parti genel merkezinde gerçekleştirilen AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında açıklamalarda bulundu.
Sağlık Bakanlığının ilk andan itibaren Türkiye’yi virüs salgınından korumak için gereken tedbirleri Dünya Sağlık Örgütünün uyarıları henüz olmadan alındığını ifade eden Çelik, Çin’den Ankara’ya getirilen Türk ve komşu vatandaşlar için şu şekilde konuştu;
“Hem kendi vatandaşlarımızı hem talep eden komşu ve kardeş ülkelerin vatandaşlarını, Azerbaycan, Gürcistan ve Arnavutluk vatandaşlarını da getirdik. Burada tabii Sağlık Bakanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız ve Milli Savunma Bakanlığımız yüksek bir koordinasyonla vatandaşlarımızın, dost ve kardeş ülkelerin vatandaşlarının can emniyetini sağlayacak bir operasyona imza attılar. Bu son derece önemlidir. Dünyada başka ülkelerin kendi vatandaşlarını getirirken ücret alma gibi, bazılarını geciktirme gibi hiçbir şekilde insani bulmadığınız birtakım yaklaşımların ortaya konulduğunu görüyoruz. Tamamen insani temelde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin büyük bir devlet olarak nerede olursa olsun vatandaşlarına sahip çıkma konusunda ne kadar yüksek bir kapasiteye sahip olduğu bu vesileyle bir kere daha görülmüş oldu.”
Gözlem süresinin 14 gün olacağını belirten Çelik, “Şimdilik hastalıkları olduğuna dair herhangi bir belirti yok. Ondan sonrasında da normal hayata doktorların vereceği, yapacağı değerlendirmeye göre dönmüş olacaklar.” şeklinde konuştu.
Çelik Çin ile ilgili;
“Batı medyasında, sağda, solda çok sayıda Çin’deki insanların, Çin’deki normal insanların, Çin kadim kültürünün aşağılandığı yayınlar görüyoruz. Bu da üzüntü vericidir. Bu tip bir felaket her ülkede olabilir. Burada insanları aşağılamak, onların kültürlerini aşağılamak ya da onları sanki bir virüsün, bir hastalığın sebebi gibi göstermek de gizli bir ırkçılıktır esasında. Burada Türkiye bu virüs salgınına karşı Çin ile dayanışma içerisinde olduğunu göstermiştir. Uçağımız giderken yardım malzemeleri de götürmüştür. Çin’den çıkan ve bütün insanlığı tehdit eden bu virüse karşı Türkiye her türlü dayanışmayı ortaya koymuştur ve mücadele edilmesi konusunda da gereken yardımı yapacağını ifade etmiştir.” şeklinde açıklamada bulundu.
Suriye Konusu
Suriye’de süren savaş ile ilgili de konuşan Çelik,
“Orada hem sınırlarımızın korunması hem PKK/YPG gibi terör örgütlerine karşı güçlü bir mücadele verilmesi ve insani açıdan oradaki insanlara yardım edilmesi konusunda yüksek bir kapasite ortaya koyuyoruz. Tabii bütün bu diplomatik çalışmaların Cenevre süreçleri, Astana süreçleri geldiği noktalardan bir tanesi Soçi mutabakatıdır. Burada İdlib bölgesinde çatışmasızlık alanının oluşturulmasıyla ilgili olarak, bu statükonun korunmasıyla ilgili olarak güçlü bir irade ortaya çıkmıştır. Burada hem çatışmasızlığın korunması hem de barışın tesis edilmesine dönük katkının sağlanması bakımından Türkiye bu angajmanına sonuna kadar sadık olmuştur fakat Esad rejimi hiçbir şekilde bu mutabakata uygun davranışlar sergilememiştir. Hem sivillere hem de çatışmasızlık bölgelerine karşı sistematik saldırılarını sürdürmüştür.”
“Hem göçün önlenmesi hem terör örgütleriyle mücadele hem sınırımızın korunması hem de oradaki masumların korunması bakımından bu çok yönlü görevde tabii ki zaman zaman tahkimatlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çerçevede 2 Şubat 2020 tarihinde yeni unsurlarımız oraya sevk edilmiştir ve altını çizerek söylüyorum; bütün karşı haberlere karşı iddia ederek söylüyorum, Rus tarafına birden çok kere askeri unsurlarımızın bu hareketi konusunda bilgi verilmiştir. Kim diyorsa ki ‘Rusya tarafına bu bilgi verilmemiştir, Rusya tarafı bu bilgiye sahip olmadığı için rejim bu saldırıyı gerçekleştirmiştir’ baştan aşağı yalandır. Burada resmi olarak 2 defa bu bildirimin yapıldığını biliyoruz.” şeklinde konuştu.
Çelik, şehitlere rahmet dileyerek konuşmasını bitirdi.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.