
Henüz tamamlanmamış hatta birçok yönüyle tartışmalı olan Kanal İstanbul Projesi, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylı 10. sınıf Coğrafya kitabında öğrencilerle “gerçekleşmek üzere olan proje” olarak buluşturuldu.
İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Sazlıdere Barajı’nın etrafındaki inşaat makinaları ile yeniden gündeme gelen Kanal İstanbul projesinin 10. sınıf Coğrafya ders kitabında yer alması tepki çekti.
Yerel seçimlerde ‘Ya kanal ya İstanbul’ çıkışı ile ‘Kanal İstanbul’ projesinin olası etkilerini Türkiye gündemine taşıyan İmamoğlu, tutuklanmasının ardından geçtiğimiz günlerde yeniden inşasına başlanan 24 bin bina için sert tepki göstermişti.

Hükümet ile muhalefet arasında ‘Kanal İstanbul’ tartışmaları yüksek düzeyde devam ederken CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal sosyal medya hesabından dikkat çeken bir gelişmeyi ortaya çıkardı. CHP’li Milletvekili Mahmut Tanal, X hesabından 10’uncu sınıf Coğrafya kitabındaki ‘Kanal İstanbul’ detayını paylaştı. Tanal, “10.sınıf coğrafya kitabında, henüz temeli bile atılmamış Kanal İstanbul, “gerçekleşmek üzere olan” bir proje gibi anlatılıyor!” ifadelerini kullandı.

Tanal, paylaşımının tamamı şu şekilde;
“BU BİR DERS KİTABI DEĞİL, PROPAGANDA METNİDİR!
10.sınıf coğrafya kitabında, henüz temeli bile atılmamış Kanal İstanbul, “gerçekleşmek üzere olan” bir proje gibi anlatılıyor! Kitapta ne yazıyor?
“Kanal İstanbul projesi hazırlanmıştır” ifadesiyle başlanıyor, ardından “açılacak kanalın 50 km uzunluğunda, 120 m genişliğinde ve 50 m derinliğinde olması planlanmaktadır” deniyor.
Projenin güzergâhı haritayla birlikte verilerek, uygulanmakta olan bir devlet yatırımı gibi gösteriliyor.
“İstanbul Boğazı tehlikeli, Kanal İstanbul güvenli” algısı yaratılıyor.
Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ne sadece geçiş hakkı bağlamında değiniliyor, jeopolitik riskler ve hukuki tartışmalar yok sayılıyor.
Bilimsel itirazlar, halkın karşı çıkışı, çevresel yıkım, deprem riski hiç yer almıyor. Kitapta “bitmiştir” denmiyor, ancak kullanılan anlatım dili ve harita destekli görsellerle, Kanal İstanbul sanki olmuş-bitmiş ya da gerçekleşecekmiş gibi sunuluyor.
Bu açıkça: Bilimsel tarafsızlığın çöküşüdür. •Anayasa’nın 42. maddesine aykırıdır. •Eğitim sistemi üzerinden siyasi propaganda yapılmasıdır! Kanal İstanbul yok ama algısı kitaplarda var! Devletin eğitim sistemi, yandaş projelerin tanıtım broşürü haline getirilmiştir! Çocuklarımıza gerçekleri değil, iktidarın rüyalarını ezberletmek istiyorlar! Bu ülkenin evlatlarına yalanla değil, bilimle yaklaşın!”
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.