Çin Devlet Medyası, Erdoğan’ın Sincan Bölgesindeki Uygur Türkleri için mutlu olduklarını söylediğini iddia etti.
Çin’de Sincan bölgesindeki Müslüman Uygur Türkleri’nin toplama kamplarına toplanması ve hükümet tarafından işkencelerden geçirilmesi tepki topluyor.
Türkiye, Özerk bölgedeki Müslümanlarla ilgili kaygılarını sıklıkla dile getirirken, Çin medyası haberlerinde Erdoğan’ın “Sincanlılar refah içinde mutlu” sözünü söylediğini öne sürdü.
Çin medyasındaki haberlerde, Erdoğan’ın “Sincan bölgesindeki halkların Çin’in refahı içinde mutlu yaşam sürdürdüğü bir gerçek.” dediği ve “Türkiye, hiç kimsenin Çin ile ikili ilişkileri bozmasına izin vermez. Türkiye, kesinlikle radikalliğe karşıdır ve Çin ile karşılıklı siyasi güvenin artmasını arzulamaktadır.” ifadelerini kullandığı belirtildi.
Çin’in başkenti Pekin’e giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şi ile görüşmesinin ardından ise şöyle konuştu: “Türkiye ve Çin ilişkilerini her alanda uzun soluklu bir anlayışla ve stratejik bir bakışla güçlendirme noktasında mutabık kaldık. Binlerce yıllık ilişkilere sahip, İpekyolu ile birbirine bağlanan kadim medeniyetler üzerine kurulu Türkiye-Çin iş birliğinin güçlendirilmesi için potansiyelin büyük olduğuna inanıyorum. ‘Tek Çin’ politikası, Türkiye için stratejik önemdedir.”
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hami Aksoy tarafından geçtiğimiz Şubat ayında yapılan açıklamada, Çin’in Şincan Özerk Bölgesi’nde bir kişinin cezaevinde öldüğü iddia edilerek “Çin makamlarını, Uygur Türklerinin temel insan haklarına saygı göstermeye ve toplama kamplarını kapatmaya davet ediyoruz” denilmişti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da Şubat ayında Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi oturumunda yaptığı konuşmada, “Çin’in Uygur Türkleri ile diğer Müslüman azınlıklara yönelik hak ihlallerinin ciddi endişe kaynağı olduğunu” iddia etmesi Çin’in tepkisine yol açmıştı.
Çin Lideri “Türkiye ile İş Birliğini Güçlendirmeliyiz.”
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, “Türkiye ve Çin yükselmekte olan piyasalar ve gelişmekte olan ülkeler. Karşılıklı stratejik güveni artırmalı, stratejik iş birliği ve koordinasyonu güçlendirmeliyiz. Kararlılıkla merkezinde Birleşmiş Milletlerin ve uluslararası hukuk sisteminin olduğu uluslararası sistemi korumalı, çok taraflılığı ve uluslararası adaleti ortaklaşa savunmalıyız.” şeklinde konuştu.
Şi, “Cumhurbaşkanı (Erdoğan) ile ortak çıkar ve endişelerle, ikili, bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında derinlemesine görüş alışverişinde bulunmayı temenni ediyorum.” diye konuştu.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açık.